ويكيبيديا

    "بلدي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • benim
        
    • ülkeme
        
    • kendi
        
    • beni
        
    • Ülkemin
        
    • en
        
    • m
        
    • bana
        
    benim semtimdeki markete kıyasla oldukça kibar ve işe yarar. TED إنّه مريحٌ ولطيفٌ جداً بالمقارنة مع مخزن البقالة في بلدي.
    Eğer burayı kirletirseniz, yağmur benim ülkeme ulaştığında, biz bu durumdan etkileneceğiz. TED إذا لوثت هنا، سيصلنا تأثير ذلك عليه عندما ينزل المطر في بلدي.
    benim sadece yemek sofrasında bir iskemlem varken onun mecliste var. Open Subtitles ومقعد في البرلمان كما قلت واحد في بلدي مائدة العشاء الخاص.
    Belki de evren kendi işime bakmam gerektiğini söylemeye çalışıyordur. Open Subtitles ربما الكون أخبرني أنه حان الوقت أن تفعل شيئا بلدي.
    benim torunum olabilirsin, bu yalnızca uzunca bir zaman korunmana yarayacaktır. Open Subtitles قد تكون حفيدة بلدي ، ولكن ذلك فقط حمايتك لفترة طويلة.
    Otelin kapısından girdiğimizde, orası benim evden uzak ikinci evim oluyor. Open Subtitles مرة كنت في أحد فنادق. هذا هو بلدي بعيداً عن المنزل.
    Ve bazı yönlerden, benim üstünlüğümdü bu, çünkü, güzel bir şeye inanırsanız, Open Subtitles بطريقة ما, انها صالح بلدي. إذا يمكننا أن نرى في أشياء عظيمة,
    Aklını mı kaçırdın? Ben NATO İrtibat'tanım. Burası benim ülkem bile değil. Open Subtitles هل فقدت عقلك، انا ضابط ارتباط لحلف الناتو أنها حتى ليست بلدي.
    Ülkemin kontrolünü kaybettim, ve eşim benim yüzüme bile bakmıyor. Open Subtitles لقد فقدت السيطرة على بلدي وزوجتي بالكاد تنظر الى وجهي
    Kusura bakmayın Bayan Başkan Yardımcısı ama bu benim görevlerimin içerisinde sayılmıyor. Open Subtitles الاحترام، نائب الرئيس سيدتي، هذا يقع خارج حدود من بلدي الوصف الوظيفي.
    Tekillikten dolayı benim dünyamla senin dünyan arasında bir gedik oluşmuştu. Open Subtitles والاختراق، بين بلدي العالم وتفضلوا بقبول فائق الاحترام، تسبب من التفرد.
    Ama o benim depolama ünitesi ile bir yönlendirme adresi bırakmadı. Open Subtitles ولكن قالت انها لم يترك عنوان الشحن مع وحدة تخزين بلدي.
    Görünüşe göre bu değersiz insan eti benim semavi gücümü zapt edemiyor. Open Subtitles على ما يبدو، لا يمكن أن يحتوي اللحم البشري تافه بلدي الألوهية.
    Bu nedenle dileğim dünyanın benim Yemen'imi, benim ülkemi, benim halkımı tanıması. TED انا اتمنى ان يتعرف العالم على اليمن الذي اعرفه انا بلدي انا ..اهلي انا .. شعبي انا
    benim Ülkemin CIA'inden (merkez haberalma teşkilatı) bir konsept ödünç almak dinleyicileri yumuşatmanıza yardımcı olur. TED لأستعير مفهوم من وكالة الاستخبارات المركزية في بلدي. انها تساعدك لتلين جمهورك.
    Küçük bir ülkede yağmurlu bir seçim günüdür, bu ülke benim ülkem olabilir, ama sizin ülkeniz de olabilirdi. TED كان ذلك يوم انتخابات ماطر في بلد صغير -- يمكن أن يكون بلدي ولكنه يمكن كذلك أن يكون بلدك.
    Komünist Çin'de de, eski komünist Rusya'da da, Hindistan'da ve benim ülkem Kanada'da da görülüyor. TED هذا يحدث في الصين الشيوعية، في روسيا الشيوعية سابقاً، إنه يحدث في الهند، في بلدي الأصلي كندا.
    Ne ülkeme hizmet etme özgürlüğüne sahibim ne de evime dönme özgürlüğüne. Open Subtitles في الحريه .. لكي أخدم بلدي وليست الحريه لكي أرجع إلى منزلي
    kendi ülkem hakkında ve bir kaç tanıdığım Afrika ülkesi hakkında bir kaç tweet daha attım. TED ثم نشرت تغريدات أخرى حول بلدي الشخصي أو عن بعض البلدان الأفريقية الأخرى التي أعرفها جيدا.
    Ağabeyinin beni soymak istediğinden kesin eminim, bankadan elmaslarla birlikte ayrıldıktan sonra. Open Subtitles أنا واثق يعني أخيك لسرقة لي، عندما غادرت البنك مع الماس بلدي.
    benim ülkem olan Kolombiya'da, şehirlerdeki evlerin neredeyse yarısı en başta kanundışı oluşumlardı. TED في بلدي كولومبيا، تقريباً نصف الديار، تطورت بطريقة غير شرعية في البداية.
    Damadı m bana falsodan kurtulmayı öğ retiyor da. Open Subtitles ستعمل جاكي تبين لي لكيفية التخلص من شريحة بلدي.
    Ülkem bana insanoğluna olan sevgi yeterliliğinin takvaya yakın olduğunu öğretti. TED لقد علمتني بلدي أن قدرة الإنسان على الحب هي أقرب للتقوى.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد