ويكيبيديا

    "سألتها" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sordum
        
    • sordun
        
    • sormuştum
        
    • sorduğumda
        
    • dedim
        
    • teklif
        
    • istedim
        
    • sorduğum
        
    • Ondan
        
    • sorunca
        
    • sorarsam
        
    • Ona sordunuz
        
    Seninle ilgileniyor mu diye doğrudan sordum ve "evet" dedi. Open Subtitles لقد سألتها مباشرةً لو كانت مهتمة فيك و قالت أجل.
    Sadece, acaba erkekleri kendisinden uzaklaştıracak bir şey yapıyor olabilir mi diye sordum sanırım sonra da aklına üzücü bir şey geldi. Open Subtitles لقد فقط سألتها اذا كان هنالك شيئ ما تفعلة يبعد الرجال عنها و بعد ذالك خمنت انها فكرت بشيئ ما حزين جداً
    Sonra kendisine, sevgilim olma fikrini kabul edip etmeyeceğini sordum. Open Subtitles و سألتها ان كانت لا تفضل فكره أن تكون عشيقتي
    Ona da zorba Kuzeyliyi bir düşman gibi görüp görmediğini sordun mu? Open Subtitles هل سألتها ان كانت تنظر اليك كجندى من العدو ؟
    Bir defasında ona bir kadının başarılı olmasının istenmediği bir dönemde hem diplomasi hem de casuslukta nasıl ustalaştığını sormuştum. Open Subtitles سألتها مرة كيف أنها تمكنت من إتقان الدبلوماسية والتجسس في الوقت الذي كان لا أحد يريد أن يرى امرأة تنجح
    Ona ne iş yaptığını sorduğumda bana gözden düşürme hikâyesi hazırladığını söyledi. Open Subtitles سألتها عن الذي تقوم به, وأخبرتني أنها تقوم بما تسميه مقالة تحطيمية.
    Öyle suçlu hissediyordum ki ona bir kaç soru sordum yangınla ilgili. Open Subtitles ولكنني كنت أشعر بالذنب الشديد حيث سألتها العديد من الأسئلة بشأن الحريق.
    Biliyorum çünkü bir zamanlar onunla yatan bir kızla yattım ve ona sordum. Open Subtitles وذلك لأنن نمت مع نفس الفتاة الذي نام مععا مرة, وثم سألتها فقالت
    Pek bir şey söylemedi. Seni sordum, hala Madrid'de yaşadığını söyledi. Open Subtitles ليس الكثير، سألتها عنكِ وقالت أنكِ ما زلتِ تسكنين في مدريد.
    Hemen sordum, bu hijyenik olmayan yöntemi neden kullanıyorsun? TED سألتها مباشرة لماذا تستخدمين مثل هذه الطرق الغير صحيه
    Magara hakkinda biraz daha sordum ona ve oraya gittiginde neler olabilecegini planladigi hakkinda, bilirsiniz. TED سألتها أكثر قليلا عن الكهف و ما كانت تخطط له سوف يحدث بمجرد أن تذهب هناك، كما تعلمون.
    Söyleşiye başladık ve ona o akıl almaz soryu sordum. TED و تحاورنا معاً، ثم سألتها بذلك السؤال المُحرَّم.
    Anneanneme bunu nasıl yaptığını, duaların gücüyle mi alakalı olduğunu sordum. TED سألتها عن كيفية قيامها بذلك. هل كانت تلك قوة الدعاء؟
    Ona sordum. Bir şey ısırmıştır dedi. Open Subtitles لقد سألتها و اخبرتنى انها تعتقد انها جرحت
    O akşam eve döndüğümde tüm gün ne yaptığını sordum. Open Subtitles عندما عدت إلى المنزل سألتها عما فعلت طوال اليوم
    Burada kalıp kalamayacağını sordun mu ona? Open Subtitles هل سألتها إذا كان بإمكانها الانتقال معنا؟
    -Ama söyle bana, Jack, hiç babasını sordun mu? Open Subtitles لكن اخبرني يا جاك ، هل سألتها يوماً عن أبيها ؟
    Sonra ona, çıkıp bir dondurma yiyelim mi ya da ona benzer aptalca bir şey sormuştum. Open Subtitles سألتها إن كانت تريد تناول الآيس كريم أو شئ أخرق كهذا
    Bu terimin anlamını sorduğumda neredeyse bir saat ayırıp küçük bir çocuğun anlayacağı şekilde eksiksiz ve dikkatli bir açıklama yapmıştı. TED وعندما سألتها عن معنى هذه العبارة، قضت ما يقارب الساعة تعطيني شرحًا مفصلاً يمكن لطفل صغير استيعابه.
    Sıram gelince, bir reklam filminde oynamak ister misiniz dedim, ve o "Hayır, teşekkürler," dedi ama ben hayırı kabul etmemeliydim. Open Subtitles حين وصل دوري , سألتها إن كانت ترغب بالمشاركة في الدعاية فقالت لي لا شكرا , لكن لم أكن أتوقع أن آخذ لا كجواب
    Ve kısmen da ona bize katılmasını teklif ettiğimde kaşığı büküşünden. Open Subtitles وإلى حد آخر طريقة تميلك للملعقة حينما سألتها أن تنضم إلينا
    Ondan ne olduğunu ve nasıl hissettiğini anlatmasını istedim. TED لذلك طلبت منها أن تقص علي ما حدث، سألتها عن شعورها حيال الأمر.
    Ona sorduğum zaman da bana; "Anne, geçen hafta duvarıma yazdım" dedi. Open Subtitles وعندما سألتها قالت "أمي، لقد وضعت الخبر في صفحتي الخاصة الأسبوع الماضي"
    - Sonra ona acı hissedip hissetmediğini sorunca, şöyle dedi: Open Subtitles -يا للمسيح لذا سألتها إذا كانت تشعر بالألم ولقد قالت
    Ona seçmelerde neyi yanlış yaptığımı sormak isiyorum, ama sorarsam başrolü almam gerektiğini düşündüğümü düşünmesinden korkuyorum, ki ben öyle düşünmüyordum, onun da öyle düşündüğümü düşünmesini istemiyorum. Open Subtitles إلا أنّي أخشى إن سألتها فستعتقد أنّي ظننتُ أنّه عليّ إحراز تقدّم, وهو الشيء الذي لم يخطر لي ببال ولا أريدها أن تعتقد أنّي كذلك. ماذا ترى؟
    Ona sordunuz mu peki? Open Subtitles لكن هل سألتها ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد