ويكيبيديا

    "تؤثر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • etkiliyor
        
    • etkiler
        
    • etkisi
        
    • etkileyen
        
    • etkilemez
        
    • etkilediğini
        
    • etki
        
    • etkileyebilir
        
    • etkilemesine
        
    • etkileyecek
        
    • zarar
        
    • etkiledi
        
    • etkilemeyecek
        
    • etkilemek
        
    • etkilemeye
        
    Pek çok toplumsal sorun insanların silah alımını ve kullanımını etkiliyor. TED تؤثر الكثير من القضايا الاجتماعية علي سبب شراء واستخدام الناس للأسلحة.
    Fakat maalesef, üzerimize salıyorsunuz ve bu çocuklarımızın geleceğini etkiliyor" TED لكن للأسف، أنتم ترسلونها نحونا، وهي تؤثر على مستقبل أطفالنا.
    Bu riskler doğrudan bu ülkenin sürdürülebilirliğini ve devamlılığını etkiler . TED هذه المخاطر, تؤثر تأثير مباشر علي بقاء هذة الامة و استمراريتها.
    Bu verilerin etkisi oldu mu? 2008 yılına geri dönelim. TED هذا تؤثر هذه البيانات في شئ؟ حسناً لنرجع لعام 2008.
    Bu spekülasyona göre, ırksal özellikler, kalp rahatsızlıklarını etkileyen ya da alınacak ilaca karar veren yetkili durumuna gelmiştir. TED من المتوقع أن يقف العرق كوكيل لبعض العوامل الوراثية غير المعروفة والتي تؤثر على أمراض القلب أو الاستجابة للعقاقير.
    Taktik amaçlı vuruşlar vuruş ortalamanı etkilemez ama kale alma yüzdeni düşürür. Open Subtitles ‏‏لا تؤثر على معدل ضرب الكرة، ‏ولكنها تخفض نسبة بلوغ القاعدة؟ ‏
    Kelimelerin kalbimizi nasıl etkilediğini, kelimelerin hayatımızda ne kadar önemli bir yeri olduğunu anladım. TED كيف ان الكلمات تؤثر في قلوبنا كيف تلعب الكلمات دورا مهما في الحياة
    Durum şu ki, yer çekimi arabalara etki ederken insanlara da ediyor. TED لكن بمثل ما تؤثر الجاذبية على العربات، فإنها تؤثر أيضًا على الركاب.
    Benimle ateşli ve mükemmel bir seks yapmak kararını etkileyebilir. Open Subtitles إقامة علاقة معي ستكون مثيرة وممتازة وقد تؤثر على حكمك
    Turistler için çalıyorlar ama beni bu kadar etkilemesine hep şaşıyorum. Open Subtitles من أجل السياح ولكن دائما ما يفاجئنى أنها تؤثر فى وتحركنى
    Ve her yıl onlardan on yılda bir milyar insanın hayatını olumlu bir şekilde etkileyecek bir şirket yada ürün yada hizmet başlatmalarını istiyoruz. TED وفي كل سنة نطلب منهم بدء شركة أو منتج أو خدمة والتي من الممكن أن تؤثر إيجاباً على حياة البلايين من الناس خلال عقد.
    Bu herkesi etkiliyor, çünkü bir milyar insanın cebinde bunlardan bir tane var. TED كما أنها تؤثر علينا جميعًا، لأن مليار شخص لديهم جهاز كهذا في جيوبهم.
    E-sigaralar sadece bağımlılık yapmakla kalmıyor, aynı zamanda vücudumuzdaki birçok organı da etkiliyor. TED لا تسبب السجائر الإلكترونية الإدمان فحسب وإنما تؤثر على باقي الأعضاء في الجسم.
    Bu sırlardan biri dünyada tek değer verdiğim iki insanı etkiliyor. Open Subtitles أحد هذه الأسرار تؤثر على أكثر شخصين أهتم لأمرهم في العالم
    Bu sırlardan biri dünyada tek değer verdiğim iki insanı etkiliyor. Open Subtitles أحد هذه الأسرار تؤثر على أكثر شخصين أهتم لأمرهم في العالم
