Yarın sabah buradan gitmesini istiyorum. Onu bu evde istemiyorum. | Open Subtitles | أريدها أن تغادر فى الصباح لا أريدها فى هذا المنزل |
O Delia'dan uzaklaşmaya karar verdi ve ben onun tekrar denemesini istiyorum. | Open Subtitles | انها مصممه على التوغل فى دليا و أنا أريدها أن تحاول ثانيه |
Onu jürimde istiyorum. 11 aday daha bulalım ve onun gibi üç yedek. | Open Subtitles | أريدها بين المحلفين.. أيها السادة أريد 11 محلفاً آخر وثلاثة احتياط من أمثالها |
Gitmesini istemiyorum, ama bu konuda yapabileceğim hiç bir şey yok. | Open Subtitles | ،لا أريدها أن تذهب وليس بوسعي القيام بأيّ شيء حيال ذلك |
Şu andan itibaren olmak istediğim türde bir salak olacağım. | Open Subtitles | أبله، من الآن فصاعدا سأكون من نوعية البلهاء التي أريدها |
Hayır, ben ölmesini istiyorum. Ama ailemin kimler olduğunu öğrenene dek yaşasın. | Open Subtitles | لا، أريدها أن تموت ولكن قبل هذا أريد معرفة من هي عائلتي |
Dosyasını yok et. FBI'ın O'nu reddetmesini sağla. Bu yüzden tutuklanmasını istiyorum. | Open Subtitles | قل للمباحث الفيدرالية أن تتبرّأ منها، أريدها أن تُعتقل من أجل ذلك |
İyice çirkinleşsin istiyorum imhaya, cinayete dönüşsün toplu katliama dönüşsün! | Open Subtitles | أريدها أن تكون مثل الإهانة إبادة قتل عملية قتل جماعى |
Her birimi istiyorum, çevrede konuşlanmalıyız ve bunu dün istedim. | Open Subtitles | أريد كل وحدة منتشرة لدينا ، و أريدها بـ الامس |
İlk üç ailemin benimle konuşmadığını hesaba katarsak bu seferki düzgün olsun istiyorum. | Open Subtitles | وبما أن عائلاتي الثلاث لا يتحدثوا إلي أريدها هذه المرة ان تكون صحيحة |
Planladığım şey için önemli biri. Onun tehlikeden uzakta tutulmasını istiyorum. | Open Subtitles | إنّها هامّة لما خططت له أريدها في منأى عن درب الأذى |
Sarhoş halde onun araba kullanmasını istemiyorum. Orada tanıdığım tek insan sensin. | Open Subtitles | لا أريدها أن تقود وهي ثملة أنت الرجل الوحيد المتواجد الذي أعرفه |
Tek istediği buysa, senin olsun o. ben istemiyorum. | Open Subtitles | لو كان ذلك ما تريده تزوجها أنت انا لا أريدها |
Hyman Roth ile önemli bir işim var, bozulmasını istemiyorum. | Open Subtitles | لدى صفقة مهمة مع هايمن روث و لا أريدها أن تفشل |
Şu anda, Hyman Roth ile önemli bir iş üzerindeyim. Ve tatsızlık istemiyorum. | Open Subtitles | لدى صفقة مهمة مع هايمن روث و لا أريدها أن تفشل |
Bu benim harçlığım, anne, ve istediğim şekilde yakarım onu. | Open Subtitles | إنّها أموالي ، يا أمّي وسوف أحرقها بالطريقة التي أريدها |
Yaptığım film bu ve o filmde olmasını istediğim kişi. | Open Subtitles | هذا هو الفيلم الذي سأؤديه وهذه هي الممثلة التي أريدها |
Onu çocuğumun yakınlarında istemediğimi bilmek için parasına ihtiyacım yoktu. | Open Subtitles | لم أرِد نقودها لأدرك أنّي لا أريدها أن تقرب ابني. |
İyi olduğundan emin olmak istedim. Başına bir şey gelmesini istemem. | Open Subtitles | . أردتُ التأكد من أنها بخير لا أريدها أن تتأذى |
ben küçük bir çocukken bir amcam isim günümde ne istediğimi sordu. | Open Subtitles | عندما كنت صغيراً، سألني عمي ما الهدية التي أريدها في عيد ميلادي |
Bu yüzden borcun olan 6 bini gece yarısına kadar ödemen lazım. | Open Subtitles | لا توجد رهانات، لذا 6 آلاف التي تدينها أريدها بحلول منتصف الليل. |
Onun incinmesini istemedim. | Open Subtitles | لم أكن أريدها أن تتورط بشىء من الممكن أن يجرحهـا |
Çünkü, tabi ki, bu gerçekten yakalayabileceğiniz bir şey değil, ama bunun her zaman bir şekilde fotoğraf makinesiyle çekilmiş gibi görünmesini isterim. | TED | لأنها بالطبع ليست بالشيء الذي يمكن التقاطه في الواقع لكنني دائما أريدها أن تبدو وكأنها التقطت كصورة |
Kimse benim hakkımda bilmelerini istemediğim şeyleri öğrenme hakkına sahip değil. | Open Subtitles | لا احد أوضح له أشياء عني والتي لا أريدها ان تنتشر |
Bunun onu incitip incitmediğini bile umursamadım. Sadece benim olmasını istiyordum. | Open Subtitles | لمّأكترثالبتّة،إن كانذلكقد يؤذيهِ ، كل ما كان بخاطريّ ، أنيّ أريدها. |