| matematik yapıyoruz derken neyi kastediyoruz ya da insanlara matematik öğretiyoruz derken? | TED | ماذا نعني عندما نقول اننا ندرس الرياضيات او نعلم الطلاب الرياضيات ؟ |
| Bu insanlar matematik ve bilim alanında önemli yetenekler göstermişler. | TED | و كلهم قد أظهروا قدرات متقدمة في الرياضيات و العلوم. |
| Bugün çalışan en başarılı bilim insanlarının birçoğu matematik bakımından, yarı okuryazar. | TED | العديد من العلماء الذي يعملون حاليا يفتقرون إلى المهارة العالية في الرياضيات |
| Sınavda başarılı olmayı öğrenmekle matematiği öğrenmek arasında büyük fark var. | Open Subtitles | لكن تعلم كيفية النجاح في امتحان وتعلم الرياضيات ليسا الأمر عينه |
| Ve bu kelime matematiğin ilk zamanlarından beri mevcut, tıpkı bu 10. yüzyıldan kalan kök almada olduğu gibi. | TED | وهذه هي الكلمة التي تظهر في كل مكان في الرياضيات الأولى، مثل هذا الاشتقاق للبراهين من القرن العاشر ميلادي. |
| Henüz çok gençken bile matematik alanında parlak bir bilim adamıydı. | TED | لقد كان عالما براقا في علم الرياضيات حتى عندما كان مراهقا |
| Ve inanılmaz büyük paralar bilime ve çocukların matematik yeteneklerine harcandı. | TED | وتدفقت أموال هائلة في مجال الإنفاق العلمي وتنمية الرياضيات لدى الأطفال. |
| Fakat çok ilginçtir ki, tüm bu zaman boyunca... bir daha matematik ile meşgul olamayacağı iddia edilse de, | Open Subtitles | لكن المثير للإهتمام، خلال هذا الوقت كله على الرغم من مطالبه بأنه لم يعد قادراً على مزاولة الرياضيات مجدداً، |
| Bunlar son matematik testinde en çok yanlış yapılan çarpma soruları. | Open Subtitles | لم تُجب معظم مسائل جداول الضرب في إختبار الرياضيات للشهر الماضي |
| Kevin, sanıyorum ki son 24 saat içinde, bir matematik üstadı olmuşsundur. | Open Subtitles | أفترض، كيفين، الذي في الساعات الـ24 الأخيرة، أنت أصبحت تماما ساحر الرياضيات. |
| Bu yıl, matematik dersinde hiç disiplin sorununuz oldu mu? | Open Subtitles | هل صادفتك أية مشاكل انضباط فى صف الرياضيات هذه السنة؟ |
| Ben sizin uygulanmış teoriler sınıfınızdayım. Burada hepimiz matematik ve fen binasındayız. | Open Subtitles | أنا فى فصلك للنظريات التطبيقية كلنا بالأعلى فى مبنى الرياضيات و العلوم |
| Çünkü o zamanlarda Paris XI'de matematik tarihi dersi veriyordum. | Open Subtitles | لأن في ذلك الوقت ، درست تاريخ الرياضيات في باريس |
| matematik dersinde arkanda oturan şu inek kız var ya. | Open Subtitles | هاهي تلك الفتاة الحمقاء التي تجلس خلفك في صف الرياضيات |
| Hilbert 20. yüzyıl matematik gündemini belirlemek istiyordu ve bunu başardı da. | Open Subtitles | ليحلها عالم الرياضيات. كان يحاول وضع جدول لرياضيات القرن العشرين، وقد نجح. |
| Onun dördüncü dereceden matematik problemi bir hayli korkunç hale geldi. | Open Subtitles | أن مشكلتها الوحيدة مع الرياضيات اتضح أنها تكمن في الباب الرابع |
| Buna rağmen, matematik içgüdülerimizin her zaman doğru olmadığını öne sürer. | Open Subtitles | ومع ذلك , تشير الرياضيات ان لدينا الغرائز ليست دائما صحيحة. |
| matematiği kullanmadan açıklayamadığımız ya da hayal bile edemediğimiz bir şey. | Open Subtitles | شيء لا نستطيع أن نشرحه أو حتى تخيله الا باستخدام الرياضيات. |
| O zamandan beri fotoğrafçılık, matematiğin ve bilimin tüm alanlarına girdi. | TED | ومنذ ذلك الحين، وجد التصوير طريقه إلى جميع مناحي الرياضيات والعلوم |
| Matematikten çaktığım için budala gibi hissetmek istemiyorum çünkü hiç öğrenecek vaktim olmuyordu! | Open Subtitles | أريد التوقف عن الشعور بالحمقاء لرسوبي في الرياضيات لأنه ليس لدي الوقت لأتعلمه. |
| Aristo etiğin matematiğe pek benzemediğini düşünüyordu. | TED | إعتقد أرسطو أن الأخلاق من غير الممكن أن تكون مثل الرياضيات. |
| Bu o mektupların bir tanesinden alıntı. ''12 yaşındaki oğlumda otizm var ve matematikle ilgili çok zor zamanları oldu. | TED | هذا مقتطف من أحدى تلك الرسائل " أبني ذا ال 12 ربيعاً مصاب بالتوحد ولديه صعوبة بالغة في فهم الرياضيات |
| Biz, aynı potada eriyen astronom, fizikçi, matematikçi ve mühendisleriz. | TED | نحن مجموعة كبيرة من علماء الفلك، الفيزيائيين وخبراء الرياضيات والمهندسين. |
| matematiğim pek iyi değildir ama şunu kesin olarak öğrendim. | Open Subtitles | لست بارعة في الرياضيات لكن هناك شيء واحد تعلمته بالتأكيد |
| Buradaki şekil sadece matematiksel bir çalışma sonucunda ortaya çıktı. | TED | حصلنا على هذا الشكل فقط من تمرين في الرياضيات البحتة. |
| Kravat düğümlerinin matematiğini yapabilirsiniz. | TED | ويمكن أيضاً أن تستخدم الرياضيات لعقد ربطة العنق. |
| matematikçiler bu sayıyı daire içine çokgenler çizerek tahmin etmişlerdi. | TED | قدر علماء الرياضيات الرقم من خلال نقش مضلعات داخل الدوائر. |
| matematik, hesap yapmaktan çok daha geniş bir konudur. | TED | ان الرياضيات هي التي تحوي الحسابات .. فهي العنوان العريض لها .. |
| Sorun, karmaşık görünüyordu ama matematik, cebir ve geometrinin karışımıdır. | Open Subtitles | تبدو المشكلة معقدة لكن الرياضيات هي مزيج بين الجبر والهندسة |
| Hiperbolik uzayın keşfi, matematikte Öklitsel olmayan geometri adı verilen bir alanı doğurdu. | TED | إن إكتشاف الفراغ الزائدي في مجال الرياضيات قاد لما يسمى بالهندسة غير الايقليدية. |