ويكيبيديا

    "جميلاً" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • güzel
        
    • iyi
        
    • güzeldi
        
    • hoş
        
    • harika
        
    • tatlı
        
    • sevimli
        
    • yakışıklı
        
    • güzelmiş
        
    • şirin
        
    • tatlıydı
        
    • mükemmel
        
    İsviçre çok güzel bir yer olmalı, sizce de öyle değil mi? Open Subtitles يجب أن تكون سويسرا مكاناً جميلاً جداً ، ألا تعتقدين ذلك ؟
    Ona güzel, romantik, seni tüm kalbimle seviyorum nişan yüzüğü almalısın. Open Subtitles اشتر لها خاتماً جميلاً وشاعريّاً ويعبّر عن حبّك العميق لها فحسب
    Alışveriş merkezine gittik... Alper çok güzel bir takım aldık annene. Open Subtitles ذهبنا الى مركز التسوق واشترينا يا ألبر طقماً جميلاً جداً لوالدتك
    Eğer giyecek iyi bir şey bulamazsam ben de gitmem! Open Subtitles أنا لا أستطيع أن أجد شيئاً جميلاً , لن أذهب
    Çok güzeldi. Orta halli bir çift için fena bir hayat değildi. Open Subtitles .. كان جميلاً لم تكن حياة سيئة بالنسبة لثنائي من الطبقة المتوسطة
    Kadınları görünüş olarak hiç hoş olmadıkları için bu eylemi aklım almadı. Open Subtitles الأمر الذى لم يكن مبرراً لى لأن النسوة لم يكن مظهرهن جميلاً
    Ve hava durumunda gördüğümüz güneşli havalarla birlikte harika bir hafta bizi bekliyor. Open Subtitles ومع كل شروق الشمس ذلك في التنبؤات الجوية، يبدو أنه سيكون أسبوعاً جميلاً.
    Aman ne büyük olay! güzel bir sesim olsaydı bende öyle söyleyebilirdim. Open Subtitles وإن يكن، أستطيع أن أغنّي هكذا أيضاً إن كنت أملك صوت جميلاً
    - Çok güzel görünüyorsunuz. - Hapishanede de böyle diyecekler. Open Subtitles ـ تبدو جميلاً جداً ـ هذا ما سيقولوه في السجن
    Bu güzel kıyafetine uygun, güzel bir saçın olmalı bence. Open Subtitles يجب ان يكون جميلاً لكي يتناسب مع ذلك الزي الجميل
    Çıkmaz sokağın sonunda güzel bir ev alıp çekirdek ailelerini oluşturmuşlar. Open Subtitles لذلك اشتريا منزلاً جميلاً في آخر الطريق المسدود وأسسا أسرتهما الأولية.
    Ta ki gözümü alamayacağım kadar güzel bir şey görene kadar. Open Subtitles حتى رأيت شيئاُ جميلاً جداً بحيث لم استطع التوقف عن التحديق
    güzel bir otel kuralım ve hala hayatta olan anneni onurlandıralım. Open Subtitles دعنا نبني فندقاً جميلاً وسوف نقوم بتشريف أمك التي مازالت حية
    güzel olduğunu söyledin ve fişini mahvettiğim için de iade edemeyeceğim şimdi. Open Subtitles لقد أخبرتني أنه يبدو جميلاً والآن لقد أفسدت الفاتورة ولا يمكنني إرجاعه
    "Doğayı sevmek ve korumak" demen kulağa iyi geliyor olabilir, ...ama aslında, Nano Ülkesi'ndeki herkes sadece iyi gibi görünüyor. Open Subtitles . قول إنك تحب الطبيعة و تهتم بها قد يبدو جميلاً . لكن الحقيقة, إن الجميع في بالد النانو يتألمون
    - Evet ama eşinin masamızda olması müvekkillerimiz nezdinde iyi gözükür. Open Subtitles ولا أعتقد أننا سندعو مساعدين نعم ولكن سيبدو جميلاً أمام العملاء
    Ay o kadar güzeldi ki kendimi Tanrı'ya daha yakın hissettim. Open Subtitles فلقد كان القمر جميلاً بتلك الليلة مما جعلني قريب من الرب
    Hatun o kadar güzeldi ki, ikisini yataktan resmen zorla çıkardım. Open Subtitles لقد كان يوماً جميلاً ووجب عليّ عملياً اجرٌّ الاثنان من الفراش
    Eğer bu ev bizim olsaydı, onu çok hoş yapardık. Open Subtitles اذا كنا نملك هذا المنزل لكنا جعلناه يبدو جميلاً للغايه
    Olayın asıl amacını, yani hoş ve etkileyici şeyler yazma konusunu anlamadın sanırım. Open Subtitles أظنُّ أنّكِ لم تفهمي غرضَ هذا العمل وهو أن أكتبَ كلاماً جميلاً ومؤثراً
    Baldrick, senin sakalın var. Kendine güzel bir kadın giysisi bul. harika Lordum! Open Subtitles بولدريك، لديك لحية فارتدي فستاناً جميلاً
    Kim inanmaz ki? Böyle tatlı ve dürüst bir yüze... Open Subtitles من هو الذي لن يصدق وجهاً جميلاً و صادقاً ؟
    Neye benzediğini görüyorsunuz, pek sevimli değil. TED هل ترون كيف يبدو هذا، ليس جميلاً جميلاً.
    İlk gördüğümde, çok tatlı, yakışıklı bir çocuktu. Open Subtitles عندما إلتقيته أول مرة كان فتى جميلاً ساحراً
    Tablonun işçiliği o kadar güzelmiş ki üzerinde yarattığı etkiye dayanamamış. Open Subtitles العمل الفني كان جميلاً جداً ومثيراً للمشاعر ،لم يتحمل أثرها عليه
    Şimdi güzelce yazarsan, babacık sana şirin bir at verecek. Open Subtitles إذا كتبت جيداً الآن، سيعطيك بابا حصاناً جميلاً
    Çok tatlıydı ve başıma gelen en romantik şeydi. Open Subtitles حسناً، لقد كان جميلاً جداً, وكان كالشيء الأكثر رومانسية أبداً.
    Mahremiyetime yeniden kavuşmak mükemmel olacak. Sevinçten ağlayabilirim! Open Subtitles كم سيكون جميلاً أن أحظى بالخصوصية مجدداً، قد أبكي من السعادة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد