| Dinle beni... ..ortada gırtlağı parçalanarak ölen bir keçi varsa, sebebi köpeğim olamaz. | Open Subtitles | اسمع اذا كان هناك عنزة مقتولة , من غير الممكن أن يكون هو. |
| Bütün bu tayfa içinde kızıma uygun biri varsa, bir zahmet gösteriver, peder. | Open Subtitles | حسنا اذا كان هناك واحد من هؤلاء مناسبا لها أشر عليه ، أبت |
| Eğer imzam için boşluk varsa, atılan benim imzam olmalıdır! | Open Subtitles | اذا كان هناك مساحه لتوقيعي فلابد ان يكون هذا توقيعي |
| Eğer imzam için boşluk varsa, atılan benim imzam olmalıdır! | Open Subtitles | اذا كان هناك مساحه لتوقيعي فلابد ان يكون هذا توقيعي |
| Eğer bir Cehennem varsa ve o aşağılıklar oradan gelebiliyorsa o zaman bir Cennet olmalı Jacob! | Open Subtitles | و اذا كان هناك جحيم و أبناء العاهره هؤلاء قادمون منه اذن لابد من وجود فردوس لابد من وجوده يا جاكوب |
| Bir kırık olup olmadığını kontrol etmeme izin verir misiniz? | Open Subtitles | هل لي بأذنك لكي اتأكد اذا كان هناك أي كسور؟ |
| Lance, seni rahatsız ettiğini bildiğin birşey varsa bize anlat. | Open Subtitles | اذا كان هناك شيئاً تعرفه ويزعجك يا لانس فقط اخبرنا |
| Eğer sizin için yapabileceğim herhangi bir şey varsa, lütfen söyleyin. | Open Subtitles | اذا كان هناك أى شىء يمكننا فعله للمساعدة اخبرنى من فضلك |
| Sizin için yapabileceğim başka bir şey varsa haber verin. | Open Subtitles | حسنا.. اذا كان هناك اي شيء استطيع ان افعله لاجلك؟ |
| Peki ya şehirde bizim gibi bir sürü insan varsa? | Open Subtitles | ماذا اذا كان هناك كثر هكذا طوال الوقت؟ لا .. |
| Televizyon ve radyo sustu. Ama ya sizin gibi başkaları da varsa... | Open Subtitles | التلفزيون و الاذاعة انفجرت لكن اذا كان هناك المزيد من الناس مثلك |
| Pen, 36 saatlik bebek bakıcılığının bana öğrettiği bir şey varsa o da çocukların, yetişkin gibi muamele görmekten hoşlandıklarıdır. | Open Subtitles | بيني ,اذا كان هناك شيء تعلمته من ال36 ساعه من مجالسة الاطفال فهو أن الاطفال يحبون ان نعاملهم كانهم بالغين |
| Eğer tarikatında benimle istavrozlanacak birisi varsa bir yol bulabiliriz. | Open Subtitles | اذا كان هناك ممن يتبعك سيتجاوزه معي عندها سنجد طريقة |
| Sana nasıl top kaybedilmeyeceğini öğretecek biri varsa, o da budur. | Open Subtitles | اذا كان هناك شخص سوف يعلمك الاستلام تحت الضغط، انها هي. |
| Bay Ehlert'ın orada çalışırken öğrendiğim birşey varsa o da yağcılık sanatıdır. | Open Subtitles | لكن اذا كان هناك شئ وحيد تعلمته من العمل عند هيرت لقدكانالتفننفيالتملق |
| Örneğin, eğer şutlarının genelde %47'sini atan bir oyuncu varsa, tek bildiğiniz sadece buydu. | TED | اذن على سبيل المثال، اذا كان هناك لاعب الذي عموما جعل 47 بالمئة من الرميات، هذا كل ما عرفتوه مسبقا. |
| Ve eğer süperkütleli bir karadelik varsa, bunun diyete girmiş bir karadelik olduğunu varsaymamız gerekir. | TED | و اذا كان هناك ثقب أسود فائق الكتلة ما نريد افتراضه انه ثقب اسود في حالة حمبة |
| Dolayısıyla, eğer korkmanız gereken bir şey varsa, o da gözünüzü topta tutmadığınızdır. | TED | لذا، اذا كان هناك شيء يجب عليك الخوف منه، هو أن لا تبعد عينيك عن الكرة. |
| Ama Sam'le tekrar olabilmem için ufacık bir şans bile varsa her şeyi riske atmaya hazırım. | Open Subtitles | اذا كان هناك حتى فرصة صغيرة استطيع ان اكون مع سام ثانيا سوف اخاطر بكل شيئ |
| Eğer bir şey varsa, lütfen söyle. Sana yardım edebilirim. | Open Subtitles | اذا كان هناك شئ ، اسألينى يمكننى مساعدتك |
| Eğer bir yaramazlık varsa söz veriyorum, öne çıkacağız. | Open Subtitles | اذا كان هناك لعبه قتل اعدك اننا سوف نتقدم |
| Tuscon Polis Departmanı ile burada, onu gören olup olmadığını kontrol edeceğiz. | Open Subtitles | اذا كان هناك شخص ربما شاهدها فى غرفة الانتظار انا اخبرتهم ايضا |
| Bu suçlamalardan birinde en ufak bir doğruluk payı varsa, herhangi biri onun kılına zarar vermişse bunu öğreneceğim. | Open Subtitles | اذا كان هناك أى شىء حقيقى فى هذه الاتهامات و اذا لمس أى شخص شعرة من رأسه سأتعامل مع ذلك |