ويكيبيديا

    "القاعة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Salon
        
    • Koridorun
        
    • salonu
        
    • salonda
        
    • salona
        
    • salonun
        
    • salonunda
        
    • koridorda
        
    • salonuna
        
    • odada
        
    • salonunu
        
    • oda
        
    • koridora
        
    • salondan
        
    • salondaki
        
    Burası da ana Salon. Burayı büyük bir oturma odası yaptırıyoruz. Open Subtitles هذه هى القاعة الرئيسية نحن عندنا غرفة جلوس واحدة و كبيرة
    Gitmeden önce, Koridorun sonundaki Psikiyatri koğuşuna bir göz atmalısın. Open Subtitles قبل أن ترحل، قم بالمرور على العنبر النفسي بأسفل القاعة
    Dans salonu ile ilgili şikayetleri yapanın kimliği belirsiz ya şikayetleri o yaptıysa? Open Subtitles كل البلاغات عن القاعة المسكونة جاءت من مجهول ماذا لو كان هو ؟
    Bu fikri daha önce yazmıştım, ve biliyorum ki bu salonda bu ansiklopedi için geçmişte önemli çabalar sarfetmiş insanlar var. TED لقد كتبت عن هذه الفكرة في السابق، واعرف أن هناك أشخاص في هذه القاعة الذين بذلوا جهوداً مقدرة فيها في السابق.
    Sık sık salona gider ve gelen ziyaretçileri seyrederim. TED أتردد إلى تلك القاعة وأتوجه نحو المعروضات وأتفرج على الزوار وهم يأتون
    Büyük bir salonda sıraya dizilmiş ve salonun hemen orda Open Subtitles داخل مجموعة من الشلالات موجودة بقاعة كبيرة وخارج هذه القاعة
    Bu mahkeme salonunda daha önce yalancı şahitlik yapmışsanız suçunuza yenilerini eklememenizi tavsiye etmek istiyorum. Open Subtitles اذا كنت قد قمت بشهادة الزور فى هذه القاعة فاٍننى أنصحك ألا تزيدى على جريمتك
    Buna gerek yok, koridorda yargıca rastladım, her şeyi hallettim. Open Subtitles لا نحتاجها. ذهبت الى القاضى فى القاعة. واهتممت بكل شىء.
    Osmanlı İmparatorluğu zamanında Salon kiraya verildi ve daha sonra Yahudi Acentesi oldu. Open Subtitles تحت الإمبراطورية العثمانية القاعة إستأجرت إلى ما أطلق عليها الوكالة اليهودية فيما بعد
    Bu Salon atalarımızın yedinci neslin kaydını ilk attıkları yer. Open Subtitles هذه القاعة حيث أجدادنا تعاهدوا بينهم حول أبناء الجيل السابع
    Sadece diğer Koridorun karşısındaki diğer arkadaşının bebeği ile oynar. Open Subtitles انها تلعب فقط مع صديقة واحدة فتاة صغيرة خلال القاعة
    3. kattayız ve Koridorun sonundaki kanıt odasına doğru ilerliyoruz. Open Subtitles في الطابق الثالث، نقترب من مخزن الأدلة في نهاية القاعة
    Millet herşey tamamdır. Sahneyi paspaslamaları lazım. Toplanın ve salonu açın. Open Subtitles حسناً ياقوم لقد انتهينا، عليهم أن ينظفوا المنصة ويعيدوا ترتيب القاعة
    Met' in Büyük salonu dünyadaki en büyük taç kapılardan biridir, bir Ortaçağ katedrali gibi hayranlık vericidir. TED القاعة الرئيسية في المطرانية هي من أعظم المداخل نحو عالم مليئ بالدهشة والاستيحاء، ككتدارئية من العصور الوسطى
    Benim bu salonda hissettiğim türden güç. TED تلك هي القوة التي أشعر بها في هذه القاعة.
    Bu kapılardan biri büyük salona açılıyor olmalı bence. Open Subtitles أنا ما زلت أقول ان أحد هذه الأبواب يجب أن يؤدي إلى القاعة الرئيسية
    koridorda ilerliyordum ve yanlışlıkla tiyatro kulübünün prova yaptığı salona girdim ve seni gördüm. Open Subtitles , كنت أتمشّى في القاعة . و مشيت بطريق الخطأ إلى مسرح نادي البروفة . و رأيتُك
    Karanlık salonun sonunda bekleyen bir başka öcünün olması korkusu. Open Subtitles الخوف أن هناك بعبع آخر ينتظر في نهاية القاعة المظلمة
    Mahkeme salonunda sıcaklığın 36 derece olduğu.... ...bilgisi bana verildi. Open Subtitles لقد استدعى انتباهى أن درجة الحرارة فى هذه القاعة الآن هى 97 درجة فهرنهايت
    Buna gerek yok, koridorda yargıca rastladım, her şeyi hallettim. Open Subtitles لا نحتاجها. ذهبت الى القاضى فى القاعة. واهتممت بكل شىء.
    Arada emniyet müdürü yardımcısı temizlikçinin mahkeme salonuna girmesine sinirlenmişti. TED و في فترة الإستراحة كان هناك نائب الشريف والذي شعر ببعض الإهانة من أن حاجب المحكمة يجلس بداخل القاعة.
    Şimdi bana izin verirseniz hanımlar karşı odada oturan ajansımı göreceğim. Open Subtitles والآن، أستأذنكما أيتها السيدتين أعتقد أنني أرى وكيل أعمالي في القاعة
    Bu müthiş konser salonunu yapan insanlar... TED هؤلاء من قاموا ببناء هذه القاعة الجميلة
    102 numaralı oda sizi bekliyorlar. - Korldorun sonunda, sağda. Open Subtitles هم بإنتظارك في الغرفة 102, بإتجاه القاعة, و إلى اليمين
    Tedavinizle ilgili konuşuyorduk aniden odadan dışarı fırlayıp koridora daldı. Open Subtitles فجأة خرجت طفلتى المسكينة من الغرفة و نزلت إلى القاعة
    Tutuklanmayacaklarını biliyorlar, ve bu konferanstan sonra salondan çıktığınızda, hiçbirinizin gizli polisler dışarda bekleyecek ve sizi tutuklayacaklar diye korkmanıza gerek yok. TED لا يخافون الاعتقال، وإن غادرت القاعة بعد هذا المؤتمر، لا يجب أن يخاف أحد أن الشرطة السرية واقفة وستعتقلك.
    Sizin, benim ve o salondaki herkes arasındaki farklar kadar. Open Subtitles بقدر أيّ فرق بيني وبينكم، وكل شخص في هذه القاعة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد