ويكيبيديا

    "العيون" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • gözler
        
    • göz
        
    • gözleri
        
    • gözlü
        
    • gözlere
        
    • gözlerin
        
    • gözlerini
        
    • gözlerle
        
    • gözü
        
    • gözlerim
        
    • gözlerden
        
    • gözlerinin
        
    • gözlerine
        
    • gözleriyle
        
    • gözlerde
        
    Gören gözler bilgi ağı üzerinden bir Duraksız Özgürlük video bülteni izlediniz. Open Subtitles هذا بث لنشرة الحرية عن طريق الفيديو شبكة المخبر عبر العيون فقط
    Arkadaşları sıyrıldı ama Gören gözler bu işin peşini bırakmayacak. Open Subtitles ولكن سبب هذا هم رفقائه يجب أن أفضحهم بلقطة العيون.
    Yani aşağı yukarı 10 bin yıl önce Karadeniz'de bir genimizdeki bir mutasyon sonucu mavi göz ortaya çıktı. TED فمنذ حوالي 10.000 سنة بجوار البحر الأسود، حدث لنا تحول واحد في جين واحد والذي أدى إلى العيون الزرقاء.
    ...atların bu kadar büyük gözleri olduğunu hiç fark etmemiştim. Open Subtitles لم أدرك قط أن الخيول لديها مثل تلك العيون الكبيرة
    Hey, hey, hey, hey. Hey, hey, kara gözlü Suzi, hey! TED هيه هيه هيه هيه هيه هيه ديزي ذات العيون السوداء هيه
    Aynı anda mı yapacaksınız? Çünkü Vegas'daki bütün gözler benim üstümde olacak. Open Subtitles لا بد أن تكونوا معا لأن كل العيون ستكون موجهة نحو فيجاس
    Hep o gözler yüzündendi, büyüleyici gözlerinde bir şey vardı. Open Subtitles لقد كانت تلك العيون، شئ ما في تلك العيون الرائعة.
    Hangi detaya bakarsınız? Çoğunuz, göz cevabını verecektir. gözler ruhun aynasıdır. TED معظمكم سيقول أن التلميح الذي ستنظرون إليه هو العيون. العيون هي النافذة إلى الروح.
    gözler, birinin yalan söyleyip söylemediğini anlatmaz. TED العيون لا تخبرنا إذا ما كان أحدهم يكذب أو لا.
    Kaleci olduğunuzda tüm gözler üzerinizdedir, bu da baskıyı getirir. TED عندما تكون حارس مرمى، تكون كل العيون عليك، ومع هذا يأتي الضغط.
    Ama konuşmaya devam edin. göz oymakla ilgili konuştuklarınız içimi gıcıkladı. Open Subtitles لكن استمري في حديثك عن اقتلاع العيون لقد جعلني اشعر بالمرح
    Arkama döndüm ve dolaptan bana bakan bir çift göz gördüm. Open Subtitles إلتففت حولى و رأيت تلك العيون تحدق إلى من خزانة الملابس
    göz bağı takarsak ejderha da bizi o korkunç yüzüyle korkutamaz. Open Subtitles إن أرتدينا عصابة العيون فالتنين لن يكون بمقدوره إخافتنا وبوجهه الفظيع
    Hem cesedi bırakmış, hem de gözleri oymakla hiç uğraşmamış. Open Subtitles ليس فقط ترك الجسم، لكنّه لم يهتمّ لأن يزيل العيون.
    Bu gözleri parıldayan, korkusuz yerel muhabir ise merdivenden aşağı düşmüş. Open Subtitles صاحب العيون اللامعة هو مراسل محلي جريء انزلق من على السلّم
    - onu "mavi gözlü" diye çağıracaklar. Fuar'dan önce zamanında yetişir. Open Subtitles إنهم سَيَدْعونَه أو آي ' ذو العيون الزرقاء في معرضِ المقاطعةَ
    İkinize de iyi uykular çocuklar, sana da garip gözlü şey. Open Subtitles حسناً يا رفاق ناما جيداً وأنت أيضاً يا صاحب العيون الغريبة
    O gözlere baktım ve içinde kendimin bana baktığını gördüm. Open Subtitles أنا أنظر إلى تلك العيون وأرى نفسي أُحدِق بالجهة الأخرى
    gözlerin, kurbanın katil tarafından öldürülmesinden önceki son görüntüyü kaydettiğini söylerler. Open Subtitles يقولون العيون تأسر ضحيّة قتل الصورة الأخيرة يرى قبل هم مقتولون.
    O güzel gözlerini yerinden çıkarmadan bana bakmayı kes çocuk! Open Subtitles ابعد تلك العيون الجميله عني قبل ان اقتلعهم ايها الولد
    O batılı gözlerle baktığın zaman gördüğün ilk şey kahverengi deri. Open Subtitles عندما تنظرين بتلك العيون الغربية البشرة البنية هي أول شيئ ترينه
    Bu dişi iki çift gözü ile, derin suyu kolaçan ediyor. TED بزوجين من العيون .. هذه الأنثى تجول في أعماق المحيط
    Evet, kavuşturduk. gözlerim gerçekten açıldı. Open Subtitles لدينا الكثير لتسويته إنها أشياء تفتح فعلاً العيون
    Hiddetle bakan gözlerden bahseder boncuk boncuk terleyen yüzlerindeki onların korkunç insan dışı sırıtışları vardır. Open Subtitles يكتب عن العيون العابسة والعرق الذي يثقل الجبين عن تكشيرة إنسانية فظيعة
    Eğer onu hareket ettirmediyseniz gözlerinin oyulduğunu nasıl biliyordunuz ? Open Subtitles إذا أنت لم تحرّكه، هكذا عرفت العيون كانت قد أزيلت؟
    Ve aşağı bakan gözlerine göre, Üç Numarayı seçeceğim. Open Subtitles وبحكمي من نظرة هذه العيون المكتئبة أنكِ كنتِ ستتحدثين عن رقم ثلاثة
    Her gece, bana o büyük kahverengi gözleriyle bakar ve derki Open Subtitles في كل ليلة، تنظر في وجهي مع تلك العيون البنية الكبيرة
    Bu gözlerde, bir 10 yıl kadar beklemem gerektiğini görüyorum. Open Subtitles أنا بصدد الإنتظار 10 سنوات أخرى من أجل تلك العيون

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد