ويكيبيديا

    "ذنبه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • onun suçu
        
    • suçlu
        
    • suçundan
        
    • Onun hatası
        
    • Suçunu
        
    • Onun yüzünden
        
    • suçluydum
        
    Kafasının öyle olması onun suçu değil. Open Subtitles لا تسخر من هنري ليس ذنبه أن رأسه بهذا الشكل
    Saltanatında hâkimiyet kuramadığı hainler varsa onun suçu ne? Open Subtitles فالذنبُ ليس ذنبه أنّ يكون هناك عناصر خطرة ضمن محكمته، فذلك يصعب التحكم به
    Onun hakkında sana ne söylediğimi biliyorum, ama tekrar başlamam onun suçu değil. Open Subtitles اعرف ما ستقولين أخبرتك بشأنه ولكن ليس ذنبه انني أتعاطى مجددا
    Arrow'un bu şehir için yaptığı iyi şeyler olsa da suçlu olduğuna dair kanıtları görmezden gelmek de bir o kadar zor. Open Subtitles في حين أنه من الصعب تجاهل كل ما قدمه حسن السهم للمدينة، من الصعب على قدم المساواة لتجاهل الأدلة من ذنبه واضح.
    Ve sen onu suçundan dolayı bir bulaşık bezi gibi kullandın, yaptığın her pisliği ona temizlettin. Open Subtitles وبسبب ذنبه, فقد استغلّتيه كممسحة لك ليُنظف كل الفوضى التى قمتى بها
    Onu rahat bırak! Durdurulamaz bir ölüm makinası olması Onun hatası değil. Open Subtitles دعه وشأنه، ليس ذنبه كونه آلة قتل لا تتوقف.
    Suçunu ortaya çıkarmaya sandığımdan daha yakınım. Open Subtitles أنا أقترب أكثر مما كنت اعتقد من إثبات ذنبه
    Annem Onun yüzünden öldü. Open Subtitles وفاة أمي كانت ذنبه
    Fena çuvalladığını biliyor. Ama bana inanmalısın, hepsi onun suçu değildi. Open Subtitles هو يعرف أنه أخفق بشدة و لكن يجب أن تصدقيني لم يكن ذنبه
    Hata yaptı, viraja çok hızlı girdi. onun suçu. Open Subtitles لقد أخطأ، إذ دخل إلى الركن بسرعة زائدة، وهذا ذنبه.
    Ama yangında ortağının ölmesi onun suçu değildi, değil mi? Open Subtitles . ولكن الحريق , انه شريكه . لم يكن ذنبه , اليس كذالك ؟
    Ama yine de onun suçu değil. Open Subtitles وإنّ الذنب لا يزال ليس ذنبه أيضاً أليس كذلك؟
    - Bunun onun suçu olmadığını bildiğinden emin olmalısın. Open Subtitles عليكِ فقط التأكّد أنّه يعلم أنّ ذلك ليس ذنبه.
    onun suçu değil ki. Karanlık Olan olmayı o istemedi. Open Subtitles هذا ليس ذنبه فهو لمْ يرغب أنْ يصبح قاتماً
    onun suçu değildi. O aslında çok tatlı bir köpek, değil mi? Open Subtitles حسناً، ليس ذنبه إنّه كلب لطيف جداً.
    Haklısın. onun suçu çünkü aptal. Open Subtitles أنتَ محقّ إنّه ذنبه لأنّه أحمق
    İnsanlar değişir. onun suçu değil, aramızda 12 yaş var. Open Subtitles -الناس تتغير، ليس ذنبه أن بيننا فارق 12 عامًا
    - ...bize bulaşmaya çalıştı yine. - onun suçu değildi. Open Subtitles حاولوا التعـدى علينــا مـره أخـرى - ان ذلك ليس ذنبه -
    Eğer bu tabyada senden daha suçlu birini bulursan,.. Open Subtitles إذا وجدت شخصاً ذنبه أكبر من ذنبك في الأشغال الشاقة
    - O suçlu değildi. Çıplak kadın da değildi. Open Subtitles أبي، إنه ليس ذنبه أو ليس ذنب تلك السيدة العارية.
    Bu çocuğu görevinizi yapmanın huzuruna kavuşmak için mi cinayet suçundan yakaladınız? Open Subtitles ثم تغسل يديك من ذنبه و تقول انك أديت واجبك؟
    Duydunuz mu? Ayıyı çomakla rahatsız et, ısırınca da Onun hatası olsun. Open Subtitles تقرصون الدب جميعاَ ويكون ذنبه حينما يهتاج
    Suçunu ört bas etmek için uydurdu. Open Subtitles إختلق القصة لتغطية ذنبه الخاص به
    Onun yüzünden oldu! Onun yüzünden oldu! Open Subtitles هذا ذنبه، هذا ذنبه هو!
    Bu dünyada bir yerim olmadığı için suçluydum evet... Open Subtitles ذنبه هو العيش في عالم لم يكن به مكان لي.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد