ويكيبيديا

    "الأمر يستحق" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • değer
        
    • değdi
        
    • değmez
        
    • değerdi
        
    • değmiştir
        
    • değdiğini
        
    • değmesini
        
    • değmeyeceğine
        
    • değmeyeceğini
        
    Biliyorsun, eğer seks hayatında bir sorun varsa bunu karınla konuşmaya değer. Open Subtitles إذا كنت تعاني من مشكلة في السرير الأمر يستحق مناقشة مع زوجتك
    Ama diğer kurbanların da kulaklık takıp takmadığına bakmaya değer. Open Subtitles لكن الأمر يستحق التحقق إن كانوا الضحايا يضعون سماعات الرأس
    Hayalinizi gerçekleştirmek için bazı riskler almanız gerekiyorsa bence buna değer ve çocuklarıma anlatmak istediğim hikâye de budur. Open Subtitles إن كان هنالك خطر يتماشى مع تحقيق حلم أظن أن الأمر يستحق المخاطرة, وهذا ما أريد أن أقوله لأولادي
    2 yılı almak için iki katman aldılar ama değdi. Open Subtitles لقد إستلزم إنتزاع طبقتين لنزع سنتين، لكن الأمر يستحق ذلك.
    Bence değmez, ama yaşamadan bilemezsin, değil mi? Open Subtitles و زوجدته عرضت عليّ 3000 دولار إلا يبدو الأمر يستحق العناء لكن أظن بأنك كنت هناك؟
    Bütün bunlara değerdi çünkü önemli bir sonuca varmıştık. TED ولكن الأمر يستحق ذلك لأن تحاليلنا كشفت شيء خطير
    Ama doğru adamı bulmuşsan, onların hepsini görmezden gelmeye değer. Open Subtitles ،لكن من أجل الرجل المناسب فإنّ الأمر يستحق التغاضي عنها
    Evet ve eğer katili yakalamama yardım edecekse bu riske girmeye değer. Open Subtitles ,صحيح، إن كان سيساعدني على القبض عليه . إذن الأمر يستحق المخاطرة
    Ne zaman ve nasıl olduğunu bilemezsiniz, ama denemeye değer. TED لا تستطيع أن تعرف متى أو أين أوكيف لكن الأمر يستحق المحاولة.
    Bunun gerçekten zahmete değer olduğunu düşündüm. Bütün arkadaşlarıma en sevdikleri TED وبالتالي فكرت أن الأمر يستحق العناء . وهكذا بدأت أطلب من كل أصدقائي،
    MS: Şimdi, teşvikten yana birisi var mı bakalım, bunun denemeye değer olduğunu düşünen biri, TED مايكل: الآن، لنرى اذا كان هناك شخص مؤيد، يعتقد أن الأمر يستحق التجربة.
    En başa döndük ve bunu nasıl öğrencilerin "dikkat bütçelerinin" birazını harcamalarına değer yapabileceğimizi düşünmeye başladık. TED لذلك عدنا إلى لوحة الرسم وفكرنا كيف نجعل الأمر يستحق أن يمنح الطلاب بعض انتباههم لتعليمهم.
    Senden bunu duymak için hapiste olmaya değer. Open Subtitles إن لى قلباً يا ريت أتعلمين، الأمر يستحق أن أكون في السجن لأسمع منك هذا
    Sonra da düşünmeye başlıyorlar, "Bunlara katlanmaya değer mi, tüm bunlara..." Open Subtitles و بدأو بالتسائل هل الأمر يستحق كل هذا؟ هل
    Sence bu iş risk almaya değer mi? Open Subtitles هل تعتقد حقاً بأن هذا الأمر يستحق المخاطرة؟
    Sence £700 için bu riske değer mi? Open Subtitles تعتقد أن الأمر يستحق المخاطرة من أجل 700 جنيه ؟
    Demek istediğim, doğru olduğunu öğrenmek için beklemeye değer. Open Subtitles أنا فقط أقول أن الأمر يستحق الإنتظار لمعرفة الأمر الصحيح
    değdi ama değil mi, gerçek mutluluğa bir şans için? Open Subtitles كان الأمر يستحق ذلك,أليس كذلك فرصة للحصول على السعادة الحقيقية؟
    Sanırım birkaç yüz pound için uğraşmaya değmez diyorsunuz. Open Subtitles وأنى اظن ان الأمر يستحق وانت تذهب بعيدا عنه من اجل حفنة جنيهات.
    "Buna değerdi senin yanında olmak için". Open Subtitles لقد كان الأمر يستحق ذلك لأكون قريباً منكِ
    - Umarım buna değmiştir. - Senin umduğundan da fazla değdi. Open Subtitles ــ الأمر يستحق العناء ــ أكثر من هذا أنت تعلم
    Teşekkür ederim. Madem patronun bir uçak yolculuğuna ve bir otel odasına değdiğini düşünüyor. Open Subtitles أذا كان رئيسك يرى أن الأمر يستحق أن يتحمل تذكرة الطائرة وغرفة الفندق
    Elimden gelenin en iyisini yapıp burada kaldığıma değmesini sağlayacak bir şeyler bulacağım Open Subtitles وأنا سأفعل المستحيل لأتأكد من إيجادي لشئ لجعل الأمر يستحق فترتي إنه لكتاب القصاصات خاصتي
    Evet, hala buna değip değmeyeceğine karar veremedim. Open Subtitles أجل, و مازلت أقرر سواء كان الأمر يستحق هذا أم لا
    İşin aslı, düşünüyordum da, buna değip değmeyeceğini bilmiyorum. Open Subtitles فالحقيقة كنت أفكر، لا أعلم إن كان الأمر يستحق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد