En azından görebildiğim kadarıyla şu an kendini çok iyi kontrol ediyorsun. | Open Subtitles | يبدو أنك تسيطرين على نفسك جيداً الآن. على الأقل، بحسب ما أرى. |
Pek bir şey olmuyor, gördüğüm kadarıyla. | Open Subtitles | لا يوجد أي شيء يجري بحسب ما يمكنني رؤيته |
.. ...yoksa metresinize mi sarılacağıma bağlı efendim." diye cevap vermiş. | Open Subtitles | فقال له هذا بحسب , أيهما أختار لإحتضان مبدأك أو زوجتك |
Federal yasaya göre, muhtemelen bildiğiniz gibi eğer arazi ıslah planıyla ilgili bir bağlantınız yoksa size bir ödül verilecek. | Open Subtitles | والآن بحسب القانون الفيدرالى كما تعلم .. الجائزة يجب أن تمنح لك حتى لو لم تكن مدرجا فى خطتنا للتنمية.. |
Arabaya bakılırsa, bir motel odası tutabilirlerdi. | Open Subtitles | بحسب السياره , يمكنهم الوصول الى غرفه فى موتيل |
Yine de birçok araştırmaya göre, kalp krizlerinin sadece küçük bir yüzdesine bu En geniş tıkanıklıklar sebep oluyor. | Open Subtitles | مع ذلك و بحسب العديد من دراسات الأبحاث، فقط نسبة ضئيلة من نوبات القلب تنجم عن الترسّبات الضخمة المتراكمة. |
Farklı teknolojiler, kişiler ve mekanlar vasıtasıyla kişilere uygun öğrenme yöntemlerini geliştirirsiniz. | TED | لكي تجد طرق مبدعة لتعليم الطلاب عبر التكنولوجيا كل بحسب بيئته ومجتمعه |
- Bildiğim kadarıyla bu Sprague. - Yanılıyor olamaz mısınız Bay Hoskins? | Open Subtitles | بحسب ما أعلم, هذا سبراج - أيعقل أن تكون مخطئاً, سيد هوسكنز؟ |
Duyduğum kadarıyla, Güney Denizi'ndeki bazı kızlar tıpkı benim gibiymiş. | Open Subtitles | بحسب ما أعرفه، كان هنالك فتاة تشبهني تمامًا في بحار الجنوب، ترقص على الأمواج |
Orada bir ailme var. Bildiğim kadarıyla Morocco'da bir ailen yok. | Open Subtitles | لدي عائلة هناك، ولا توجد لدي عائلة بالمغرب، بحسب معلوماتي |
Benim gördüğüm kadarıyla, gerçek olamayacak kadar iyisin. | Open Subtitles | حسناً، بحسب رؤيتي لك، إنك جيد بما يكفي لأصدقك |
Anladığım kadarıyla göğsünden bir kez vurulmuş. Yanmamış barutun dumanı bu şekilde olmaz. | Open Subtitles | بحسب ما أستطيع قوله لقد تعرض لطلقة نارية واحدة في الصدر |
1 500 dolarlık bir ceza olabilir, yargıca bağlı. | Open Subtitles | قد تصل الغرامة لـ 1500 دولار بحسب القاضي |
Konuya bağlı. | Open Subtitles | الرجل الأمريكي يكون صريحاً معكِ أليس كذلك؟ بحسب الموضوع |
Bireysel terapin saat 11:00'de, danışmanının değerlendirmesine bağlı olarak... iğne yardımı ile yapılan tedavi veya Reiki. | Open Subtitles | لديك جلسة فردية في الحادية عشرة يتبعها جلسات ضغط أو علاج الطاقة بحسب تقديرت مستشارك |
Maya efsanesine göre, hayal ötesi bir bilgi dağarcığına kavuşuyorsun. | Open Subtitles | بحسب أسطورة المايا يرشدك هذا إلى نبع معرفه يفوق الخيال |
O doktorun görünüşüne bakılırsa... hayatta daha önce de bir iki kez yanılmış olamaz mı? | Open Subtitles | هذا بحسب الظاهر هل تظن أن ذلك الطبيب أخطأ مرة أو اثنتين في حياته؟ |
Kalıntılara bakılırsa dört veya beş saatten fazla olamaz. | Open Subtitles | بحسب شكل الأشياء هما لا بد أنها رحلت منذ أكثر من أربع أو خمس ساعات |
Sadece bu günün hayatının En kötü günü olabileceğini bilebilir. | Open Subtitles | إنه أحمق. بحسب مايعرفه، قد يكون هذا أسوأ أيام حياته. |
Bir çok tavuk, yaban domuzu ve büyükbaşı besliyor ve benzinlerimize koymak için federal yasalara uygun bir şekilde ethanol üretiyor. | TED | ولكن يطعم عدد كبير من الدجاج والماشية وينتج الإيثانول الذي يستخدم في البنزين وهذا يعتبر جائز بحسب القانون الفيدرالي |
Yaranın şekline bakarsak, onunki kazara olmuştu bence. | Open Subtitles | بحسب توضع الجرح كنت لأقول ان طعنتها كانت حادثة |
Sorduğumuz uzmanların söylediklerine dayanarak ortalama bir cevap çıkarttık bu cevap ise 2040 ya da 2050 idi. | TED | وكان متوسط الإجابة بحلول عام 2040 أو 2050، وذلك بحسب أي مجموعة من الخبراء تم طرح هذه الأسئلة عليها. |