Ben hiçbir şey yapmadım! Ben hayatım boyunca hiç yanlış bir şey yapmadım. | Open Subtitles | لكنني لم أقم بأي فعل خاطئ طوال حياتي لم أكن في أي مشكلة |
Tüm arkadaşlarımın yaptığı gibi, dışarı çıkıp da çılgınlık yapmadım hiç. | Open Subtitles | أتعلمين,أنا لم أقم قط بالخروج و التصرف بجموح مثل جميع أصدقائى |
- Bu yüzden köpeğimle asla büyük bir yatırım yapmadım. | Open Subtitles | لهذا لم أقم بأي صفقات كبيرة مع كلبي ماذا سأفعل؟ |
Sana yapılan şakanın öcünü almak için fırsat kollamıyordun sanki üstelik ben yapmamıştım. | Open Subtitles | كما لو أنّكَ لم تكن تسعى للثأر من المقلب التي لم أقم به |
Pekala elimde mükemmel kuruşlar var Daha önce bunu hiç yapmadım tamam mı? | Open Subtitles | إذاً ، لقد حصلت على خمسة سنتات لم أقم بهذا سابقاً ، حسناً؟ |
Tabii ki düşündüm. Ama öyle bir şey yapmadım çünkü kurallara aykırı. | Open Subtitles | بلى، فكرت في ذلك، ولكني لم أقم بهذا، لأنه كان ضد القواعد. |
Bu konuda gazeteciliğimin gerektirdiklerini de yapmadım. | TED | كما أني لم أقم بواجبي الصحفي بهمة في شأن هذا الأمر |
Yaklaşık 4 aydır hiç konuşma yapmadım. | TED | لم أقم بإلقاء خطاب منذ ما يقرب من أربعة أشهر |
Bu tamamiyle açık. Onun hakkında düşünmek gibi birşey yapmadım. | TED | وكان واضحا تماما. انني لم أقم بأي تفكير حياله. |
Hayatım boyunca aptalca bir şey yapmadım. Yapmamın zamanı geldi. | Open Subtitles | أنا لم أقم بأيّ حماقة في حياتي مطلقاً و قد آن الأوان للقيام بذلك |
Sanırım o kadar iyi yapmadım.Hala 20.000 dolarım kaldı. | Open Subtitles | أعتقد أني لم أقم بالمطلوب , مازال لدي 20 ألف |
Sana asla zorbalık yapmadım. | Open Subtitles | لم أقم بتخويفك أبداً لقد إستخدمت، في فترات سرية |
Ama ödev yok. Çocukken bile ev ödevi yapmadım ben. | Open Subtitles | بدون فروض، لن أقوم بأي منها لم أقم بأي منها عندما كنت شابا |
Ve kafandan neler geçtiğini de bilmiyorum ama bunu sana bir şeyler kanıtlamak için yapmadım. | Open Subtitles | لا أظن ماذا فهمتِ لم أقم بذلك لأثبت لك شيئاً ما |
Daha önce hiç böyle bir yolculuk yapmamıştım... | Open Subtitles | كنا قريبين من الفشل, لم أقم برحلة مماثلة من قبل |
Fakat benim yapmadığım bir olayda tıpkı ben yapmışım gibi adım geçti. | Open Subtitles | ولكن انا أعتقد أنه شيء كريه لأستلام أطراء لعمل لم أقم بة |
Şimdi şöyle yapacağız. Seni şu an incittiğimden Daha fazla incitmeyeceğim. | Open Subtitles | والآن إليك ما سيحدث، لم أقم بأذيتك من قبل مثل الآن |
Gerektiği gibi diz üzerinde yapayım ki gözlerinin içine bakabileyim. | Open Subtitles | دعيني أقم بها في جثوة واحدة حتى أستطيع أن أنظر لأعلى حيث عينيكِ |
yapmazsam Güney Amerikalı dostlarım başka yere gider ve aşağılanmış olurum. | Open Subtitles | لأنني إذا لم أقم بذلك فصديقي اللاتيني يذهب إلى مكان آخر من الآن فصاعداً وهذا ليس جيداً إنه إذلال |
Birçok kötü şey yapmama rağmen asla bir başka adamın karısını almadım. | Open Subtitles | لقد قمت بعمل أشياء مخزية... لكني لم أقم بأخذ زوجة رجل آخر... |
Senin ve Daha birkaç kişinin. Adını kayıtlara bile geçirtmedim. | Open Subtitles | . أنتِ وقلة من الآخرين أنا لم أقم حتى بتسجيلكم |
Mary, hiçbir zaman doğru şeyi yapmadığımı hiçbir zaman doğru şeyi söylemediğimi ve bir aptal gibi davrandığımı biliyorum. | Open Subtitles | مارى، أعرف أنى لم أقم أو أقول الشىء الصواب أبداً. وأتصرف كالأحمق. |
Ona karşı hiç bir zaman kibar bir davranışta bulunmadım. | Open Subtitles | بول محق. لم أقم بمحادثة لطيفة مع المرأة على الأقل |
Son üç gündür seks yapmıyorum ve bu bana süper bir güç verdi. | Open Subtitles | لم أقم علاقة منذ 3 أيام تقريباً وأعتقد بأنه قد منحني قوى خارقة |
O zaman Onu seçemedim çünkü gözüm gür saçlı bir adam arıyordu. | Open Subtitles | لم أقم بتمّيزه في ذاك الوقت لأنني أخترت ذاك الرجل بالشعر الكثيف |
Ve, şey, bu tamamıyla felaket deneyim... yaşadığım ilk ilişkiydi.Bir yıl süreyle kimseyle bir ilişkiye giremedim. | Open Subtitles | ولكن كانت تلك تجربةٌ مريعة بالنسبة لي وتلك كانت تجربتي الأولى ولم أقم بذلك مجدداً لمدة سنة كاملة |
Ama doğru hamleyi zamanında yapmasaydım şu anda baktığınız benim kanım olurdu, değil mi? | Open Subtitles | لكن إذا لم أقم بالخطوة في الوقت المناسب سيكون ذلك دمي أنت تُحدّقُ الآن، أليس كذلك؟ |