"تعلمته" - ترجمة من عربي إلى تركي

• öğrendiğim
• öğrendin
• öğrendiğin
• öğrendim
• öğrendiğini
• öğrendiklerimi
• öğrendiysem
• öğrendiklerini
• öğrettiği
• öğrenmiş
• bildiğim
• öğrendiğimi
• öğrendiklerin
• öğrendiklerim
• öğrendiklerimden

Bu mola verme fikri belkide kendi yolculuğumda öğrendiğim en büyük ders oldu.
استمتعوا بالهدوء بالتوقف انه الدرس الاكبر الذي تعلمته من رحلتي هذه مع المرض

Çok yararlı bir kurstu. Buldum. Bunu da mı kursta öğrendin?
كان درساَ نافعاَ هل تعلمته أيضاَ في رعاية الشباب ؟

Ve doula olarak çalışırken öğrendiğin tek bir şey varsa o da şudur ki birazcık koşulsuz destek gerçekten çok faydalı olabiliyor.
لكن إن كان هناك شئ واحد تعلمته من عملى كقابلة، أن القليل من الدعم غير المشروط يمكن أن يساعد كثيراً.

Wall Street'te geçirdiğim onlarca yılda bir şey öğrendim ki; gücünüzü arttırmanın yolu onu dağıtmaktır ve sesiniz de işin kalbindedir.
شيء واحد تعلمته بعد عقود في وول ستريت هو أن الطريقة لتنمية قدراتك هي بالتخلي عنها، وصوتك هو في صميم ذلك.

Kemiklerindeki etler yanmadan bana bu oyundan ne öğrendiğini söylemek ister misin?
هل تريد إخباري مالذي تعلمته من هذه اللعبة قبل أن يحرق لحمك من على عظمك

Astrofizik geçmişimi şehirciliğe uyguluyorum ve şehircilikte öğrendiklerimi astrofiziğe uyguluyorum.
أنا أسخر معرفتي بالفيزياء الفلكية لعلوم التخطيط الحضري وأستفيذ مما تعلمته من علوم التخطيط الجضري في الفيزياء الفلكية.

Eğer Carolyn'in ölümünden bir şey öğrendiysem o da hayatın kısa olduğudur.
ان كان هناك شيء تعلمته من وفاة كارولين هو أن الحياة قصيرة

Vader güçlüdür. Hatırla öğrendiklerini. Sana yardım edecektir.
قوى هو فيدر، تذكر ما تعلمته باستطاعته حمايتك

Ancak öğrendiğim bir şey var: sevgi, intihara meyilli birini, kendini yaralamasını engellemek için yeterli olsaydı, intiharlar çok nadir olurdu.
ولكن هناك شيء قد تعلمته: إذا كان الحب كافيًا لإيقاف شخص ما يفكر بالانتحار من إيذاء نفسه، الانتحار بالكاد سوف يحدث.

öğrendiğim en temel şeyin ise şu olduğunu düşünüyorum: Eğer yapabileceğini düşünüyorsan, yapacaksın.
الشيء الأساسي الذي تعلمته أنني إذا فكرت، وأنت إذا فكرت، فأنت تستطيع، وستفعلها.

Orduda öğrendiğim ilk şey, bir subayın adamlarını gözetmesi gerektiğiydi.
اول شيء تعلمته في الجيش هو ان الضابط يرعى رجاله

Rozenlar tarafından bilgilendirmende ne öğrendin?
ما الذي تعلمته من استخلاص المعلومات روزن ؟

Ee, şuana kadar kıyamet sonrası film maratonumuzdan ne öğrendin?
الآن حتى تعلمته مالذي إذاً المروعة؟ أفلامنا ماراثون من

Uzayda ne öğrendin bakalım?
أشعر بالإمتنان. ما الذي تعلمته هناك في الفضاء؟

Geçen 23 sene boyunca yüzme hakkında öğrendiğin herşeyi unutmalısın.
أي شئ قد تعلمته خلال ال 23 عاماً من السباحة، ينبغي أن تنساها.

İngiliz ordusundayken hız ve saldırı hakkında öğrendiğin herşeyi bir kenara koymalısın.
كل شئ تعلمته عندما كنت تخدم في الجيش الإنجليزي حول السرعة والعناد، ينبغي أن تضع ذلك جانباً

- Neden ben? Ben çok küçük yaşlardan itibaren onu öğrendim.
لقد تعلمته منذ أن كنت صغير فى السن، لن أقتلع عنه.

Bugün okulda neler öğrendiğini bana anlatmadın?
أليس عليك أن تخبرني ما تعلمته في المدرسة اليوم؟

Hala bu konuda öğrendiklerimi unutmaya çalışıyorum.
انا لا أزال أحاول أن أنسى ما تعلمته عن هذا الدرس.

Ne biliyorsam, şimdiye kadar ne öğrendiysem hepsi bu an içindi.
كل ما أعرفه , كل ما تعلمته كان ينتظر مثل هذه اللحظة

Ama bu yolculuğunda öğrendiklerini bize anlatmaya karar verdi.
لكنّها وافقت على إخبارنا جزء مما تعلمته فى رحلتها

Pen, 36 saatlik bebek bakıcılığının bana öğrettiği bir şey varsa o da çocukların, yetişkin gibi muamele görmekten hoşlandıklarıdır.
بيني ,اذا كان هناك شيء تعلمته من ال36 ساعه من مجالسة الاطفال فهو أن الاطفال يحبون ان نعاملهم كانهم بالغين

Önemli olan, her şeyi yapabileceğimi öğrenmiş olmam.
الشيء المهم الذي تعلمته ان بإمكاني عمل اي شيء اريده

Dedektiflikle ilgili bildiğim her şeyi televizyondan öğrendim.
كل شيء أعرفه عن عمل المحققين، تعلمته من التلفاز.

Bugün, size hayatımda bunu neden yapmak istediğimi ve neler öğrendiğimi anlatmak istiyorum.
واليوم أريد أن أخبركم لماذا قررت أن أفعل ذلك في حياتي ومالذي تعلمته

Bu öğrendiklerin hiçbir işe yaramaz! Bütün hepsi berbat!
كل شيء أنت تعلمته كان بلا فائدة.كل هذا بلا فائدة

Okulda öğrendiklerim de oldukça faydalı oldu.
والذي تعلمته في المدرسة في الواقع كان مفيدا للغاية

öğrendiklerimden biri şuydu: Bizim daha güvenli ve daha güçlü olmamızı sağladığı söylenen şeyler, bazen bunu sağlamaz.
والشيء الذي تعلمته هو، في بعض الأوقات، أن الأشياء التي قيل لنا أنها تبقينا أقوياء وآمنين لا تكون كذلك في الواقع.