    Bu fotonlar daha sonra tarayıcı duvarlarındaki bir dizi eşleştirilmiş radyasyon dedektörünü etkiler. TED تؤثر هذه الفوتونات على مجموعة من الكاشفات المشعّة المقترنة في جدران الماسح الضوئي.
    Her çocuğun besin konusunda eğitilme hakkı vardır; nereden gelir, vücutlarını nasıl etkiler. TED من حق كل طفل أن يعرف معلومات عن الأغذية: ما مصدرها وكيف تؤثر على جسمه.
    İlk cümlesi bu. Yani, biz aslında laboratuvarlarda yaşam oluşturursak bunun hayatımıza belki de hiç etkisi olmayacak. TED هذه عبارته الأولى. لذا إن قمنا واقعاً باختلاق حياةٍ في المختبر، فقد لا تؤثر في حياتنا على الأرجح.
    Hacker kesinlikle interneti etkileyen bir çok politik, sosyal ve ekonomik meselenin merkezindedir. TED يكون المخترق في وضع مركزى تماما للكثير من المسائل السياسية، الاجتماعية و الاقتصادية التي تؤثر على الانترنت.
    Sanatı tatlıya benzettiler: Puding tattığınızda şefin niyeti, tadı veya dokusundan zevk almanızı etkilemez. TED لقد قارنوا الفن بالحلوى: عندما تتذوق حلوى البودنغ، نوايا الشيف لا تؤثر على ما إذا كنت تستمتع بنكهتها أو قوامها.
    Genellikle biz bu bilgiyi aldığımızda, bunun kimleri etkilediğini veya bu bilginin nasıl bize ulaştırıldığını unutuyoruz. TED و غالباً، عندما تصلنا هذه المعلومات، فإننا ننسى من تؤثر عليهم أو كيف تصلنا تلك المعلومات.
    Bunu tarihimize şekil veren ırkçılık ve seksizmin tarihi aşamalarında görüyoruz ve hâlâ toplumumuza etki ediyor. TED في الأنماط التاريخية للعنصرية و التميز الجنساني التي شكلت تاريخنا و مازالت تؤثر على مجتمعنا اليوم.
    Ama biz bunları yapıyoruz, çünkü bunların önemli olduğuna inanıyoruz, birlikte yaptığımız eylemlerimiz ve seçimlerimiz başkalarını etkileyebilir ve kollektif bir şekilde tesir edebiliriz. TED لكننا نقوم بهذه الأشياء لأننا نؤمن بأن أعمالنا منطقية، وبأن خياراتنا قد تؤثر على أراء الآخرين وعلى نحو جماعي، ما التأثيرالذي يمكننا القيام به.
    Cinsel arzularımın iş konusunda beni etkilemesine izin vermem hiç. Open Subtitles لا أسمح أبداً بالرغبة الجنسيه أن تؤثر في قرار للعمل
    Bu tekniğin ne zaman ve nasıl çalışacağını etkileyecek çok fazla etmen var. TED ترون إن هناك العديد من العوامل تؤثر في متى وكيف ستعمل هذه التقنية
    Bu tarz sesler, uzaklaşma imkanı olmayan insanların sağlıklarına oldukça zarar vermektedir. TED وبالنسبة للأشخاص اللذين لايستطيعون التهرب من هكذا نوعية أصوات .. فإنها تؤثر بصورة مدمرة على صحتهم
    Bu teknoloji iki organı etkiledi beyin ve barsaklar, bunları etkiledi. TED ان هذه التكنولوجيا تؤثر على عضوين الدماغ والامعاء .. انهما يتأثران بصورة مباشرة
    Bu kesinlikle bir parçası olmak için öleceğin havalı bir olay. Kapattıktan sonra olacak, ...böylece işi de etkilemeyecek. Open Subtitles هذا بالضبط ما تريده وتتمنى أن تكون جزءاً منه سوف تبدأ بعدما نغلق لذا لن تؤثر على محصول اليوم
    Bence kızları etkilemek için bunlara ihtiyaç duymayı hissetmen çok üzücü. Open Subtitles أعتقد أن هذا محزن حقاً، أنك تشعر في الحاجة لكل تلك الأشياء لكي تؤثر على الفتايات
    Şimdi koşup başka birini etkilemeye çalış, olmaz mı? Open Subtitles و الآن اجري و حاول أن تؤثر بشخص آخر . هلا فعلت ذلك ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد