"زاد" - ترجمة من عربي إلى تركي

• o kadar
• arttı
• daha çok
• daha da
• kadar çok
• aşırı
• daha fazla
• Zed
• büyük
• büyüdü
• artmış
• aldım

Hepsi öyle. Ne kadar çılgın olurlarsa, o kadar seviliyorlar.
إنه غير سليم، كلما زاد جنونهم كلما أحبهم الجمهور أكثر

Ve maalesef bu materyalleri kullanma hızımız süratle, katlanarak arttı.
وبالرغم من هذا، زادت سرعة استعمالنا لهذه المواد زاد بشكل كبير، أضعاف مضاعفة.

Çalışma grubuna daha çok kişi geldikçe daha iyi şeyler pişirdim.
و كلما زاد عدد الحاضرين لجلسات المذاكرة كلما أحضرت وجبات أكثر

Aşkları ateşi daha da körükledi. Ve o bahar pekçok başka rakun gibi Shoukichi ve Okiyo'nun da dört yavru rakunları oldu.
ان حبهم قد زاد فقط تأجج النار و مثل الكثير من الراكون بالربيع اربع من الراكون الصغار تم ولادتهم لشوكيجي و اوكيو

Ne kadar çok beklersek, o kadar çok adam toplayacaklar.
كلما بقينا هنا , كلما زاد عدد الرجال الموجودين بالخارج.

Geçidin güç kaynağının en son aşırı yüklendiği zaman ne olduğunu hatırlayın.
هل تذكر ماذا حدث آخر مره عندما زاد التحميل على مولد الطاقه للبوابة ؟

Bundan daha fazla kalacak olursan yeniden yanlış şeyi söyleme riskine girmiş olursun.
أعتقد أنه لو زاد الوقت عن هذا سوف تخاطر بتطور الموضوع مره أخرى

Zed, bu bir N-com 786 ilk akıllı ışık bisikleti.
(زاد) إنها الـ: (نـ-كوم 786) أول جيل من الدراجات ضوئية

Yaş olarak, büyük ihtimalle ... ... kanser, alzheimer hastalığı, kalp hastalıkları gibi ... ... çeşitli hastalıklar geçirebilir.
كلما تقدمت بالعمر كلما زاد احتمال ان تُصاب بأمراض السرطان,او الزهايمر, أمراض القلب,وجميع أنواع الامراض

Çünkü saat o kadar yavaştır ki, Çok az ilerlemiştir,
لأن ساعته كانت بطيئة للغاية فقد زاد عمره بشكل بسيط

Masal ne kadar hatırlanır olursa, insanlar o kadar çok ödeme yaparlar.
كُلما كانت هُناك قصة جديرة بالذكر ، زاد مقدار ما يدفعه الناس

Çin’in yoluna bakarsak, hepimiz biliyoruz ki Çin’in zenginliği müthiş arttı.
إذا نظرنا إلى الطريق الذي سارت عليه الصين، كلنا يعرف أن الازدهار في الصين قد زاد بشكل كبير.

Değişiklik insan popülasyonları büyüdükçe arttı.
وقد تسارعت خطى التغيير كلما زاد عدد البشر

Yavruların çok olması katil balinalar için iyi bir şey, ...fakat ekip yavrularla daha çok vakit geçirdikçe onlara daha çok ısınıyor.
وجود عدد كبير من الصغار يبشر بالخير للحيتان القاتلة ولكن كلما قضى الفريق وقتا أطول مع الصغار كلما زاد الود بينهم أكثر

daha fazla bağırıp savunmaya geçtikçe, onun olduğundan daha çok şüphelendim.
كلما زاد صراخه كلما أصبح دفاعياً اكثر مما زاد اشتباهي به

Bunun için gecikeceğimiz her dakika... kaybımızı daha da artıracaktır.
كلما أخرنا قرار الإخلاء كلما زاد خطر تعرضنا لخسائر أفدح

Sonra bana küçük sırrından bahsetti, onu daha da çok sevdim.
و بعدها باح لي بسرّه الصغير مما زاد حبّي له أكثر

Atlama, reaktörün kontrol sistemlerinde aşırı yüklenmeye neden olmuş olmalı.
القفزة لا بدّ وأنه سبّبت إندفاع الذي زاد تحميل أنظمة السيطرة

Bu kişinin yapmaması gereken yaklaşık 50 şey var ve zaman ilerledikçe, daha fazla yalana batacak böylece işler daha fazla sarpa saracak.
هناك ما يقرب من خمسين شئ غفل عنها هذا الشخص و كلما مر الوقت كلما زاد كذبه قد يحدث له ما هو أسوأ

Zed neye ihtiyaç duyarsa ona yardım et. Onun yanından ayrılma.
ساعد (زاد) في كل ما يحتاج إليه لا تترك فريقه

Normalde, bir insan ne kadar empatik ise, amigdalaları o kadar büyük ve aktiftir.
وبشكل طبيعي، كلما زاد تعاطف الشخص زاد حجم ونشاط منطقة الأميجدالا لديه

yerlerde çocuk ölümleri azaldı. Bu kulağına hoş gelmeyebilir - iş hacmi büyüdü ve hayatlar kurtuldu - aynı cümlede geçirerek kıyaslamak -
عبر الأربع سنين الماضية، قد زادت الأعمال رقمين، في حين وفيات الأطفال قد قلت في كل الأماكن حيث زاد استخدام الصابون.

Son zamanlarda kulis faaliyetleri o arazinin özelleştirilip ticarî amaçla kullanılması için epeyce artmış.
قالت لى ان التسرب زاد كثيرا مؤخرا لاخذ ملكية هذة الارض و يستخدمها كمنطقة تجارية.

Hey, dinle, 20 kilo aldım ve yapay popo yaptırdım.
اسمعي , وزني زاد 20 رطلاً و لديّ فخذ صناعي