ويكيبيديا

    "بنية" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kahverengi
        
    • yapısı
        
    • yapı
        
    • yapısını
        
    • niyetiyle
        
    • niyetle
        
    • yapısına
        
    • yapılı
        
    • amacıyla
        
    • niyeti
        
    • amaçlı
        
    • yapısında
        
    • niyet
        
    • yapın
        
    • kahve
        
    kahverengi ve deriden üzerinde baş harflerim var ve sanırım bu. Open Subtitles إنها صغيرة بنية اللون. مصنوعةٌ مِن الجلد. عليها أول حروف اسمي.
    Bu adamı oldukça net hatırlıyorum... çünkü, kahverengi deri bir bavul taşıyordu. Open Subtitles انا اتذكر هذا الرجل بهذا الوضوح لأنه كان يحمل حقيبة جلدية بنية
    Hizmetçiye duşta yerin neden kahverengi olduğunu anlatan bir not bırakmak zorunda kaldım. Open Subtitles .. أضطريت لترك ملاحظة للخادمة لأشرح لها لماذا أرضية . الحمام كلها بنية
    Ancak bu kadar etkileyici bir burun yapısı, burnun topladığı yığınlarca bilgiyi işlemeye yarayan bir şeyler olmadan işe yaramazdı. TED ولكن كل مافي بنية الأنف الرائعة هو ليس بالفائدة الكبيرة بدون شيءٍ ما لمعالجة المعلومات التي تصل من فتحات الأنف
    Yani on binlerce, yüz binlerce molekül daha önce var olmayan bir yapı oluşturmak üzere bir araya geliyorlar. TED إذن ففي تنظيمٍ من عشرات الآلاف، ستقوم مئات الآلاف من الجزيئات بالتجمع لتكوين بنية أكبر لم تكن توجد سابقاً.
    Yani biz gökadanın kendisine takılırken, esasında orada bir karanlık madde bulutu var ve bu madde gökadanın yapısını ve dinamiklerini yönetiyor. TED نحن نرى المجرة لذا نركز فيها ، بينما أنها في سحابة ضخمة من المادة المظلمة وهو ما يسيطر على بنية المجرة وحركتها.
    Tasarım niyetiyle dünyayı aklınızda çözümlediğinizde dünya büyülü bir hâl alıyor. TED عندما تحاول فك شفرة العالم بنية التصميم فإن العالم يصبح نوعا ما شيئا سحرياً.
    Sırf kahverengi ve içinde fındık var diye tadının bok gibi olmaması gerekmiyor. Open Subtitles فقط لأنها بنية اللون و مليئة بالمكسرات لا يعني ان يكون طعمها سيء.
    kahverengi bir şey giyip koltuğa oturursan kimse orada olduğunu bile anlamaz. Open Subtitles لو ارتديتِ ملابس بنية وجلستِ على الأريكة لن يعرفوا حتى أنكِ هناك
    Üstte ve altta kızıl kahverengi bir kabuk oluşmuş olacak. Open Subtitles سوف تحظى بطبقة بنية ذهبية اللون موجودة في الأعلى والأسفل.
    Hepimiz göze sahibizdir, ... ... ama bazılarımız mavi gözlere, bazılarımız kahverengi gözlere sahibizdir. TED تماما مثلما أننا جميعاً لدينا عيون لكن بعضنا لديه أعين بنية اللون والبعض لديه أعين زرقاء
    Ama diyebilirsiniz ki, peki arkamdaki koltukta kahverengi keşiş var mı yok mu? TED لكن بمقدورك أن تتسائل هل حقا توجد عناكب بنية تجلس على المقعد خلفي أم لا؟
    Dişi; girintili, parlak ve kahverengi olan herhangi bir şey olabilirdi, ne kadar büyükse o kadar iyi olurdu. TED بأن الأنثى مبططة و لماعة و بنية اللون وكلما كانت أكبر كانت افضل
    Alenen musluklardan gelen kahverengi ve kokan suyun içmek için güvenli olduğunda ısrar ederek Yardım isteyen halk ile dalga geçtiler. TED وسخروا من السكان الذين يطلبون المساعدة في حين كانوا يصرون علنًا أن المياه بنية اللون الخارجة من الصنبور كانت صالحة للشرب.
    Peki Bay Vole, Bayan French'i son kez ziyarete gittiğinizde üstünüzde bir palto ve kahverengi şapka var mıydı? Open Subtitles الآن يا مستر فول ، حين ذهبت لترى مسز فرينتش لآخر مرة هل ارتديت معطفا واق من المطر و قبعة بنية اللون ؟
    Gerçekten de bir halat düşünün. Dalagalarda karmaşık bir yapısı vardır. TED إذن حرفيا، تفكرون في حبل. له بنية معقدة في طريقة نسجه.
    Korpus kallozum sadece beynin en büyük beyaz yapısı değil, aynı zamanda beynin tüm bölümlerini birbirine bağlayan köprüdür. Open Subtitles الجسم الثفني ليس فقط أكبر بنية للمادة البيضاء في الدماغ لكنه أيضًا الجسر الذي يربط بين جميع أجزاء المخ.
    Onları benim için önemli olacak bir yapı oluşturmaları için çalışmaya ikna edebilir misiniz? TED هي يمكنك إقناعهم بالعمل بصندوق أدوات مختلف، بحيث يستطيعون تشييد بنية تكون مهمة لي؟
    Kabuğu çekiçle uzaklaştırırsanız o zaman tuzun yapısını bile görebilirsiniz. Open Subtitles ، و لو واصلت طرقه وقتها سيمكنك رؤية بنية الملح
    Onunla oyun oynuyorlar. Bilerek "Satmak niyetiyle taşımak" diyorlar. Open Subtitles أنهم يعبثون بها ، جعلوا القضية حيازة بنية التوزيع
    İş arkadaşım Tom Eisner tarafından keşfedilen evrimsel hata, bu ateş böceklerini parlak ışıklarını hain bir niyetle geceye taşımaya itmiştir. TED هذا الاختلال الثوري، الذي اكتشفه زميلي توم إيزنر، دفع تلك اليراعات إلى إطلاق أضواؤها البراقة في الليل بنية غادرة.
    Moğol yapısına bakmanız için 5 dakikanız var tamam mı? Open Subtitles لذا لديكم 5 دقائق للنظر في بنية المغول مفهوم ؟
    Kendini tarif ettin orta boylu, orta yapılı, sarı saçlı. Open Subtitles لقد وصلت نفسك 5.5 أقدام شعر أشقر , بنية متوسطة
    Bu kasetlerin bir şaka ya da sansasyonculuk amacıyla yayınlanmadığını bir kez daha vurgulamak isterim. Open Subtitles اعلموا أننا ما كنا لنذيع هذا بنية خداع أو بناء شهرة
    Bana, Baek'in yeni bir araba alma niyeti olduğundan bahsetti. Open Subtitles انها إذاً أخبرتني عن بييك بنية أن تحصل على سيارة جديدة
    Aslında bunlar mülkiyet. Belki dağıtım amaçlı bile olabilir. Open Subtitles كلا في الحقيقة إنها امتلاك ربما حتى بنية التوزيع
    Bu tür toprak yapısında oluşan subatanlar ilk genişlemeden sonra büyümeye devam ederler. Open Subtitles الحفر البالوعيّة في هذا النوع من بنية التربة سيُواصل الإزدياد بعد الإتساع المبدئي.
    Stanford'da tenis oynamak için niyet mektubunu çoktan imzaladığını duydum. Open Subtitles لقد سمعتُ أنك وقعتِ خطاب بنية لعب التنس في جامعة ستانفورد.
    Onları uygulayın ve bunu başkalarının eşliğinde hepinizi geri getirecek inançlı, başarılı ve keyifli bir yapıyla yapın. TED طبقوها، وقوموا بذلك في صحبة الاخرين مع بنية العقيدة والعمل والطقوس البهيجة التي ستعيدكم.
    Pekâlâ. Ceketim, kahve ve altın sarısı renkte. Open Subtitles و ابدأ في يوم القيامة حسنا، السترة بنية و ذهبية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد