ويكيبيديا

    "التغيير" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • değişiklik
        
    • değişim
        
    • değişimi
        
    • değişime
        
    • değişikliği
        
    • değişikliğe
        
    • değişimden
        
    • değişmek
        
    • değişimin
        
    • değiştirmek
        
    • değişiklikler
        
    • değişikliğin
        
    • değişmeye
        
    • fark
        
    • değişmesi
        
    Bunun üzerine biz de yasadaki değişiklik ve silah toplama programı sayesinde gerçekleşen olumlu sonuçları gösteren veriler topladık. TED وكنا قادرين بعد ذلك على تعئبة البيانات لإظهار النتائج الناجحة الناتجة عن التغيير في هذا القانون وبرنامج جمع الأسلحة.
    Bu kadar sert bir değişiklik bir gece içinde olmaz. Open Subtitles هذا التغيير العنيف لا يمكن أن يحدث بين ليلة وضحاها
    Değil mi? Eğer kendinin değişimi yapacağına inanmıyorsan değişim hiç bir zaman gerçekleşmeyebilir. TED لذلك، إن كنت لا تؤمن بأن بمقدورك صنع التغيير، فإن التغيير لن يحدث.
    Bir şeyleri değişime zorluyordum çünkü kendimi kanıtlama ve başarı ihtiyacı beni tüketmişti. TED كنت أجبر الأشياء على التغيير لأنني استهلكت للحاجة إلى النجاح أو لإثبات نفسي.
    değişiklik olsun diye yalan söylemeyi dene. Dünyanın düzeni bu. Open Subtitles جربى الكذب على سبيل التغيير إنه العملة المتداولة حول العالم
    değişiklik, düşünceyi hızlandıran dramatik olaylar olmayınca gerçekleşeceğini söylediğin şekilde gerçekleşmez. Open Subtitles ..التغيير لا يحدث بالطريقة التى ذكرتيها بدون أحداث درامية تُعجل بالتفكير
    Bu değişiklik kamu oylamasından önce olmalı ki sonuçları adil ve eşit olsun. Open Subtitles يجب أن يحصل هذا التغيير ..قبل التصويت العام كي تكون نتائجه عادلة وتمثيلية
    Özür dilerim, konuşabileceğin bir hasta hoş bir değişiklik olur diye düşündüm. Open Subtitles آسف، ظننت أنّه من اللطيف أن تجد شخصا لتكلّمه من باب التغيير
    değişiklik yapıp kendine karşı dürüst olduğunu görmek oldukça ihya ediciydi. Open Subtitles علي الاعتراف أنك تتجدد رؤيتك صريح مع نفسك على سبيل التغيير
    - değişiklik için.. - Çocuklarla olan geçmişiniz nedir ? Open Subtitles ـ من أجل التغيير ـ ما هو تاريخك مع الأطفال؟
    İlk olarak, haklısınız bizler yaşlandıkça değişim sürecimiz yavaşlıyor, ikinci olarak ise, haksızsınız, çünkü bu yavaşlama düşündüğünüz oranda gerçekleşmiyor. TED أولًا، أنت محق، التغيير يتباطأ كلما كبرنا في العمر، ولكن ثانيًا، أنت مخطئ، لأنه لا يتباطأ بقدر ما نحن نعتقد.
    Bu değişim, Profesor Nicalau Mills'in deyimiyle bir utanç kültürünü yarattı. TED هذا التغيير أدى إلى ما يسميه بروفيسر نيكولاس ميلز ثقافة الإذلال
    Sadece değişim seviyesini görmek için onlara bu bilmeceyi sormaya karar verdim. TED لذلك قررت أن أطرح عليهم تلك الأحجية، فقط لأرى وأقيس مستوى التغيير.
    Bir müddettir bu değişimi takip ediyordum ve iştirak ediyorum. TED وقد تابعت هذا التغيير لفترة من الزمن ، وشاركت فيه
    Bu değişimi başlatmamız için gerekli olan teknolojilerin çoğu zaten mevcut. TED أغلب التقنيات التي نحتاجها للشروع في هذا التغيير متواجدة اليوم بالفعل.
    İlginçtir ki bu durum Amerikalıları değişime ve iyi riskler almaya kapalı yapmış. TED ومن المفارقة، هذا يجعل الأمريكيين أقل انفتاحاً على التغيير وأقل خوضاً للمخاطرة الجيدة.
    Problem, bu türlü bir değişikliği hızlıca yapmak için çok kötü. TED إن المشكلة سيئة للغاية بحيث جعلتنا نقوم بهذا النوع من التغيير بسرعة.
    Fakat sizin beyniniz mevcut değişikliğe tepki göstermez. TED لكن عقلك لم يستوعب بعد التغيير في مقدار القوة
    değişimden önce çocuksuz bir kahvaltı yapmak hoş bir şeymiş. Open Subtitles انه لأمر رائع ان نفطر بدون الاولاد على سبيل التغيير
    Oğlunuzu hayal kırıklığına uğrattığım için üzgünüm ama değişmek için çok yaşlıyım. Open Subtitles انا آسف لأنني خذلت . ابنك ، لكنني كبير جدا على التغيير
    değişimin insanlar için zor olduğunu düşünüyorum, özellikle de büyük resmi göremeyenler için. Open Subtitles أعتقد أن التغيير صعب على الناس خاصة حين لا يمكنهم رؤية الصورة الأكبر
    Bugün, cezalandırma konusunda düşünce tarzımızı değiştirmek üzerine konuşmak istiyorum. TED اليوم أريد الحديث عن التغيير في طريقة تفكيرنا عن التقويم
    Gerçekten korkuyorum çünkü bireylerden bekleyebileceğimiz makul değişiklikler sanıyorum ki yeterli olmayacak. TED أنا خائف فعلا ، لأنني أظن أن أنواع التغيير التي نتوقعها من الأفراد ستكون غير كافية ، بكل تأكيد.
    Ayrıca hava akımındaki küçük bir değişikliğin bile bir bulut oluşmasına neden olabileceğini gösteriyor. TED وتظهر للتو أنه حتى التغيير البسيط في تدفق الهواء يمكنه أن يتسبب في تشكيل الغيوم.
    Sizden tek istediğimiz çok çalışma, saygı ve değişmeye gönüllü olmak. Open Subtitles كل ما طلبناه منكم هو العمل الجاد, والاحترام, والرغبة في التغيير.
    RP: Toplum sağlığı çalışanları fark yaratabilecek insanlar haline geliyor. TED ر.ب: عمال الصحة المجتمعية أصبحوا أكثر الناس قدرة على التغيير.
    Her yerde olan şeyler ve değişmesi gereken şeylerin birer işareti konumundalar. TED إنها موجودة في كل مكان، وهي علامة على أن الأمور بحاجة إلى التغيير.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد