"الشخص الوحيد الذي" - ترجمة من عربي إلى تركي

• tek kişi
• tek insan
• bir tek
• tek kişiyi
• tek kişinin
• tek kişiydi
• tek kişisin
• tek insanı
• tek adam
• tek insansın
• tek insana
• tek kişiyim
• tek kişiydin

Ne kadar ileriye gidebileceğinizi ve yapabileceklerinizin sınırını belirleyecek tek kişi sizsiniz.
أنت الشخص الوحيد الذي تقرر إلى أي مدى تذهب وماهو مدى استطاعتك.

O adam, definenin nerede gömülü olduğunu bilen tek kişi olmalı.
يبدو أن صديقك هو الشخص الوحيد الذي كان يعلم بمكان الكنز

Neler olduğunu bilen tek kişi, komiser olan babam Gordon'du.
الشخص الوحيد الذي عرف ما حدث كان ابى المفوض جوردان

Kavgacılar kendileriyle ilgili şöyle düşünür: kişinin tamamen kontrol edebileceği tek insan kendisidir.
المشتبكون يدفعهم الإيمان بأن الشخص الوحيد الذي تملك كامل السيطرة عليه هو نفسك.

Üçümüz dışında bu numarayı bilen bir tek annen var.
الشخص الوحيد الذي يعرف الرقم عدانا نحن الثلاثة هي أمك

Will, bugüne kadar Glory'nin canını yakabilmiş tek kişi sensin.
ويل ,أنتِ الشخص الوحيد الذي استطاع اصابة جلوري علي الاطلاق

Ölüyorsun. Şu anda seni hastaneye yetiştirecek tek kişi benim.
وأنا الشخص الوحيد الذي يُمكنه إيصالك المستشفى في الوقت المحدد.

Bu ismi kullanacak tek kişi olduğum için sana istediğim gibi seslenebilirim.
انا الشخص الوحيد الذي سيستخدم هذا الإسم لذلك سأدعوك بأي اسم اشاء

Ve beni sevdiniz çünkü kavga etmediğiniz... tek kişi bendim, biliyor musunuz?
و أنتم تحبوني لأني الشخص الوحيد الذي لا يتشاجر معكم , أتفهمون؟

Bu durumda olan tek kişi sen olduğunu mu sanıyorsun?
هل تعتقدين أنكِ الشخص الوحيد الذي واجه هذا الأمر ؟

Ama aklını bir şeylere takan tek kişi ben değildim.
ولكني لم أكن الشخص الوحيد الذي يدور بباله عدة أمور

Öyle görünüyor ki şimdiye kadar tutukladığın tek kişi benim.
يبدو أن الشخص الوحيد الذي اعتقلته في حياتك هو أنـا

Çünkü milyonlarca insanın önünde onun gerçek kimliğini bilen tek kişi olduğunu söyledin.
لأنك أعلنت للتو أمام ملايين الناس بأنك الشخص الوحيد الذي يعرف هويته الحقيقية

Bilmeyen tek kişi vardı, o da şu an size bakıyor.
الشخص الوحيد الذي لم يعرف هو الذي يحدّق إليكَ بغضب الآن

Ne yazık ki hikâyeni destekleyecek tek kişi senin erkek arkadaşın.
حسناً، لسوء حظك، الشخص الوحيد الذي يمكنه تأييد قصتكِ هو صديقكِ.

Burada bu insanlardan faydalandığını düşünen tek insan ben miyim?
هل أنا الشخص الوحيد الذي يعتقد بأنه يستغل أولئك الناس؟

Sevgili kardeşim ilacı o insanlara götürebilecek tek insan sensin.
اختي العزيزة انت الشخص الوحيد الذي يمكنه ايصال العلاج للناس.

Bu yüzden de onları bir tek ben silebilirim çünkü ben yöneticiyim.
لهذا السبب انا الشخص الوحيد الذي يستطيع حذفها كلها لاني مدير الشبكه

Tetikleyicilerin yerini bilen tek kişiyi kamyonetin dışına çıkarmanın nedeni nedir Michael?
ماذا , قررت قتل الشخص الوحيد الذي يعلم اين المفاعلات . مايكل

Bu dünyada bana sırtını dönmemiş tek kişinin yüzünü görmek--
الشخص الوحيد الذي لم يدير ظهره لي في هذا العالم

Beni hayatımda mutlu edebileceğine inandığım tek kişiydi.
لقد كان الشخص الوحيد الذي اخترته في حياتي

Ancak işler çirkinleşebilir ve sen de aramızda gerçekten savaş görmüş tek kişisin...
وكان من الممكن أن يتحول الأمر بغيضاً وأنت الشخص الوحيد الذي واقعياً, تعرف

Bütün hayatım boyunca beni koruyan tek insanı sen geri gönderdin.
الشخص الوحيد الذي اعتنى بي طيلة حياتي جعلتيها تدير ظهرها لي

Galiba gerçekten deli olduğum tek adam oydu.
أعتقد بأنه الشخص الوحيد .الذي كنت مجنونة به

Bana şimdiye kadar yardım eden tek insansın.
إنّكِ الشخص الوحيد الذي سبق وقدم ليّ المُساعدة.

Numaranın izini nasıl süreceğimizi bilmediğimiz için, internete girmeyi bilen, tanıdığımız tek insana gittik.
لم نعرف كيف نحدّد مكان رقم الهاتف المسجّل فذهبنا إلى الشخص الوحيد الذي نعرف أنه يتّصل بشبكة العالم

Aynı zamanda sana o maymuncuğu verebilecek olan tek kişiyim.
أنا ايضاً الشخص الوحيد الذي يمكنه أعطاءك مفتاح الهيكل العظمي

Sen arkadaşım diyebileceğim tek kişiydin ve ben seni çok kötü incittim.
أنت الشخص الوحيد الذي كان صديق لي من أجلي ولقد آذيتك بشدة