"Belki bugün gelir hayatım da gerçek anlamda başlar" dedim kendime. | Open Subtitles | لكنى قد قلت لنفسى ربما ستأتى اليوم و ستبدأ حياتى حقاً |
Tüm hayatım boyunca benim dostumdun. Bu işi bana sen ayarladın. | Open Subtitles | لقد كنت صديقاً لى طوال حياتى لقد عرضت على هذا العمل |
Şimdi yaptığım sizin, benim hayatımı yaşama tarzımla ilgili beklentilerinizi karşılamak. | TED | ماذا أفعل الان أرضى توقعاتك عن كيف يمكن أن أعيش حياتى. |
Sana bakmadığım bir anda, benden çaldığın hayatımı korumak için bunu yapıyorum. | Open Subtitles | سأفعل هذا لأنقذ حياتى التى كنت ستسلبها منى عندما تسنح لك الفرصة |
Şu sefil hayatımda hiçbir zaman... En az 200 milyon. | Open Subtitles | لم أرى شيئاً كهذا فى حياتى أكثر من 200 مليون |
Cehennem Evi'ni şimdi terk edersem hayatımın hiçbir anlamı kalmaz. | Open Subtitles | إذا غادرت منزل الجحيم الأن حياتى كلها سوف تصبح فشل |
hayatım boyunca, hiç böyle üzgün bakışlı kurt boklarını bir arada görmemiştim. | Open Subtitles | أتبع هذا الضابط لم أرى فى حياتى مثل هذه المجموعة مؤسفة المنظر |
Sanırım hayatım boyunca resim çektim, fotoğraf makinem olmadan çok önce bile. | Open Subtitles | أعتقد أننى كنت ألتقط الصور طوال حياتى قبل ان أمتلك كاميرا بزمان |
hayatım boyunca seni gözümde uzun bir arabanın ön koltuğunda oturup, | Open Subtitles | طوال حياتى وأنا أتصورك تجلس في المقعد الأمامي للعديد من السيارات |
Bir türlü hayranlarım olduğuna inanamıyorum. hayatım boyunca bunu beklemiştim. | Open Subtitles | لا اصدق ان لدى جمهور لقد تمنيت هذا طوال حياتى. |
Onu görmek için her şeyi verirdim. Kalbimi, hayatımı. Ama burada değil. | Open Subtitles | أقدم أى شئ , قلبى حياتى لكى أراه , لكن ليس هنا |
Çünkü yabancılarla dolu bir masada özel hayatımı paylaşmak istemedim. | Open Subtitles | لأننى لم أولع بمناقشة حياتى الخاصة على مائدة مُمتلئة بالغُرباء |
Sevgili Jack, eğer hayatımı yeniden yaşama şansım olsaydı normal bir kız olup, normal bir hayatım olmasını isterdim. | Open Subtitles | عزيزى جاك ،اذا استطعت ان اعيش حياتى من اول و جديد لأردت ان اكون فتاه عاديه تحظى بحياه طبيعيه |
Hayır. Kendi hayatımı yaşamamı istediğini söyledin. Kendi başıma, özgürce. | Open Subtitles | لا ,لقد قلتى لأنكى تريدينى أنا أحى حياتى بمفردى, وأكونمستقلة. |
Şüphesiz ki hayatımda hiç karşılaşmadığım en karmaşık ve en cesur banka soygunu girişimlerinden birini ortaya çıkarıp engellediniz. | Open Subtitles | لاشك انك اكتشفت ودافعت بطريقة رائعة عن واحدة من اكبر واخطر سرقات البنوك التى عاينتها فى خلال مسار حياتى. |
hayatımda büyük değişiklik yaptın ve bir amacım olmasını sağladın. | Open Subtitles | لقد صنعت فارقاً فى حياتى, لقد منحتنى شيئاً أكافح لأجله. |
hayatımda değer verdiğim yegane insanlar olan üç arkadaşımla benim öyküm. | Open Subtitles | هذه هى قصتى والتى عبارة عن ثلاثة أصدقاء حقيقيين فى حياتى |
Herkesi götürebilmeyi arzuladığımı hatırlıyorum. İşte o, hayatımın en mutlu günüydü. | Open Subtitles | و تمنينا أن يأتوا معنا أنه كان أسعد يوم فى حياتى |
hayatımın her bir anını ya burada ya da anneme bakarak geçiriyorum.. | Open Subtitles | انا اقضى كل دقيقه في حياتى اما هنا او ان اعتنى بامي |
Geceyi takip eden bu günle, hayatıma, yeni bir hayatla başlayayım; | Open Subtitles | , كما يتبع الليل النهار . دعني أبدأ حياتى من جديد |
Orada başka insanların ızdıraplarına şahit oldum bazı yoğun ve duygusal hikayelere şahit oldum ve bazı zamanlarda kendi hayatımdan endişelendim. | TED | وواجهت هنالك معاناة الأخرين عن قرب، غمست نفسى فى قصص عاطفية و مكثفة، وفى بعض الأحيان شعرت بخوف شديد على حياتى. |
Ayrıldık. Olduğum şeyden haz duyduğum hayatımdaki tek andı bu. | Open Subtitles | نحن منفصلان ، المرة الوحيدة فى حياتى عندما شعرت تقريباً |
Bu hayat tanımlayan soruyu işte o an kendime sordum: Eğer hayatım bir kitap olsaydı ve yazarı ben olsaydım, hikayemin nasıl devam etmesini isterdim? | TED | فى تلك اللحظة طرحت على نفسي السؤال الذي حدد مجرى حياتي لو كانت حياتى كتاب وكنت أنا الكاتبة فكيف أريد لقصتي أن تكتمل؟ |
Şimdiye kadar gördüğüm ve duyduğum kadarıyla en çok acıya maruz kalan insan. | Open Subtitles | لقد مر بتجربه من الألم والعذاب أكثر من أى شخص قابلته فى حياتى |
Kusura bakma ama, ömrüm boyunca sırtımda bu yükle yaşayamam. | Open Subtitles | أنا حقاً ، آســف لا أستطيع أن اكمل حياتى هارباً |
yaşamım boyunca bütün bunlara tanıklık ettiğimi düşünmüştüm. | Open Subtitles | لقد اعتقد طوال حياتى أننى شاهد على كل شئ و لقد فعلت |
Bana borcun falan yok. hayatta kimseye muhtaç olmadım. | Open Subtitles | أنك لا تدين لى بأى شىء لم أحتاج لأحد طوال أيام حياتى |
- onsuz hayatı düşünemiyorum. - Öyle mi? | Open Subtitles | انا لا استطيع اتخيل حياتى بدونه لا تستطيعي ؟ |
Bana bak. Tüm yaşamımı bu basit restoranda mı geçireceğimi sanıyorsun? | Open Subtitles | أنظر إلى أتظن أننى سأقضى بقية حياتى فى هذا البيت الرخيص؟ |
hayatımda ilk defa babamın beni ne kadar çok sevdiğini gördüm. | Open Subtitles | و لأول مرة فى حياتى, أرى ما قدر حب والدى لى |