"أنّى" - ترجمة من عربي إلى تركي

• nereden
• Nasıl
• neresi
• olduğumu
• nasıI
• Peki
• nerden
• olabilir

Deniyorum. Bu arada, silahlar hakkında bu kadar şeyi nereden biliyorsun?
أنّى لك تلك الخبرة الواسعة في الأسلحة الناريّة، على أيّة حال؟

Buraya nereden veya Nasıl geldiğin önemli değil. Sana yardım edemem.
مِن أنّى أتيت، و كيفما أتيت غيرُ مهمَّين، فلا أستطيعُ مساعدتك

Yani bu sohbet için bile yetkili olduğunu nereden bileyim?
أقلّه أنّى لي العلم بأنّه مُصرّح لكِ إجراء هذا النقاش؟

8 yaşındaki bir çocuk ulusal güvenlik için Nasıl bir tehlike olabilir ?
بربّكِ، أنّى لفتى بالثامنة بالكاد يجيد الضرب والقسمة أن يُمثّل تهديدًا للأمن القوميّ؟

Şimdi bana bunların Nasıl mümkün olabildiğini anlatacaksın ya da kan dolaşımına bir hava kabarcığı yollayacağım ve intikamını almadan felç geçireceksin.
والآن ستخبرني, أنّى لأي من هذا ممكن, أو سأضع فقاعات هواء داخل مجرى دمك وستصاب بسكتة دماغية دون أن تحصل على انتقامك

Theodore, Mike'ın çekiciliğini nereden aldığını görebiliyorum.
إذن، ثيودور، أدركت الآن أنّى ورث مايك وسامته.

Daha açmadan yanlış numara olduğunu nereden biliyorsun?
أنّى لك أن تعرف بأنّه رقم خاطئ إن لم تردّ؟

Ona vuracağımı nereden biliyordun?
أنّى لكَ أن تعلم أنني كنتُ ساُقدمُ على ضربه؟

Anladım da, ne hayal ettiğini nereden biliyorsun?
أجل، ولكن أنّى لك معرفة ما كان يفكّر فيه؟

nereden bileyim?
أنّى لي معرفة ذلك؟ هؤلاء الأشخاص يعيشون على إغضاب بعضهم

Burada konuşmanın güvenli olduğunu nereden biliyorsun?
حسناً، أنّى لك معرفة أنّه من الأمان التحدّث هنا؟

Dün gece onun evinde olduğumu nereden bildin?
أنّى لك أن تعرف بأني في منزله ليلة البارحة؟

Ayrıca sarin bulmak kolay değil. Yerel bir kapıcı onu nereden bulacak?
أعنيّ، أنّى لأمين منزل محليّ يسعه الحصول عليه؟

Bir cinayet davası olmamasına rağmen bunu Nasıl hatırların ki?
أنّى لك أن تذكر ذلك؟ لم تكن جريمة قتل حتّى

Eminim zeki birisidir, ama popüler biri değilse Nasıl başarılı olabilir ki?
بالطبع انها ذكية لكن أنّى لها أن تنجح إن لم تكن محبوبة

Her biri sadece kırbaçlanmak, tekmelenmek ya da öldürülmekten Nasıl kaçabileceğini düşünüyordu.
كلّ شخصٍ يفكر فقط، أنّى له تجنب الجلّدَ، أو الرفسَ أو القتلَ.

- Madem geçmişteyim... - ...o zaman Nasıl kafamın içine girdin?
لو كنت في الماضي ، أنّى لك أن تكون برأسي ؟

Az önce içeride yaptıklarımdan sonra beni Nasıl affedebiliyorsun anlamıyorum.
لا أفهم أنّى يمكنك أن تسامحني بعد ما فعلته بالداخل.

Bana birini öldürdüğünü ve bunun hoşuna gittiğini söyledi. Bunun neresi doğru?
قالت لي مُنذ قبل أنّها قتلت بشريًّا وراق لها ذلك، أنّى لذلك صواب؟

Beni 18 ay önce öldürmeye her kim çalıştıysa, bir şekilde hayatta olduğumu öğrendiğini ve bu bilgiyi kendi çıkarına kullanmak için bugüne kadar beklediğini düşünüyorum.
أجل , ماعدا أنّ الأمر فشل أعتقد أنّ من حاول قتلى قبل 18 .. شهراً شخص ما إكتشف أنّى لازلت حياً ..

İyi yemekler, yemek istemek nasıI pintilik olabiliyor?
أنّى للرغبة بتناول طعام جيّد أن يكون أمراً مضحكاً؟

Peki bunu aynı zamanda kendim için de yapıyor olabileceğimi hiç düşünmüyor musun?
ألا تعتقدين أنّى رُبّما أفعله من أجلى أيضاً؟

nerden bileyim telefon sende gördüğün gibi.
أنّى لي أن أعلم, أنتِ استلمتِ الرسالة. ما محتواها؟