Aile fotoğrafı çektirdik diye gerçekten aile olacağımızı mı sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقدى انة بمجرد اخذنا صورة عائلية اننا سنصبح عائلة؟ |
Condi Rice'in brifing kitabının ilk sayfası oluruz, ...Oval Ofisin tam ortasına. | TED | سنصبح اول صفحة في صحيفة اعمال كوندي رايس، ومباشرة في عُمق البيت الابيض. |
Ama başarılı fahişeler. Daha güzel bir dairemiz, biraz mücevherimi olacak,... | Open Subtitles | سنصبح عاهرين ناجحين جداً وربما نحصل على شقّة أفضل وسنصبح ثريين |
Eğer arkadaş olacaksak birbirimize güvenmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | اذا كنا سنصبح اصدقاء فلابد ان نثق فى بعض |
Ayaklarını sağlam basıp kendilerine aşırı güvenmezler... ve Midland Lee'yi elerlerse, şampiyon olabiliriz dostum. | Open Subtitles | لو بقيوا أقوياء بدون أن يصبحوا مغرورين وحصلوا على بطولة ميدلاند لي سنصبح معروفين يا رجل |
Yaş ayrımcılığı, bir gün bizim de o ötekileştirdiğimiz yaşlı insan gibi olacağımızı inkar etmemize neden oluyor. | TED | التفرقة العمرية تتغذّى على الإنكار، وعدم الرغبة بالاعتراف بأننا سنصبح ذلك الشخص الكبير بالسن. |
İçimden bir ses dost olacağımızı söylüyor. | Open Subtitles | لدي انطباع غريب بأننا سنصبح أصدقاءأيهاالأمريكي. |
Yıllar önce yetimhanenin "dostluk eli" programına katıldığında böyle iyi arkadaş olacağımızı hiç düşünmemiştim. | Open Subtitles | قبل سنوات عندما أشتركت في برنامج رعاية الأيتام لم أتصور أبداً أننا سنصبح صديقين جيدين إلى ذلك الحد |
Seninle geliyorum. Dalton kardeşler gibi meşhur oluruz. | Open Subtitles | انا سأذهب معك ، نحن سنصبح مشهورين مثل الاخوة دالتن |
Ayaklanmakla karşı saldırıyla biz vahşiler oluruz onlarsa kanun. | Open Subtitles | و لكن لو تظاهرنا و رددنا القتال سنصبح نحن المجرمين |
Babam annenle evlenirse, biz kardeş oluruz. | Open Subtitles | إذا عبث أبي مع والدتك سنصبح أخاً وأختاً. |
Ve bahar tekrar gelecek. Ve çok daha güzel olacak. | Open Subtitles | وسيكون أكثر جمالا لأننا سنصبح زوجا وزوجة |
Bu gittiği zaman öyle olacak tatlım. | Open Subtitles | وعندما ننتهي من إنفاقه، سنصبح مفلستين يا عزيزتي |
Evinin güzel olmadığını söylemiyorum senin benim için yeteri kadar iyi ama bir aile olacaksak en azından iki odaya daha ihtiyacımız var. | Open Subtitles | أنا لا أقول أن شقتك ليست جميلة لأنها كذلك بالنسبة إليك لكننا سنصبح عائلة نحتاج إلى غرفة إضافية أو ربما غرفتين |
Belki de haklısın ama ikimiz arkadaş olacaksak başkasından öğrenmeni istemedim. | Open Subtitles | ربما أنت محق ولكن إن كنت أنا وأنت سنصبح أصدقاء لم أريد منك أكتشاف هذا عبر شخصاً آخر |
Bugün, farklılıklarımızı bir yana koyalım çünkü hep birlikte olursak özgür olabiliriz. | Open Subtitles | اليوم, لنبعد إختلافاتنا لأننا معاً, سنصبح أحراراً |
Bahsetmek istediğim son şey, kısmen bağlımlı olacağımız fikri. | TED | أذن، الشئ الأخير الذي أريد الحديث عنه هو هذه الفكرة بأننا سنصبح مشتركي الإستقلالية. |
Ve bugün bizim de dört milyar yıl sonra ne olacağımıza dair hiçbir fikrimiz yok. | TED | واليوم، ليس لدينا أدنى فكرة عما سنصبح عليه بعد أربعة مليارات سنة. |
Yıldızlar arası yolculuk yapan bir tür olurduk. | TED | يخطط لإرسال مركبات لهناك. سنصبح كائنات عابرة للنجوم. |
Bu zombileri kapıdan uzaklaştıracak ve biz de içeri gireceğiz. | Open Subtitles | الذي سيسحب الزى بعيدا عن الباب و نحن سنصبح بالداخل |
Çünkü yalan söylersek, onlardan farkımız kalmaz. | Open Subtitles | لأننا إن كذبنا عليهم، سنصبح مثلهم. |
Eğer kardeş kalmak istiyorsak, bir arada kalacağız ve buradan çıkacağız. | Open Subtitles | إن كنا سنصبح إخوة لابد وأن نتحد لكى نخرج من هنا |
Yasal olarak düsünürsek kesinlikle uygunsuz bir davranisti. Fakat eger ekibimiz arkasinda durursa, çok pis zengin olacagiz. | Open Subtitles | و هذا أمر غير قانوني بشكل فاضح ولكننا كنا سنصبح أغنياء جداً لو دعمتنا قواتنا |
Tek ihtiyacım olan, Rusty'den sermaye almak ve sonra hepimiz zengin olacağız. | Open Subtitles | كل ما أريده هو مال أبدأ به من روستي. وعندها سنصبح أغنياء. |