Hasta olduğunu söylediğinde annen ve baban nasıl tepki verdi? | Open Subtitles | ما كانت ردة فعل أبويكِ عندما قلتِ لهم أنّكِ مريضة؟ |
6,7 aydır bu işin içinde olduğunu söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ بهذا العمل مُنذ 6 أو 7 أشهر ؟ |
Teknik olarak, öldürmeye çalıştı sadece çünkü sen sağ kaldın. | Open Subtitles | تقنيًا ، هي محاولة قتل بما أنّكِ على قيد الحياة |
O, benimle seks yaptığını bilmiyor ki bu seni aldatan eş yapar. | Open Subtitles | بينما هي لا تعرف أنّكِ مارستِ الجنسَ معي، وهذا يجعلُ منكِ خائنة |
İstemediğini biliyorum ama bu senin hep yaptığın bir şey April? | Open Subtitles | أعلم أنّكِ لا تريدين لكن أليس هذا نمطك السلوكي يا آبريل؟ |
Beni hala biraz sevdiğine dair küçük bir işaret verir misin bana? | Open Subtitles | هل يمكنكِ لو سمحت أن تمنحيني إشارة أنّكِ ما زلت تحبينّني قليلاً؟ |
Şimdi artık evli olduğuna göre, çok daha fazla gıpta edilen biri olacaksın. | Open Subtitles | لكن بما أنّكِ متزوجة سيكون الأمر مطمعاً لك أكثر من أيّ وقت مضى |
6,7 aydır bu işin içinde olduğunu söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | قلتِ أنّكِ بهذا العمل مُنذ 6 أو 7 أشهر ؟ |
Konuşamayacak kadar meşgul olduğunu söylemek için üç saniyecik bekleyemedin, değil mi? | Open Subtitles | ألم تقدري أن تنتظري ثلاث ثوانٍ لتقولي لي أنّكِ مشغولةٌ عن الكلام؟ |
Vaktinin olduğunu ve gece olduktan sonra gitmek isteyeceğini biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنّكِ لا تُمانعين الإنتظار، وتُفضّلين القيادة بعد حلول الظلام. |
Mezun olup işimin varsa yoksa kural olduğunu fark ettiğim anki ümitsizliği anlıyorsundur. | Open Subtitles | متأكّد أنّكِ تتفهّمين فزعي حين تخرّجتُ في الكليّة وأدركتُ أنّها ليست إلّا قوانين |
Çünkü üçüncü sezon beşinci bölümde oğlunuzun koruyucusu olduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | لأنّ في الموسم الثالث، الحلقة الخامسة، قلتِ أنّكِ حامية ابنكِ، |
Sonunda baş kemancının sen olacağını söyledi sana, değil mi? | Open Subtitles | أخبركِ أنّكِ ستصبحين صاحبة الكرسي الأوّل في الأخير، أليس كذلك؟ |
Ve sanıyorum ki sen de yeni oğlancığını dansa getireceksin.. | Open Subtitles | و أنا أعتقد أنّكِ ستحضرين فتاكِ الجديد في الحفلة الراقصة |
Güzel yer, bir ton fırsat var ama sen bunları değerlendirmek istemedin çünkü benim hayatımı çalmak daha kolay, değil mi? | Open Subtitles | مكان هادئ الكثير من الفرص و لكنكِ لا تبدين حقاً أنّكِ انتهزتِ أي فرص لماذا، أمِن السهل أن تسرقي حياتي فحسب؟ |
Kusursuz bir iş çıkarıyorsun, daha önce yaptın mı ki? | Open Subtitles | أنّكِ تبلين بلاءً حسن. هل فعلتِ هكذا شيء من قبل؟ |
Akıllıca demişken, olay yerinde senin, lotoda kazanırsan ne yapmak isteyeceğinden... | Open Subtitles | بالتحدّث عن البراعة، لقد لاحظتُ في مسرح الجريمة، أنّكِ لم تذكري |
Sürekli Beni kontrol edip durmana gerek yok. Yapmam gerekeni biliyorum. | Open Subtitles | تعلمين أنّكِ لستِ مضطرّةً لمراقبتي، فأنا أعرف ما يجب أن أفعل. |
Hey, peki... Güzel kız, gerçekten burada bir hayvan olduğuna emin misin? Onu duyuyor musun? | Open Subtitles | ، أنتِ فتـاة جميلة أأنتِ متأكّدة من أنّكِ وجدتِ فريسة هنـا؟ هـلّ تسمعه؟ |
Sessizliğinizi, bundan sonra sorulacak sorulara cevap vermeyeceksiniz diye mi yorumlayalım? | Open Subtitles | أينبغي أن نفسر صمتكِ كبيان أنّكِ لن تجيبي على السؤال ؟ |
Litvanyalı olduğunuzu kanıtlayacak pasaportunuz var mı? | Open Subtitles | هل لديك جواز سفر لتثبتِ أنّكِ ليثوانية ؟ |
Benimle konuşmak için bu kadar uzun yol geldiğinize göre haydi, konuşalım. | Open Subtitles | و بما أنّكِ قدمتِ من مكانٍ بعيد لتتحدّثي معي، لنتحدّثْ، بكُلّ السُبُل. |
Gün boyu içinde olduğun için, hamur işinden nefret edeceğini sanıyordum. | Open Subtitles | أعتقد أنّكِ تبغضين المعجّنات بعد كلّ هذا التحديق بها طوال اليوم. |
Sanırım siz de müvekkilime nutuk atmak için bizi buraya çağırmadınız. | Open Subtitles | وأنا أفترض أنّكِ لم تطلبي عقد هذا الإجتماع كي تحاضري موكلي |
Kendini rezil ettiğini anlıyorum. Bunun anlamsız olduğunu da anlıyorum. | Open Subtitles | فهمتُ أنّكِ قد أذللتِ نفسكِ، وأفهم أنّ ذلك بلا معنى. |
Asıl gerçek ise bugüne kadar en yakınların tarafından kandırılmış olman. | Open Subtitles | والحقيقةُ حولكِ، هو أنّكِ تم التلاعبُ بكِ من اولئك المقربين منّكِ |
Biliyorum çok meşguldünüz ama çok korkuyorum ve ölmek istemiyorum. | Open Subtitles | وأنا أتفهّمُ أنّكِ مشغولة لكنّني مذعورة ولا أريدُ أن أموت |