ويكيبيديا

    "اكتشفت أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğunu öğrendim
        
    • öğrendim ki
        
    • olduğunu keşfettim
        
    • olduğunu fark ettim
        
    • olduğunu öğrenirsem
        
    • fark ettim ki
        
    Ancak toplantının sonunda arkadaş olduğum bir çocuğun Yahudi olduğunu öğrendim. TED في أحد الأيام، في نهاية المجلس، اكتشفت أن أحد الأطفال الذين صادقتهم كان يهوديا.
    Neredeyse aynı zamanda, çok çok yakın olduğum babamın bir eşcinsel olduğunu öğrendim. TED وفي ذات الوقت تقريباً، اكتشفت أن أبي المقرب مني جداً كان مثلياً.
    öğrendim ki, doğum iznim gelecek hafta sona eriyormuş. Open Subtitles اكتشفت أن إجازة الوضع ممتدة إلى الأسبوع القادم
    Neden? Yenice öğrendim ki torunlarımdan ikisi hamileymiş. Open Subtitles اكتشفت أن اثنين من حفيداتي المراهقات حبلى
    Gerçek iletişimin sadece fiziksel bir mesaj iletme olayından çok daha fazlası olduğunu keşfettim. TED اكتشفت أن التواصل الحقيقي هو أكثر من مجرد إيصال الرسالة جسدياً.
    Ama bir süre sonra takdim mektubunun sahte olduğunu fark ettim. Open Subtitles ولكن بعد مدة قصيرة , اكتشفت أن مقدمة الرسالة كانت مزيفة
    Eğer birinizin bağlılıklarının yanlış yere olduğunu öğrenirsem... Open Subtitles اذا اكتشفت أن أحد منكم لا يكن الولاء لنا
    Bu temel hakikatle fark ettim ki bu farklılıklar utancımızın yolunu kesti. TED وبهذا الفعل البسيط، اكتشفت أن تلك الاختلافات، لم تعد تسبب لنا الخجل.
    "12. yaş günümde, babamın mesleğinin insanları öldürmek olduğunu öğrendim." Open Subtitles في اليوم الذي تلى عيد ميلادي الـ 12 اكتشفت أن أبي كان يقتل الناس كمهنة كان عضواً في المافيا
    Soruşturmama devam ederken Kira'nın birini öldürebilmek için iki şeye ihtiyacı olduğunu öğrendim. Bu konuda çok fazla söylentinin dolaştığını biliyorum; fakat gerçeği ben buldum. Open Subtitles لقد اكتشفت أن كيرا يحتاج لمعلومتين ليقتل شخص ما
    20 yıldan biraz uzun bir süre önce, babamın bir hastalığı olduğunu öğrendim. Open Subtitles قبل 20عاماً أو أكثر اكتشفت أن أبي كان يعاني من المرض
    Lola'nın kuzenim olmadığını ama kız kardeşim olduğunu öğrendim. Open Subtitles لقد اكتشفت أن لولـا ليست أبنة خالتي انها أختي
    Dolunayın olduğu geceler dönüşüp insanlara saldırmalarının sadece efsane olduğunu öğrendim. Open Subtitles لقد اكتشفت أن القصص حول تحول الذئاب في منتصف الليل و الاعتداء على الناس مجرد أسطورة.
    Tecrübelerime göre öğrendim ki bazı durumlar tamamen ortadan kaybolarak hallediliyor. Ne oldu? Open Subtitles حسنٌ، من واقع خبرتي اكتشفت أن بعض الأمور يفضل تجاهلها، ما الأمر؟
    Sonra öğrendim ki karım altı yıldır ölüymüş. Open Subtitles ثم اكتشفت أن زوجتي ماتت منذ ست سنوات
    Sonra öğrendim ki Leslie sana karşı bir yasaklama emri çıkartmış. Open Subtitles ثم اكتشفت أن (ليزلي) قد قامت بإصدار أمر عدم تعرّض ضدك
    Bu süreçte, tarihteki pek çok özgünün de işleri son ana bırakan insanlar olduğunu keşfettim. TED وفي تلك الأثناء اكتشفت أن الكثير من المبدعين العظماء في التاريخ كانوا مماطلين.
    Bir özrün dört adımı olduğunu keşfettim, eğer isterseniz size bunları açıklamak istiyorum. TED اكتشفت أن للاعتذار أربع خطوات، وإذا أردت، يمكنني أن آخذك إليها.
    Kraliçenin korkunç, gizli bir yemek cemiyetine üye olduğunu keşfettim. Open Subtitles لقد اكتشفت أن الملكة هي عضو في مجموعه سريه فظيعه مجتمع الاكل
    Şans eseri, bir gösteride eşcinsel insanlarla çalışma fırsatım oldu ve kısa bir süre sonra çoğunun tanıştığım en nazik, en az yargılayıcı insanlar olduğunu fark ettim. TED وقد صادف، أن أتيحت لي الفرصة للعمل مع ممثلين مثليين في عرض هناك، وبعدها بقليل اكتشفت أن بعضا منهم كانوا من ألطف، وأقل الناس حكما على الآخرين.
    Ama üniversitede, gelecekteki kariyerimin karanlık bir geçmişi olduğunu fark ettim. TED لكن عندما كنت في الكلية، اكتشفت أن مهنتي المستقبلية لديها تاريخ أسود.
    Çocukken, yaratıcılığın hayallerden gerçekliğe geçmenin anahtarı olduğunu fark ettim. TED عندما كنت طفلا، اكتشفت أن الإبداع هو مفتاح العبور من الأحلام إلى الواقع.
    Bu senin kararın değil, ve eğer onun kaçışının bir şekilde seninle ilgili olduğunu öğrenirsem, seni idam etmek için hazır olacağım. Open Subtitles هذا ليس قراركِ لتتخذيه. وإذا اكتشفت أن رحيلها كان لكِ دخلا فيه بأي طريقة... سيكون ذلك سببا لإعدامكِ.
    - Bu işle bir ilgin olduğunu öğrenirsem... - Neden olsun ki? Open Subtitles ...إن اكتشفت أن لك علاقة بهذا - ولم عساي أن أفعل؟
    Birden fark ettim ki işin içindeki herkes, çözümün kendilerinin en az bildiği yerde olduğuna inanıyordu. TED وعندها اكتشفت أن الجميع مشترك بفكرة أن الإجابة تقع في ذلك المكان الذي يعرفون عنه القليل

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد