İletişim alanındaki açılımlar insan kültüründe hep dönüş noktası oldu. | TED | شكّلت الاختراقات في مجال التواصل نقطة تحوّل في الثقافة الإنسانيّة. |
Ya iletişim bilimini kullanarak yalanların kendisini incelemeye yönelik bir yaklaşıma bürünseydik? | TED | ماذا لو اتخذنا نهجًا مباشرًا أكثر، باستخدام علم التواصل لتحليل الأكاذيب بذاتها؟ |
Ancak bu çalışmalar aynı zamanda göstermiştir ki, iletişim ortak bir zemine dayanır. | TED | ولكن تكشف هذه الدراسات أيضاً على أن التواصل يعتمد على أسس ومفاهيم مشتركة. |
Bu şey başladığından beri ilk kez iletişime geçtiğimiz insan sensin. | Open Subtitles | انت اول شخص نتمكن من التواصل معه منذ بدء كل شيء |
Yıllarca sana ulaşmaya çalıştı değil mi? | Open Subtitles | لقد حاول التواصل معك عبر السنين, أليس كذلك؟ |
Diyelim ki sosyal medya kullanmak profesyonel başarımın merkezi değil. | TED | ربما استخدام وسائل التواصل الاجتماعي غير مرتبط بصميم نجاحي المهني. |
Bu büyük yeraltı iletişim ağının yani diğer dünyanın sağlam kanıtını bulmuştum. | TED | ولقد وجدتُ الدليل الراسخ من شبكة التواصل المكثفة تحت الأرض، العالم الآخر. |
Günümüzden bir kaç yüzyıl önce de, iki yönlü haberleşmede devrim gerçekleşti. İletişim medyası: Önce telegraf, sonra da telefon. | TED | كان هناك أبتكار في التواصل من جهتين الإعلام المحادثي ، أولا التلقراف ، ثم الهاتف وببطء ، حوارات برسائل نصية |
Gözlerinizde oluşan çok yoğun bir duygusal iletişim söz konusu. | TED | لذا فإن هناك الكثير من التواصل العاطفي الذي يحدث هناك. |
Bir aktörün sorumluluğu, iletişim kurmak gerçeği aksettirmek iç dünyayı anlayıp, ifade etmektir. | Open Subtitles | مسؤولية الممثل هي التواصل. حمل الحقيقة. فهم و تعبير حياة داخلية, حافز شخصي. |
Şimdi orası, kelimelerin şekillendiği beynin sol tarafıyla iletişim kuramıyor. | Open Subtitles | لا يمكنه فحسب التواصل مع النصف الأيسر للمخالذي يكوّن الكلمات |
Senin gibi birisinin öğrencilerimizle... uygun bir iletişim kurabileceğini sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا أقصد انه شخص مثلك لن يستطيع التواصل مع طلابنا |
Evet, baksana. Ve zincirde bir tebeşir asılı. Bu onunla iletişim kurmak için. | Open Subtitles | نعم انظر يوجد طبشور فى نهاية الخيط لابد ان هذا من اجل التواصل |
Hayır, bu karışık verileri teröristler iletişim kurmak için kullanıyor. | Open Subtitles | كلا، إنها رسائل مشفرة اعتاد مجموعة من الإرهابيين التواصل بها. |
Yönetimden kimseyle işle alakalı olarak iletişime geçemeyeceğini ve Batı Kanadı'na veya EEOB'ye girmenin kanunen yasak olduğunu hatırlatmalıyım. | Open Subtitles | حسنا. أَحتاجُ لتَذكيرك بأنك لا تَستطيعُ التواصل مع أي شخص له علاقة بَالعملِ مِنْ هذه الإدارةِ وأنت محرّم بالقانونِ |
Gayri reşitlerle genellikle yasal arabuluculuk ile iletişime geçiyorlar ama... | Open Subtitles | إنهم يفضلون التواصل مع القصر ..عبر الوساطة القانونية المعتادة، ولكن |
Annesi ona ulaşmaya çalıştığında, o bu mektubu geri göndermiş. | Open Subtitles | عندما حاولت امها التواصل معها ارسلت هي هذه الرسالة |
Sosyal medya bizi karşılaştırmaya teşvik ettiği kadar paylaşmaya teşvik etmiyor. | TED | لا يمكنُ لوسائل التواصل الاجتماعي تشجيعنا كثيرًا للمشاركة، كما تفعل للمقارنة. |
Biliyoruz ki, bu, gelecekte bizim iletişimi geliştirmemize yardımcı olacak. | TED | ونعلم أنه سيمكننا ذلك في المستقبل من تحسين وتسهيل التواصل. |
empati veya bağlantı kurmaya kapasitesi olmayanlardır. Kimse bu konuda konuşmak istemez, | TED | ليس لهم مقدرة للتعاطف الإنسانى أو التواصل. لا أحد يريد التحدث عنه، |
Babam sürekli evin etrafında ıslık çalardı, ve ben bunun ailemizde iletişimin bir parçası olduğunu düşünürdüm. | TED | كان والدي يصفر دائما في أرجاء المنزل . فظننت أن ذلك جزء من التواصل و التخاطب في عائلتي. |
ve hatta hiç tanışmamız olmamıza rağmen, bir çeşit bağ kurabiliyoruz beraber. | TED | وبطريقة ما، مع أننا لم نلتقي أبداً أستطعنا إقامة شكل من التواصل. |
Yüz yüze temas sağlamak için çok fazla sebebimiz var. | Open Subtitles | هناك أسباب كثيرة تجعلنا نسعى إلى عن التواصل وجهاً لوجه |
Judalar temasa geçtikleri hamamböceklerine bir enzim aktararak onların soyunu tüketmeye başladı. | Open Subtitles | عندما التواصل مع يهوذا 'الافرازات. المشتركة الصراصير مصابين فالانزيم. |
Bunu kişisel almayın ama önümüzdeki altı ay boyunca göz teması yasak. | Open Subtitles | لا تأخذوا الأمر بشكل شخصي لكن يمنع التواصل بالعيون لمدة ستة أشهر |
Pekâlâ, tüm evlatlık çocuklarla irtibata geçip bu oda hakkında neler bildiklerini öğrenmeliyiz. | Open Subtitles | يجب علينا التواصل مع جميع أطفال التبني لنكشف عمّا يعرفونه عن تلك الغرفة |
Çoğu primatın mükemmel renk görüşü vardır ve renk de iletişimde kullanılabilir. | Open Subtitles | لدى مُعظم الرئيسيات بصيرةٌ مُلونة متفوقة، واللون يمكن تسخيره في التواصل أيضاً. |
Dünya'nın Kahramanları, bu bağlantıyı saldırılarımızı koordine edebilmek için kurdum. | Open Subtitles | أبطال الأرض , لقد قمت بإنشاء هذا التواصل لتنسيق هجومنا. |
Tonkin'in kör olası körfezinin açıklarında yüzerken, insanlarla irtibat kurmak epeyce zor. | Open Subtitles | من الصعب جدا التواصل مع الناس عندما تكون عائماً في خليج تونكين |