ويكيبيديا

    "الوادي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Vadi
        
    • vadinin
        
    • Kanyon
        
    • vadide
        
    • vadiye
        
    • vadiyi
        
    • vadiden
        
    • vadideki
        
    • Valley
        
    • kanyonun
        
    • kanyona
        
    • Canyon
        
    • kanyonda
        
    • kanyondan
        
    • Kanyonu
        
    Çok insafsızca, tıpkı ölülerimizin kötü kokan dumanıyla dolan Vadi gibi. TED بلا شفقة، مثل الوادي الذي ملئ بالدخان العفن المنبعث من موتنا.
    Katsunuma'yı terk edenlerin sayısı artarken Vadi merkeziyle bağlantı hala sağlanamıyor. Open Subtitles الخارجين من منطقة كاتسونوما.. تبقى الإتصالات مقطوعة مع منطقة وسط الوادي
    - Neden? Çünkü vadinin bu tarafında, hayatımda gördüğüm en güzel atları yetiştiriyor. Open Subtitles لأنه على مسافة قليلة من الوادي لديه مجموعة من أجمل الخيول في حياتي
    Sadece meraktan soruyorum, Büyük Kanyon'un üstünde uçarken nereye indiniz? TED بداعي الفضول فقط، اين هبطت عندما حلّقت فوق الوادي الأعظم؟
    Bu vadide Meksika kökenli olmanın kötü bir şey olduğu konusunda hemfikiriz. Open Subtitles أنا أشارك إعتقاده بأن ولادة المكسيكي في هذا الوادي هو حظ سيء؟
    Ağaçların arasından geçip vadiye doğru esen rüzgarı dinlemek falan. Open Subtitles أستمعْ إلى الريحِ بينما تَمْرُّ من خلالِ الغابةِ فوق الوادي.
    Fiyatları yükseltmek için her yaz şehrin elektriğini gömdüğüm küçük vadiyi buldu. Open Subtitles لقد عثر على الوادي الذي أفرغ فيه الكهرباء كل صيف لرفع الأسعار
    Zaman geçtikçe, buz oluşur, buzul yavaş yavaş vadiden aşağıya akar ve devasa büyük kütleleri aşağıdaki göle düşer. Open Subtitles بمرور الزمن يتساقط الثلج، ويتشكل الجليد، وتتراكم انشات الجليد في الوادي وتتساقط قطع الجليد هذه الى اسفل قاع البحيرة
    vadideki ısıya duyarlı etoburlar için... ateşten daha cazip bir şey olamaz. Open Subtitles لا شيء مثل نار للجذب كل إرادة حرارة آكل لحم في الوادي.
    Valley otelde ilgini çekebilecek hoş bir poker oyunu var. Open Subtitles توجد لعبة بوكر في الوادي قد تبدو مثيرةً لك
    Bir şeyler yapmalıyız. İntikam almak için Vadi halkına zarar verebilir. Open Subtitles يجب أن نفعل شيئاً لا يمكن أن نتركه يمشي في الوادي
    Fakat eğer o beyinler ilk evrildiğinden buyana çok az değiştiyse, bizi Rift Vadi'sinden alıp yıldızlar arasında yaşamaya çıkaran şey neydi? Open Subtitles ولكن إذا كانت تلك العقول لا تكاد تكون تغيرت منذ أن تطورت أولا، ما الذي أخذنا من الوادي المتصدع للعيش بين النجوم؟
    Bir yerden başlamak gerekirse, İncil'e göre Goliath bir kişi yardımıyla Vadi tabanına iniyor. TED فبدءا، يقول النص أن جالوت أُقتيد لباحة الوادي بواحد ممن شهدوا المعركة.
    Bu rüzgarlı vadinin bir yerinde Kayıp Hollandalı'nın madeni var. Open Subtitles في مكان ما في هذا الوادي يوجد اللغم الهولندي المفقود
    Bu ise Büyük John'u öylesine üzdü ki vadinin tepesine çıktı, böyle: Open Subtitles هذا جعل جون الكبير حزين جدا وقف أعلى الوادي ، مثل هذا:
    - Nereye? Calita'ya. Güney Kanyon'a, iki mil yukarıya doğru. Open Subtitles كاليتا ، جنوب الوادي الثالث على بعد ميلين من هنا
    Etrafındaki Kanyon duvarları kadar sert inşa edilmiş Hover Barajı insanların yaptığı ve halen ayakta kalmış son yapılardan biridir. Open Subtitles حوامات السّد بنيت لكي تكون قاسية كحيطان الوادي التى تحيطها إنها أحد آخر المنشآت التى صنعها البَشَر وما زلت صامدة.
    Ve bu sahneleriden birini yazarken, üçüncü vadide oldu. TED وفي كتابتي لأحد المشاهد، الذي حدث في ذلك الوادي الثالث.
    Bir kez ana dron statik vadiye girerse diğer tüm dronlar uyum sağlayıp liderin sinyalini kaybetmemek için merkeze yaklaşacaklar. Open Subtitles مرة واحدة بدون طيار الرئيسي يدخل الوادي ثابت، جميع الطائرات من دون طيار الخارجية ستتكيف والتحرك في أقرب إلى المركز
    Nereye bakmamızı istersin? Bu vadiyi herkes kadar iyi biliyorsunuz. -Yerinizi kendiniz seçin. Open Subtitles حسناً، أنتَ تعرف هذا الوادي جيداً أكثر من أي شخص إختر مكانك فحسب
    Roots of Empathy'nin yaptığı şey oraya ulaşmak ve insanları vadiden kurtarmak. TED حسناً، الذي تفعله جذور التعاطف هو أنهم يمدون أيديهم ويسحبون الناس خارج الوادي.
    Ve en önemlisi vadideki son firavunu bulan adam olmak istiyor. Open Subtitles يريد أن يكون الرجل الذي وجد قبر الفرعون الأخير في الوادي
    Bir grup ihtiyar, Valley otelde poker oynuyor. Open Subtitles مجموعة من كبار السنّ ، يلعبون البوكر في فندقٍ في الوادي
    Sonra da, kanyonun kenarından çıkıp 500 feet tırmanarak... önünden 170 derece sola geç. - Anlaşıldı mı? Open Subtitles ثم اعبر لليمين على مسار جوري 170 واصعد أعلى بارتفاع 500 قدم لإخفاء تعتيم الوادي هل هذا واضح ؟
    Neden kanyona sinsice yaklaşıp savaş baltanla şu orospu çocuğunu öldürmüyorsun? Open Subtitles لما لاتتفرّقون مع هذا الوادي وتهجمون على إبن العاهرة هذا ؟
    Şu anda Hoover Barajı üzerindeyiz, sonra Grand Canyon'ın güneyinden geçeceğiz. Open Subtitles نحن نَطِيرُ الآن فوق سدِّ هوفر، ولاحقاً سَنَعْبرُ جنوبَ الوادي الكبيرِ.
    Abe ve diğerleri etrafımda apaçiler gibi çığlık atarak, kanyonda hepsini yere serene kadar ateş ettiler. Open Subtitles كل من حولي ، ابي والبقية كانوا يصرخون مثل الأباتشي استمر إطْلاق النار على الوادي من الجميع.
    Bu kanyondan çakal bile geçmez. Open Subtitles الذئب البراري لا يستطيع أَن ينزلق خلال ذلك الوادي
    Fırtına başlamadan bu Kanyonu geçmeliyiz. Open Subtitles يجب أن نعبر ذلك الوادي قبل أن تضرب العاصفة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد