ويكيبيديا

    "ثقوب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • delik
        
    • deliği
        
    • deliklerini
        
    • piercing
        
    • delinmiş
        
    • delikli
        
    • izi
        
    • deliklerim
        
    • deliklerine
        
    • deliklerden
        
    • deliklerinden
        
    • oyuklar
        
    • deliğini
        
    • kurşun delikleri
        
    • kara
        
    Doku incelemesinde, bu yaraların delik değil yanık yaraları olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles دراسة الأنسجة في هذه الجروح يدل على أنها حروق و ليست ثقوب
    İstersen senin için bir kaç delik daha açabilirim. Open Subtitles أتعلم , إذا كنت تريد , يمكنني أن أحفر عدة ثقوب في هذا الشيء من أجلك
    Tüm kurbanlar kafataslarının arkasındaki bir delik yarasıyla ölmüşler. Open Subtitles مات الضحايا كلهم من ثقوب في مؤخرة جماجمهم
    Lanet olsun! Bu şeyin babamın lastik ayakkabılarından daha fazla deliği var. Open Subtitles اللعنة , هذا الشىء به ثقوب كثيرة اكثر من ممحاة ابى
    Bana o balinanın beyaz başını ve kuyruğundaki üç deliği ilk gösterecek olanınız, bu kadar altına sahip olacak. Open Subtitles أول شخص يعثر لي على حوت رأسه أبيض وثلاثة ثقوب في ذيله سيحظى بهذه القطعة الذهبية
    Şimdi, kabuğun deliklerini fıçıya doğru çevir ve tepesine bas. Open Subtitles الآن, وجه ثقوب الصدفة نحو البرميل واضغط على القمة
    Belki daha sonra bana nerelerine piercing yaptırdığını gösterebilirsin. Open Subtitles ربما فيما بعد يمكن أن تريني أين يوجد عندك ثقوب أيضاً
    Onu alçı pan üzerinde belirli delik noktalarını açmak için kullanıyorum. Open Subtitles واستخدم هذه الأداة لعمل ثقوب مبدئية في هذه الحوائط.
    Vücutlarının üzerinde tuhaf delik işaretleri var mıydı? Open Subtitles هل كانت هناك أيّـة ثقوب غريبة علي أجسادهم؟
    Ataçlar ve kalemlerle kara delik yapıyorum. Open Subtitles لقد حصلت عليها صنع ثقوب سوداء مصغرة مع مشابك الورق والسخام.
    Sadece birkaç kural. Duvarlara delik açılmayacak. Open Subtitles فقط القليل من القواعد لا ثقوب في الحوائط
    Şiddet belirtisi yok. Şişlik, yumru, kesik ya da delik yok. Aşırı dozda uyuşturucu? Open Subtitles لا يوجد آثار للعنف، ولا للكدمات، ضربات، طعنات أو ثقوب.
    Yada yüzünde normalden fazla delik varsa. Open Subtitles ثقوب اصطناعيـه في راسه أكثر من الثقوب الحقيقيه ؟
    Hemen gelmezse üstüne hava deliği açacağım. Bakar mısınız? Open Subtitles إن لم تعد قريباً سأضطر لعمل ثقوب للهواء بالهدية
    Çok kan görüyorum ama kurşun deliği yok. Open Subtitles أرى الكثير من الدماء، لكن بدون ثقوب للرصاص
    Mermi deliği, bıçak yarası, ya da darp izi yok. Open Subtitles لا توجد ثقوب للرصاص ، علامات لطعنات أو خنق
    Arabanın lastiklerindeki kurşun deliklerini nasıl ispatlayabilirsin ve nasıl kamyonun gövdesindeki darbeleri açıklayabilirsin. Open Subtitles و كيف تفسر ثقوب الرصاصات التي إخترقت الإطارات و كيف تفسر الأضرار التي أصابت السياره
    piercing yaptırır, hastalık kapar ve annelerine amcık falan derler. Open Subtitles عندما يحصلو على ثقوب الجسم و الأمراض المعدية وينعتون امهم بـ كيس الحقارة
    Kulağı üç kez delinmiş ve pırıltılı ojesi var. Open Subtitles يوجد ثلاث ثقوب للاقراط بأذنها ويوجد طلاء أظافر لامع
    Harmanlanan malzemeyi ekstruder'e gönderir ve orada eriterek spagetti benzeri plastik çubuklar oluşturmak için küçük delikli kalıplardan geçiririz. TED ونقوم بدفع هذه المواد إلى البثوق حيث نقوم بإذابتها ندفعها من خلال ثقوب صغيرة صانعين بذلك خيوط بلاستيك تشبة السباغيتي
    Boğazında 3 tane ısırık izi var 3 mü? Open Subtitles هناك ثلاثة ثقوب صغيرة جدا موجودةفى رقبتها ثلاثة
    Tamam, poponda 2 tane kurşun yarası olduğunu biliyorum ama onlara "kıç deliklerim" demeyi kesmelisin. Open Subtitles حسناً، أعلم أنَّ لديك جرحان برصاص في مؤخرتك "لكن عليكَ الكف ودعوتهم "ثقوب المؤخرة
    Buradaki yerimi kurşun deliklerine, bıçak yaralarına, lazer yanıklarına maruz kalarak kazandım. Open Subtitles لقد اكتسبت ورقة العبور التعامل مع ثقوب الرصاص و جروح السكاكين و الحروق الليزرية
    Daha önce sahip olduğunuzu bilmediğiniz deliklerden boklu kan sıçmaya başlayacaksınız. Open Subtitles ستتغطون دماً من ثقوب لم تعرفوا أنها موجودة
    İkinizin çok yakınlaştığınızı sanıyordum. Sanırım, anahtar deliklerinden gözetliyordun. Open Subtitles كنت أعتقد إنكما كنتما متقاربين أظنك كنت تنظر عبر ثقوب المفاتيح
    Bu yeni hücreler, iliğin içindeki küçük kılcal damarlardaki oyuklar yoluyla kan dolaşımına girerler. TED تدخل هذه الخلايا الجديدة مجرى الدَّم عبر ثقوب في الشعيرات الدموية في النخاع.
    Ama geçit kayıtları başka bir solucan deliğini gösterirdi. Open Subtitles ربما , لكن سجلات البوابة لم تشر إلى ثقوب دودية أخرى
    Ön cama kurşun delikleri açtı. Open Subtitles اطلق لاري الرصاص على المركبة واحدث بها ثقوب
    Bu bahar -- Long Island Brookhaven'da bir çarpıştırıcı var -- bu bahar, kara delikler oluşturacak bir deney yapılacak. TED وفي هذا الربيع ، هناك مصادم "Brookhaven" في لونغ أيلاند -- هذا الربيع سيكون لديهم تجربة حيث تنتج ثقوب سوداء.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد