ويكيبيديا

    "جلّ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Tek
        
    • geleni
        
    • Elimizden
        
    • istediğim
        
    • istediği
        
    Benim Tek söylemeye çalıştığım, en azından bir komite oluşturmalıyız! Open Subtitles جلّ ما أقوله أننا يجب أن نشكل لجنة على الأقل.
    Tek istediğim, şırıldayan huzur dolu bir çeşmenin yanında sabah espressomu yudumlamak. Open Subtitles جلّ ما أردتُه هو ارتشاف قهوة الصباح بالقرب من نافورة مياه هادئة
    Tek bildiğim, sen kendini bulmaya çalışırken içine dönmeye çalışırken ben burada aileni bir arada tutmak için kıçımı yırttım. Open Subtitles جلّ ما أعرفه أنّني كنت أعمل من أجل الإبقاء على إلتحام عائلتك، بينما أنت كنت تبحثين عن نفسك بالسعي للرؤية.
    Tek yapmamız gerekenin onlardan daha çok para harcamak olduğu ortaya çıktı. Open Subtitles إتّضح أنّ جلّ ما علينا القيام به هو أن نصرف عليهم أكثر.
    Tüm avluyu aradılar ancak Tek buldukları çitteki bir delikti. Open Subtitles لقد فتشوا الفناء، جلّ ما وجدوه كاناً ثقب في جدار.
    Zamanının çoğunu kötü insanların düşüncelerini okumaya harcadığın, ...kusurlarını ve zaaflarını görmeye çalıştığın zaman görebileceğin Tek şey bu olur. Open Subtitles عندما تقضي مُعظم وقتك في التعمّق في داخل عقول أناس سيئيين، تبحث عن عيوبهم وضعفهم، فعندها يكون جلّ ما تراه.
    Tek istediğimiz her şeyi açıklığa kavuşturana kadar bize mühlet vermeniz. Open Subtitles جلّ ما نطلبه هُو التأجيل حتى نعمل على تصفية كلّ هذا.
    Tek yaptığım onu gerçek lav kullanmaması için ikna etmekti. Open Subtitles كفاكِ، جلّ ما فعلته كان إقناعه بعدم استخدام حمم حقيقيّة
    Tek istediğimiz güvende hissedebileceğimiz ve kendimiz gibi olabileceğimiz bir yer bulmaktı. Open Subtitles جلّ ما كنا نريده مكان نشعر فيه بالأمان ونكون على ما هيتنا
    Tek istediğim gitmek zaten. Tek istediğim bu berbat, kaçık kasabadan gitmek! Open Subtitles جلّ ما أريد فعله هو الرحيل، الرحيل من هذه البلدة العفنة، المجنونة.
    Tek ihtiyacımız olan son anları. Katilin yüzüne görmeye çalış. Open Subtitles جلّ ما نحتاج هي لحظاته الأخيرة، فتّش عن وجه القاتل.
    Tek söyleyebileceğim, ikimiz için de bol şans. Open Subtitles جلّ ما يُمكنني قوله، حظًا طيّبًا لكلانا.
    Zaman geçtikçe, hatırlayabildiği Tek şey, derinlerde bir yerlerde eksik bir şeyin olduğuydu. Open Subtitles وبعد فترة جلّ مايستطيع تذكره أنَّ في الأعماق هناك شيء مفقود
    Çocuklar, sınıfta Tek yaptığım oturmak ve bir şeyler karalamaktı. Open Subtitles يا أطفال، جلّ ما فعلته أنّي جلست بالصف وعبثت بالرسومات...
    Tek yaptığım, çöpü kutuya atmaktı. Open Subtitles جلّ ما فعلته، هو مجرد رمي نفاية في سلّة المهملات
    Senin Tek yaptığınsa, bütün gün uyumak. Tabii, ben hiçbir şey yapmıyorum. Open Subtitles على الأقل أنا أعمل، وأنت جلّ ما تقوم به هو النّوم طوال اليوم.
    Tek bildiğimiz, şu anda cennetteler. Oltalarını bir buluttan aşağı sarkıtıp uçak yakalıyorlar. Open Subtitles جلّ ما نعرفه أنهم في السماء الآن، ويدلون سنارتهم من فوق سحابة ويصطادون الطائرات
    Tek isteğimiz para. Söylediklerimi anladınız değil mi? Open Subtitles جلّ ما نريده هو المال، بوسعكم فهم ذلك، صحيح؟
    Onlara devlet memurlarının bu cinayeti çözmek için ellerinden geleni yaptıklarını söyleyebilir miyim? Open Subtitles هل أستطيع إخبارهم أن جميع موظفي الخدمة المدنية يفعلون جلّ ما يستطيعون لحل هذه الجريمة؟
    Elimizden geldiğince para toplamaya çalıştık ama hala bir milyon eksiğimiz var. Open Subtitles لقد جمّعنا جلّ ما بإمكاننا، وما زلنا ننقص مليوناً.
    Tek istediği fark edilmekmiş. Tam da o anda kurutucunun sıcaklığını teninde hissetmiş. Open Subtitles وأنّ جلّ ما كان يرغب به هو أن يُلاحظ عندها شعر بحرارة المجفف على جلده

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد