ويكيبيديا

    "تيار" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • akıntı
        
    • akım
        
    • akıntısı
        
    • Elektrik
        
    • akıntıya
        
    • nehir
        
    • akımını
        
    • akışını
        
    • derenin
        
    • cereyan
        
    • akıntısının
        
    • akımına
        
    • akımları
        
    • akıntının
        
    • akıntısıyla
        
    Ama bir kadın için, her şey bir akıntı gibi devamlıdır. Open Subtitles مع النساء ، يمضى كل هذا سوياً مثل تيار الماء
    Ama bir kadın için, her şey bir akıntı gibi devamlıdır. Open Subtitles مع النساء ، يمضى كل هذا سوياً مثل تيار الماء
    Biliyoruz ki bizi küresel olarak bağlayan karanlık bir akım var. TED ونحن نعلم أن هناك تيار متخفي والذي يربطنا جميعاً حول العالم.
    Bu şeyden yüksek akım geçirmemize izin veren, sıvı metal, ergimiş tuz ve yüksek sıcaklık birleşimidir. TED إنها هذه التركيبة من المعدن السائل، و الملح الذائب و الحرارة العالية التي تمكننا من إرسال تيار عالي من خلال هذا الشيء.
    Sanki durmadan akan bir nefret akıntısı vardı, etrafımızda köpürüyor ve gitgide taşıyor. TED وكأنه كان هناك تيار الكراهية الثابت وهو يدور في كل مكان حولنا ويفيض بشكل متزايد.
    Fren koruyucusundan asbest, kurşunlu benzin tamirci tezgahı, bir de ayrıca anne bir jeneratörün ürettiği yüksek akımla Elektrik verildi. Open Subtitles حرير صخري من أجمة مبطنة غازولين مشبع بالرصاص مقعد ميكانيكي تعرف بالإضافة إلى أن الأم تم صعقها بالكهرباء باستخدام تيار
    Ama tehlikeli bir ters akıntı var ve geçen sene burada bir adam boğulmuştu. Open Subtitles هناك تيار خطير لقد غرق رجل هنا العام الماضى
    Ama tehlikeli bir ters akıntı var ve geçen sene burada bir adam boğulmuştu. Open Subtitles هناك تيار خطير لقد غرق رجل هنا العام الماضى
    Ve bir yılanın ruhuna sahip her akıntı bütün yılanların ruhları, büyük nehirde buluşacak ve her biri bir tane olmak, en büyüğü olmak bütün ruhların en büyüğü olmak için . kendi etrafında kıvrılacak. Open Subtitles .. و كل تيار له ثعبان روحها وجميع الثعابين روح لقاء في نهر كبير وتطور في مختلف أنحاء بعضها البعض
    Eğer çok fazla akım varsa, akıllı verici kendini kapatıyor, ve yangının başlamasını önlüyor. TED اذا مرّ تيار كهربائي كثيف، يطفئ المستجيب الذكي نفسه، ويمنع حدوث حريق آخر.
    Bu demek oluyor ki manyetik titreşim öyle bir Elektrik akımı oluşturuyor ki, bu akım beyindeki hatalı elektriksel aktiviteyle etkileşimde bulunuyor ve ona engel oluyor. TED هذا يعني أن النبضات المغناطيسية تولد تيار كهربائي يتداخل مع النشاط الكهربائي الخاطئ في الدماغ.
    Her bölme kendisinden öncekinden 10 kat daha fazla akım kaydediyor. Open Subtitles حيث كل مقياس يقوم بتسجيل شدة تيار كهربائي يعادل عشرة أضعاف المقياس الذي قبله
    Dip su akıntısı onları götürdü, beni de dertten kurtardı. Open Subtitles لقد حملهم تيار المد بعيدا و وفر على المتاعب
    Dip su akıntısı onları götürdü, beni de dertten kurtardı. Open Subtitles لقد حملهم تيار المد بعيدا و وفر على المتاعب
    Belki de etkisini arttırmak için içinden Elektrik akımı geçiriyordur. Open Subtitles ربما مررت من خلاله تيار كهربائي كي تزيد من فعاليته
    Gözyaşlarıyla dolu bir akıntıya karşı yüzdüğünü biliyorsun değil mi? Open Subtitles هل تعرف انك تسبح في تيار سريع من الدموع ، صحيح ؟
    Kampın hemen yanında nehir bulduk ve orada balıklar var. Open Subtitles بقرب المخيم لدينا تيار مائي سام حارس برودكلين
    Ve bu da bir İngiliz hava dağıtıcısı. Yumuşakça hareket edip odadaki hava akımını sağlıyor. TED وهذا شجر الصفصاف الإنجليزي الموزع للهواء. و هذا يحرك بنعومة تيار الهواء عبر الغرفة.
    Hücresel birleşme birkaç saat sürer ama bilinç akışını başlatabiliriz. Open Subtitles عملية ربط تأخذ خلايا عدة ساعات لكن كنا قادرين على إطلاق تيار الوعي.
    Bir şeylerin akarak gittiğini izleyebileceğim güzel bir derenin yanında bir ev. Open Subtitles مكان هادئ إلى جانب تيار جميل حيث أستطيع مشاهدة الأشياء تطفو
    Burada şaşılacak bir cereyan var. Eminim amcam zamanında böyle değildi. Open Subtitles هنالك تيار هوائي صادم أنا واثقة أنه لم يكن كذلك في أيام عمي
    East River'ın akıntısının merhametine kaldığını gösteren ölüm sonrası yaralanması da yok. Open Subtitles لا إصابات بعد الوفاة بما يتفق مع كائن تحت رحمة تيار النهر الشرقية.
    Kapının dışından düşersiniz, pervane arkasındaki hava akımına kapılırsınız. TED انت تقع الى خارج الطائرة ويتحكم بك تيار الهواء
    Dik uçurumların yarattığı yükselen hava akımları akbabaların iri gövdeleriyle havalanmalarını çok kolaylaştırıyor. Open Subtitles المنحدرات الصخرية الهائلة تخلق تيار هوائي صاعد, مثالية لرفع اجسام الكندور الضخمة الى الهواء.
    Patlamadan önce suya düştü vede akıntının tersine doğru. Open Subtitles وصلت الي الشاطي قبل الانفجار وعكس تيار النهر
    Bu buz kütlesi Labrador akıntısıyla aşağı sürükleniyor olmalı. Open Subtitles لابد أن تيار لابرادور يحمل الجليد معه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد