ويكيبيديا

    "العلامة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • işaret
        
    • işareti
        
    • Mühür
        
    • iz
        
    • mührü
        
    • etiketi
        
    • mührün
        
    • Damga
        
    • izi
        
    • damgayı
        
    • işaretin
        
    • Mark
        
    • tabelayı
        
    • leke
        
    • not
        
    Bu işaret İndus yazısında, en çok tekrar eden işaret. Ne var ki sadece bu metinde peş peşe kullanılmış. TED هذه العلامة هي العلامة الأكثر شيوعا التي تحدث في النص الاندوسي، وانها الوحيدة في هذا النص انه تظهر كزوج مضاعف.
    Örneğin ilk metinde, kavanoz şeklindeki işaret ardı ardına kullanılmış. TED هكذا على سبيل المثال ، النص الأول : هناك مضاعفة هذه العلامة على شكل جرة.
    İşareti buldum ama değil mi? Tek başıma. Hiç biriniz ortada yoktunuz. Open Subtitles حصلت على العلامة أليس كذلك لوحدي لم أرى أيّ واحد منكم يساعد
    Ama bu Mühür büyük bir yük ile beraber geliyor. Open Subtitles لكن يجب أن تعلم بأن مع العلامة يأتي العبء الكبير
    İz burada, görebilirsin ziynet eşyası gibi bir şey şeklinde. Open Subtitles هذه العلامة هنا بأمكانك رؤيتها التي تبدو كنوع من الزخرفة
    Kardeşimi kurtarmak için bildiğim tek yol mührü yok etmek. Open Subtitles و الطريقة الوحيدة التي أعرفها لإنقاذ أخي هي شفاء العلامة
    Hatta hangi marka kondom kullanıldığına işaret eden bir takım protokol de geliştirdik. TED في الواقع ، قمنا بتطوير بروتوكولات تمكننا حتى من اقتراح ماهي العلامة التجارية للواقي الذي تم استخدامه.
    ilginç dalgaların veya her ne ise, yerini gösteren bir işaret. TED انها العلامة لتلك الموجات المشوقة وأيما حدث.
    Bulutlar yarışa girişecek yeryüzü köpürüyor, işte işaret. Open Subtitles السحب ستبدأ بالسباق. وعندما تبدأ الأرض بالاهتياج هذه هي العلامة.
    Tamam, bu işareti daha önce avcılık kulübünde de gördüm. Open Subtitles حسناً، لقد رأيت تلك العلامة من قبل في نادي الصيد
    Mektupla eğitimde resim dersi almıştım tekrar üstünden geçmem gereken yerlere çarpı işareti koydum. Open Subtitles تلقيت دورة في الرسومات عن طريق المراسلة ووضعت تلك العلامة بالأسفل . حيث كنت أفعل ذلك مراراً وتكراراً
    Garantinin dışında, tebeşir işareti aynı zamanda yolcunun kompartmanını da belirtir. Open Subtitles بجانب الضمان ، العلامة .. تؤشر ، لصاحب الحجرة .. خذ هذه الأحذية على سبيل المثال
    Benim için yaptığın onca şeyden sonra Mühür hala bende. Open Subtitles أعني, كل ما فعلته من أجلي. ما زالت لدي العلامة
    Bir keresinde disiplinler arası bir ders için Ingmar Bergman'ın "Yedinci Mühür" isimli filminin açılış bölümünü izlettiriyordum. TED ومرة في صف التخصصات كنت اعرض مشاهد افتتاح فيلم العلامة السابعة لانجمار بيرجمان
    Ama bilmelisin, Mühür yanında büyük bir yük getirir. Open Subtitles لكن عليك أن تعرف ، أن مع العلامة يأتى حملاً ثقيلاً.
    İlk iz 94 derece açıyla yapılmış ve ikincisi... 135 derece. Open Subtitles حسنا، العلامة الأولى صنعت بزاوية 94 درجة والثاني هي 135 درجة
    Gölgeler kitabımda, annenin şeytanı bastırmak için kullandığı mührü buldum. Open Subtitles وجدتُ العلامة التي إستخدمتها والدتكِ لإخماد الوحش في كتابِ الظلِ خاصتي
    etiketi kopardım. Mikroskopun altına koydum. TED ما فعلته هو أنني انتزعت العلامة ووضعته تحت المجهر.
    Bekle bir saniye. O lanet şeyi mührün istemediğine emin misin? Open Subtitles مهلًا للحظة, هل أنت متأكد أن العلامة لن تجعلك تريد الشفرة؟
    İki hafta geçmesine rağmen Damga hâlâ orospu amı gibi yanıyor. Open Subtitles أسبوعين من التدريب ولم أحصل على العلامة بعد
    Ama izi okuyabilirim böylece bu bizi ruhu alan meleğe götürebilir. Open Subtitles ولكن بإمكاني قراءة العلامة ومعرفة اسم الكائن السامي الذي اشترى الروح
    İkinci resmi icraatım olarak bizi 13. Kabile yapan damgayı reddediyorum. Open Subtitles ثاني عمل رسمي لي، فإنّي أرفض العلامة التي جعلتنا العشيرة الـ13.
    Bugün buradayım, çünkü insanların üzerlerinde şu işaretin olduğu ufolar gördüğüyle ilgili haberler vardı. Open Subtitles أتيتُ هنا اليوم، لأنه كانت هناك ثمّة تقارير عن أُناس شاهدت أجسام طائرة مجهولة بهذه العلامة
    Mark'ı bekliyorum. Prova yapacağız. Open Subtitles أنا في إنتظار العلامة لنجرب بعض الشاشات
    Üzgünüm ama burası özel mülk tabelayı görmediniz mi? Open Subtitles المعذرة، هذه ملكية خاصة ألم تشاهدوا العلامة هناك؟
    Bu adamın bol saçı var ama kırmızı leke ben bakarken bile büyüyordu. Open Subtitles هذا الشخص لدية الكثير من الشعر. ولكن هذة العلامة الحمراء كبرت عما شاهدتها
    Bu arada, ne not vermiş? Open Subtitles ما هي العلامة التي كان سيعطيكي إياها بكل الأحوال؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد