ويكيبيديا

    "شابة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Genç
        
    • gençsin
        
    • küçük
        
    • gençtim
        
    • gençti
        
    • Gençken
        
    • falan
        
    • gencim
        
    Çin'de ailesiz Genç bir kız olarak yaşamak çok zordu. TED في الصين، كان من الصعب أن أعيشكفتاة شابة دون عائلتي
    Mesela üremenin gerçekleriyle baş eden, Genç bir kadın hakkındaki komedinin satmayacağına. TED أن كوميديا عن امرأة شابة تتعامل مع الواقع التناسلي لا أستطيع البيع
    Örnek olarak toplum kalkınması üzerine eğitim gören bir Genç kadın. TED علي سبيل المثال، شابة تدرس للحصول على شهادة في تنمية المجتمع.
    Sen gençsin, güzelsin ve kahretsin Cuma gecesi dışarı çıkıyoruz ve söylediğim her şeyi yapıyoruz ve hayatının en güzel doğum gününü geçireceksin. Open Subtitles مهلا، أنت شابة وجميلة، ولعنة، نخرج ليلة الجمعة ونحن سوف تفعل كل ما قلته نحن ستفعل،
    Neden mi, geçen sonbahar, Genç bir evli kadın tapınağa gitmişti. Open Subtitles لماذا عندما ذهبت زوجة شابة الخريف الماضى إلى المعبد هى وخادمتها
    Genç bir hanımı arıyorum, sanırım tek başına pencere kenarında oturuyor. Open Subtitles أنا ابحث عن سيدة شابة. اعتقد انها لتجلس بمفردها عند النافذة
    Ama Genç bir eş için, hiç de emin değilim. Open Subtitles لزوجة شابة أنا لَستُ متأكّدَة جداً من نفع ذلك مطلقاً
    En güzel çağında Genç bir kadın, yaşamından, ailesinden oluyor. Open Subtitles امرأة شابة فى مقتبل العمر تُحرم من حياتها وبصرها وعائلتها
    Keşke Genç olsam ve her şeye yeniden başlasam diye düşünüyorsun. Open Subtitles تتمنى بأنكِ لو كنتِ شابة و يمكنكِ أن تبدأين من جديد
    Her Gündönümü... Mystic'ler dağdan gelir ve bir Genç kızı yanlarında götürür. Open Subtitles في كل احتفال لانقلاب الشمس، يأتي الصوفيون من الجبال ويأخذون فتاة شابة
    Lana, dayanıklı Genç bir bayana benziyorsun bu yüzden seninle samimi konuşabileceğimi zannediyorum. Open Subtitles لانا أشعر بأنك شابة متماسكة للغاية وهذا مايدفعني لأن أكون صريحة معك تماماً
    Bu sabah, açik renk saçli, Genç bir kadin öldürülmüs bulundu. Open Subtitles صباح اليوم، جثة فتاة شابة ذات شعر جميل عثر عليها مقتولة
    Birkaç ödülü olan birkaç kapak haberi yazmış Genç bir gazeteciydim. Open Subtitles كنت صحفية شابة حاصلة على جوائز معدودة و تحقيقان بالصفحة الأولى
    Beyler, bir Genç kız ölüm kalım mücadelesi veriyor olabilir. Open Subtitles أيها السادة فتاة شابة قد تصارع في الخارج لأجل حياتها
    Genç bir bayanı kulis kapısından çiçek teslimatı için geçirdiğini söylemişti. Open Subtitles قال أنه سمح لمرأة شابة الدخول من معبر الفنانين بطلبية أزهر
    Makyaj seti benim için kullanışsız ve sen daha çok gençsin. Open Subtitles وعلبة المكياج ليست مفيدة لي فأنا لم أعد شابة
    gençsin ve hoşsun birisi üzerine işediğinde fark edecek kadar uyanıksın. Open Subtitles أنت شابة و جميلة ومتنبّهة كفاية لكي تستيقظي إن بال أحد عليك
    Ve sizin için biraz küçük olduğunu düşünmüyor musunuz Dedektif? Open Subtitles وانه شابة صغيرة بالنسبة لك , ألا تعتقد, ايها المتحري؟
    Tapirle ilgili çalışmalarıma 1996'da başladım; henüz çok gençtim, üniversiteden yeni mezundum; öncü bir araştırma ve konservasyon programıydı. TED بدأت عملي في دراسة التابير في عام 1996 عندما كنت شابة وحديثة التخرج من الجامعة، وكان بحثا رائدا وبرنامجا للمحافظة
    gençti. Bir grubu varmış. Güvenli bir yerde olduklarını söyledi. Open Subtitles كانت شابة وجزء من مجموعة وقالت أن لديها مكان آمن
    Ve sonra, Gençken değişime uğramış uzun ömürlü mutantı göreceksiniz. TED وبعد ذلك سوف تُشاهدون المُتحولة طويلة العمر عندما تكون شابة
    Burada varoluşsal durumları falan işliyoruz. Open Subtitles هل تعرف أمراً يا رجل؟ كل شيء هنا يتعلق بالحالات الوجودية وما شابة
    Hâlâ gencim. Dans etmeyi, hediyeleri ve yeni elbiseleri çok seviyorum. Open Subtitles فانا مازلت شابة واحب الرقص والملابس الجديدة والهدايا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد