ويكيبيديا

    "الوحيد الذى" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • tek
        
    • en
        
    • yalnızca
        
    • yalnız sen
        
    Dinamitlerin nerelere yerleştirileceğini tam olarak bilen tek kişi sensin. Open Subtitles انت الوحيد الذى يعلم بالضبط اين يجب ان يوضع الديناميت
    Farkına varamadıkları şu ki, güvercin kafesine uyacak tek şey bir güvercindir. Open Subtitles الذى لا يدركونه أن الشئ الوحيد الذى يناسب برج الحمام هو الحمام
    Geriye kalan tek hasta o. Deneylerden tek sağ kurtulan. Open Subtitles هو المريض الوحيد الذى غادر الوحيد الذى نجا من التجارب
    Geriye kalan tek hasta o. Deneylerden tek sağ kurtulan. Open Subtitles هو المريض الوحيد الذى غادر الوحيد الذى نجا من التجارب
    O bomba hakkında tek konuştuğu kişi abisi, ve o şimdi ölü. Open Subtitles الشخص الوحيد الذى سيتكلم معه على القنبلة هو أخيه, و لكنه ميت
    Babam garaja girdiğinden beri annemin konuşmak zorunda olduğu tek kişi benim. Open Subtitles بما أن أبى فى الجراج طوال اليوم فأنا الوحيد الذى تتكلم معه
    Bu işi yapabiliyor olmamın tek nedeni çetin ceviz olmam. Open Subtitles الشئ الوحيد الذى جعلنى ادخل فى هذا العالم لأننى قاس
    Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. Open Subtitles لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم
    Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. Open Subtitles لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم
    Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. Open Subtitles لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم
    Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. Open Subtitles لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم
    Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. Open Subtitles لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم
    Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. Open Subtitles لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم
    Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. Open Subtitles لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم
    Ben de onları yıkmama yardım edebilecek tek yere gittim. Open Subtitles لذلك ذهبت الى المكان الوحيد الذى يستطيع مساعدتى على تدميرهم
    Yanlış yaptığımız tek şey üsse dönüp yeni yöneticimizle tanışmaktı. Open Subtitles الشيء الوحيد الذى كان خطأ هو رجوعنا لمقابلة شركائنا الجدد
    Şimdiye kadar, herhangi bir soru ile öne çıkmaya tek bulunmaktadır. Open Subtitles الى الآن أنت الوحيد الذى جئت من المستقبل بدون أى اسئلة
    Çünkü bunu bilen tek kişi bendim ve tek sana söyledim Open Subtitles . لأنى أنا الوحيد الذى أعرف ، وأنتى الوحيده التى أخبرتها
    - Bilmiyorum. Ucuz. - Bize yardım etmenizin tek nedeni bu. Open Subtitles لا أدرى , غش هذا هو السبب الوحيد الذى جعلك تساعدينا
    Bütün tayfadan, efendim, bunu yapmanın yolunu bulacak tek kişi sizsiniz. Open Subtitles من بين كُلّ طاقمنا، سيدى، أنت الوحيد الذى وجد طريقه لفعلها.
    Bakmalarının tek sebebi buradaki en güzel kadın sen olduğun için. Open Subtitles حسنا، السبب الوحيد الذى يجعلهم يحدقون هو كونك اجمل امرأة هنا
    "kurtulmak için çağırabileceğimizi çünkü bunu yalnızca O'nun yapabileceğini söyledim." Open Subtitles لتخليص العالم من الاسلحه النوويه لانه الوحيد الذى يمكنه ذلك
    yalnız sen hediye aldığın için suçluluk duyma diye. Open Subtitles حتّى أنك لن تشعر بالذنب أنت الوحيد الذى تمكّن من الحصول على شىء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد