ويكيبيديا

    "العقيد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Albay
        
    • Yarbay
        
    • General
        
    • Albayım
        
    • Colonel
        
    • Albayı
        
    • Albayın
        
    • Binbaşı
        
    • Teğmen
        
    • Albaya
        
    • Kartel
        
    • Col
        
    -Teşekkür ederim, efendim. -Yola çıkmaya hazır mısınız, Albay? Hayır, teşekkür ederim. Open Subtitles شكراً لك يا سيدى هل أنت مستعد للرحيل , أيها العقيد ؟
    Albay, bu adam hem sizin hem benim hükümetimce aranıyor. Open Subtitles العقيد, هذا الرجل مطلوب من قبلك إذهبْ فيرمنت, وباللغم أيضاً
    Bizi yalnız bırakabilirsiniz Albay, sizin yapacak başka işleriniz vardır. Open Subtitles يمكنك تتركنا الآن، ايها العقيد لديك أشياء أخرى للقيام بها
    Albay, motorsikletliyi kapıda gördüğümüzde dolabın anahtarını cebimden alıp, gruplara ayrılmamızı teklif ettiniz. Open Subtitles أيها العقيد ، عندما رأينا السائق عند الباب أخذتمنيمفتاحالدولاب، و إقترحت أن نفترق
    Buna gerek kalmayacak, Yarbay. Bu durumla başa çıkabilirim, efendim. Open Subtitles لن نحتاج لهذا أيها العقيد يمكني تولي الأمر يا سيدي
    "Clapham'a kadar izlerini sürmüşler. Babam, Albay Forster'la birlikte onları bulmaya çalışmış. Open Subtitles لقد تم تتبعهما لغاية كلابهام، ذهب ابي مع العقيد فورستر لمحاولة كشفهما.
    Görünüşe göre birileri sizi aptalca bir ayak işine göndermiş, Albay. Open Subtitles يبدوا أن شخصا ما أرسلك فى مهمة حمقاء , أيها العقيد
    Tıbbi testleri yalnızca Albay MacNamara durdurabilir ve o da devam etmemizi söyledi. Open Subtitles الوحيد الذي يمكنه إيقاف الاختبارات هو العقيد ماكنمارا، و لقد أمرنا بالمضي قدما
    Albay Barge ile subaylarından alınmış şahsi garantim var askerlerimize güvenli geçiş sağlanacak. Open Subtitles لدّي تعهّد شخصي من العقيد بارجي وضبّاطه بأنّ قوّاتنا سيُسمح لها بالمرور الآمن
    Bilirsin, Albay Simmons bu konuda gerçekten senden daha iyiydi. Open Subtitles تَعْرفُ، العقيد سيمونس كَانَ أفضل بكثيرَ جداً في هذا منك.
    Albay Pepper ile konuşmak isteyen bir İtalyan kadını var. Open Subtitles هناك امرأة الايطالي الذي يرغب في الكلام مع الفلفل العقيد.
    Harekatı planlayan Alman Albay, şimdi harekatın kötü gidişatını izleyecekti. Open Subtitles شاهد العقيد الألماني الذي خطط للعملية الأمور تتدهور بشكل فظيع
    Albay, ahlaki pusulanız o kadar berbat bir haldeki, park yerindeki aracınıza ulaşmayı başarmanız bile beni çok şaşırtacak. Open Subtitles لقد القيت بكلام مؤثر ايها العقيد و لهذا اخرس انا ساحزن كثيرا لو انك استدرت و خرجت من هنا
    Ne Albay için, ne de 9. bölük için toplan borusunu çalmadım! Open Subtitles ليس من اجل العقيد وليس من اجل الكتيبة التاسعة أنا آسف بحق
    Herif tazı gibi kaçıyordu, ama sanırım onu vurduk Albay. Open Subtitles هرب مثل الخنزير، لكن أعتقد أننا أطلقنا عليه أيها العقيد.
    Uyuyarak kurtulmanı sağlayacaktım, ama Albay bir şeyi görmeni istiyor. Open Subtitles ,كنت سادعك تكمل نومك لكن العقيد يريد ان يريك شيئاً
    Ama beni bir sonraki gezegende bırakmanıza gerek kalmayacak, Albay. Open Subtitles لكنكَ لستَ مضطراً لإلقائي على الكوكب التالي يا حضرة العقيد
    Albay BM'nin olayı araştırmak için zamanı veya insan gücü olmadığını söylüyor. Open Subtitles العقيد يعني أن الأمم المتحدة ليس لديها الوقت أو القدرة على التحقيق.
    Bu Yarbay Phelps, bu onun isim işareti. TED هذا هو الملازم العقيد فيليبس، هذه هي إشارة اسمه.
    General Katase, Cornelia'nın ordusu teslim olmamızı istiyor... Open Subtitles لقد تم اعتقال جميع المؤيدين لنا في الأماكن المحيطة أيها العقيد كاتاسي هناك إتصال من جيش كورنيليا يطلب منا الاستسلام
    Hayır Albayım, bana hakaret etmeye çalışıyorsunuz galiba. Open Subtitles لا .. حضرة العقيد ، أعتقد أنك تحاول إهانتي
    Bak Eddie, bütün filmlerimizi Colonel finanse ediyor. Open Subtitles أتري يا إدي, العقيد يضع كل الأموال لأفلامنا.
    Albayı bulduğunuzda ne gerekiyorsa yaparak adamlarının arasına sızmak... ve hakimiyetine son vermek. Open Subtitles عندما تجد العقيد،أخترق فريقة وأستعمل أى شئ ضرورى ودمر قيادة العقيد
    Albayın oğlu kum çukurunda, örümcek ağına benzettiği bir şey görmüş. Open Subtitles ابن العقيد قال انه رأى ما ظنه نسيج عنكبوت فى المخبأ
    Albay, Binbaşı sizi yukarı çağırıyor , Efendim. Open Subtitles أوه، سيادة العقيد الجنرال يريدك بالاعلى يا سيدى
    Teğmen, meslektaşlarınıza söyleyin Albay Dutton ve benim aramda bir ilişki olduğunu kanıtlamaları gerekir. Open Subtitles ملازم, يجب ان تُخبر زملائك انهم يجب ان يبينوا اى علاقة بينى وبين العقيد داتون
    Albay Stephen Glen. Uh... Odelle Ballard şu e-postayı Albaya göndermiş. Open Subtitles العقـيد ستيـفن غلـين العقيد الذي أرسلت اليه أوديلا بالارد البريد الألكتروني
    Kartel meselesi var bir de. Open Subtitles وهذه المشكلة لا تأتي إلاّ مع قدوم العقيد
    Eğer Col ise bu katili tanıdığı anlamına gelir. Open Subtitles إذا كان العقيد ، وهذا يعني انه يعرف القاتل.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد