"حانت" - ترجمة من عربي إلى تركي

• gelmişti
• zamanı
• geldiğinde
• varken
• geldi çattı
• anı
• sonunda
• vakti geldi
• İşte geliyor

Nihayet, aylardır beklediğim an gelmişti.
حانت أخيراً اللحظة التي كنتُ أعمل لأجلها طوال تلك الأشهر

Hak edip etmemekle bir alakası yok. zamanı gelmişti, o kadar.
الإستحقاق لا علاقة له بهذا لقد حانت ساعته ، هذا ما في الأمر

zamanı geldiği yıl kadınlar için ne yaptın?
ما الذي فعلتِه للنساء عندما حانت السنة؟

Sanırım sokaklarda kan akmasının zamanı.
أظنّ أنّه قد حانت ساعة جريان الدم بالشوارع

O an geldiğinde hepimiz dikkatlice üzerimize düşen rolleri oynadık.
وحين حانت اللحظة, كلّنا لعبنا أدوارنا باهتمام عظيم.

Guadalupe'da fιrsatιm varken öldürmeliymişim onu.
كان يجب علي قتله عندما حانت لي الفرصة بذلك في جوادلوب

Evet, beklediğimiz an nihayet geldi, çattı.
اللحظة التى كنا نتظرها قد حانت

Pekala millet. Gecenin o anı geldi.
حسناً , يا جماعة حانت أهم لحظة لهذه الليلة

Şimdi dua etmeye başlayabilirsin, senin sonunda geldi...
ابدأ بغناء النشيد الوطني الهندي لقد حانت نهايته

Tanrının ateşi eski dünyayı yakıyor. Her şeyin yok olma vakti geldi.
نيران الرب تدمر العالم القديم حانت الساعة كى يموت الجميع

İşte geliyor.
ها قد حانت المواجهة

İki hafta daha hastanede kaldıktan sonra eve dönüş vakti gelmişti.
كنت أنتظر منذ زمن بعد قضاء أسبوعين في المشفى قد حانت رحلة عودته إلى الديار..

Aylar süren planlamadan sonra müsabakanın arifesi gelmişti.
بعد اشهر من التخطيط , حانت عشية يوم مباريات الامبراطور

Tüm o bekleyiş, eğitim ve hazırlıktan sonra artık vakit gelmişti.
بعد كل هذا الأنتظار والتدريب ... بعد كل هذه المشقه حانت ساعة الخلاص ...

Ve şimdi, ikinci kez kılık değiştirme zamanı gelmişti.
والآن لحظة التنكر الثاني قد حانت

Hepimiz birçok hata yaptık ama şimdi zamanı geldi.
لقد أخطأنا كثيراً, و لكن لحظتنا قد حانت الآن

Hepimiz bir çok hata yaptık. Ama şimdi zamanı geldi.
لقد أخطأنا كثيراً، ولكن لحظتنا قد حانت الآن

Ve doğru zaman geldiğinde bak bakalım elleyebiliyor musun.
و إذا شعرت أن اللحظة حانت انظر إن كان بوسعك أن تسترق لمسة

Tek sorun, o büyük an geldiğinde o kadar da büyük değildi.
المشكلة الوحيدة هي عندما حانت اللحظةالمهمّة.. لم تكن مهمّة جداً

Fırsatın varken Jason'u öldürmeliydin.
كان يجب عليك قتل جيسون عندما حانت لك الفرصة

Baykuş yavrularının ilk uçuş anı geldi, çattı.
حانت اللحظة الأولى لطيرانهم.

Hep emin oldum, fakat şu anda... ölüm anı gelirken, kendimi kurtarmağa çalışmayacağım, fakat ruhumu tevazuyla Tanrı'ya sunup, merhamet dileyeceğim.
كنت دائما واثقا من نفسى, ولكنى الآن عندما حانت اللحظة لن احاول ان انقذ نفسى

Dostum, bu kadar plan üzerine sonunda bu akşam burada olduğuma inanamıyorum.
لا أصدق أنه بعد كل التخطيطات حانت الليلة أخيرا

İnandırmaya çalışmıyorum. İnsan kaynakları ile görüşme vakti geldi..
وأنا لا أفعل ذلك حانت مقابلتنا مع الموارد البشريّة

İşte geliyor - Homer Simpson'ın ya 'Tam Skor' ya da acınacak bir 290-bir şey yapmasını sağlayacak top.
حانت اللحظة ، الضربة التي ستحدد ما إن كانت مباراة (هومر) مثالية