Yiyeceğin sana şekerli gelse de gelmese de şeker şekerdir ve fazlası soruna yol açabilir. | TED | سواءا كان طعامك لذيذا أو لا، السكر يبقى سكر و الكثير من الكربوهيدرات قد تكون مشكلة |
Bugün bana sade, ama şekerli kahve verdi. | Open Subtitles | اليوم,اعطتني كوباً من القهوة السوداء لكن فيه سكر |
Ve dünyada hiç kimse çayını şekersiz içmek istemediği için dünyanın ileri gelen şeker şirketlerinin işleri artmaya devam etti. | Open Subtitles | وبما انه لا احد في العالم يرغب بشرب الشاي بدون سكر تواصلت الاعمال لتحقيق الازدهار لشركات السكر الرائدة في العالم |
Bana yağsız vanilyalı dondurma üzerinde çeyrek çay kaşığı şekersiz karamel ve 9 değil 11'de değil tam 10 tane yaban mersini. | Open Subtitles | أريد بولة واحدة من الفانيليا بدون دهون أو لبن مع ربع ملعقة صغيرة من سكر الكراميل منزوع الكاربوهيدرات , و 10 .. |
Ama pudra şekeri olmasın, hak etmiyorum. Belki çok az olabilir. | Open Subtitles | لكن بدون بودرة سكر ، لست أستحقها ، ربما القليل منها |
Kan şekerim düştüğünde sürtük gibi olduğum günleri özlememi sağlıyor bu. | Open Subtitles | نوعاً ما يجعلني أشتاق لأيام انخفاض سكر الدم يجعلني حقودة قليلاً |
Tamam, iki diyet, iki de normal soda. | Open Subtitles | حسنا ، 2 بدون سكر و 2 عادية لنذهب ، من فضلك |
Ama Sugar May ile, lezzetli bir tatlı yapmak... çocuk oyuncağı! | Open Subtitles | لكن مع سكر "مي", فصناعة حلوى جيدة.. أمر بطعم الحلوى! |
Ben çikolatalı ayçöreği istiyorum, şekerli kahve ve sütlü kahve. | Open Subtitles | انا اريد كرواسون بالشوكولاتة، سكر قليل وقهوة خفيفة. |
Dur bak. İki şekerli olsun. Eşek çiftesi! | Open Subtitles | انتظروا قطعتان سكر انا لن اصنع لكم الشاي |
Ve kahvemi şimdi alabilirim. Koyu olsun. şekerli. | Open Subtitles | وسآخذ القهوة الآن، سادة، سكر إضافي، شكراً |
Uzun vadede başarılı olmak için Twitter'in yanında bazen çayı şekersiz içmeniz gerekir. | TED | لأنه حتى نتمكن من النجاح على المدى الطويل، يجب أن نشرب الشاي بدون سكر أحيانًا أثناء استخدام تويتر. |
Affedersin, bunda pudra şekeri var ve ben şekersiz istedim. | Open Subtitles | من فضلك .. هذا يوجد به سكر وأنا طلبته بدون سكر |
Sen benim yumurtalı süt içmemi istiyorsun, hem de şekersiz! | Open Subtitles | أنت تغذيني بمزيج البيض والحليب، هذا المزيج أيضاً بدون سكر! |
Kandaki asit, hemoglobin proteini ve kan şekeri arasındaki reaksiyonu yavaşlatır. | Open Subtitles | الحمض في الدم يبطء التفاعل بين بروتين الهيموغلوبين و سكر الدم |
Bu pancar şekeri üretmek için, bu da elektrik ışığı için. | Open Subtitles | هذه من أجل صنع سكر البنجر و هذه من أجل الضوء الكهربي |
Queimada'nın tüm şekeri depolarda çürüyor. | Open Subtitles | كل سكر كيمادا يتعفن في المخازن وارصفة الميناء |
Umarım şeker getirmişsinizdir. Bir aydır şekerim kalmamıştı. | Open Subtitles | أرجو أن تكونوا أحضرتم بعض السكر في الحملة فليس لدينا سكر حقيقي منذ شهر |
Büyük boy diyet malt likörü ve extra motor yağlı patlamış mısır istiyorum. | Open Subtitles | أعطني شراب شعير كبير بدون سكر و فشار مع إضافة زيت المحراكات |
Anlaşmak isteseydim, sence Sugar'la pazarlık etmez miydim? | Open Subtitles | إن كنت في خضم عقد الصفقات، فلمَ لا أعقد فقط صفقةً مع هذا الشخص (سكر)؟ |
Bu durumda, eğer Dünya'yı küp şeker boyutuna inene dek sıkıştıracak olsaydım, kara delik hâline gelirdi. Çünkü küp şekerin büyüklüğü, Dünya'nın Schwarzschild yarıçapı kadardır. | TED | لذلك، اذا ضغطت الكرة الأرضية الى حجم مكعب سكر ستصبح ثقباً أسوداً لأن حجم مكعب السكر هو شعاع شوارزشيلد |
- O kahveyi mi içiyorsun? - Şeker kullandığımı göremiyor musun? | Open Subtitles | هل تشربين تلك القهوة الا ترين اننى اضع سكر |
Bak, aşırı sarhoştum ve ne yaptığımı bilmiyordum. | Open Subtitles | كنت تبدو، في حالة سكر فعلت وتا ذهني، وليس أعرف ما كنت أفعله. |
Annem restoranda bağırıyor. "tatlandırıcı aldın mı canım?" | Open Subtitles | أمي تصرخ بصوت عالٍ جداً بالمطعم، "هل لديكِ سكر يا عزيزي ؟ " |
Ama bu sefer şekerden haplar yok bu sefer seni iyileştirdiğimi düşünmen için beynini açacağım. | Open Subtitles | لكن هذه المرّة، لا حبوب سكر سأتوغل داخل دماغك لأجعلكَ تظنّ أنّني أعالجكَ |
Yeşil klorofilin ışığı bitkilerde şekere çevirdiği yerde, bu hücreler, ışığı elektriğe çevirirler. | TED | حيث يحول الكلوروفيل الأخضر الضوء إلى سكر للنباتات، هذه الخلايا تحول الضوء إلى كهرباء. |
Hepiniz bu hissi biliyorsunuz, yapacak çok işiniz olduğunda veya yemek için işe ara verdiğinizde, kan şekeriniz düşer. | TED | جميعكم تعرفون هذا الشعور، عندما يكون لديك الكثير لتقوم به، أو عندما تؤجل استراحة الغداء وينخفض عندها مستوى سكر الدم. |
Taze meyveler de aslında fruktoz içerir, fakat dogaldirlar, ve meyvede bulunan fiberin hazmı yavaşlatması sayesinde aşırı yüklenmeye sebep olmazlar. | TED | تحتوي الفواكه الطازجة على سكر الفواكه، لكنه طبيعي ولا يسبب إثقالاً لأن الألياف في الفواكه تبطئ امتصاصه. |