Olsa pisliği temizlemek için beni eve getirdiğin için teşekkürler. | Open Subtitles | مع ذلك شكراً لأنك أحضرتني . إلى المنزل لأنظف الفوضى |
Tabii dipnot, çok romantik bir filmdi, tekrar izlememi sağladığın için teşekkürler. | Open Subtitles | ،ملاحظة: ذلك كان فيلم رومانسي رائع شكراً لأنك جعلتيني أشاهده مرة أخرى |
-Ya, her şeyi anneme yetiştirdiğin için teşekkürler, bodur biber. | Open Subtitles | اجل شكراً لأنك تكلمت مع أمي أيتها الواشية |
Bu tişörtü bana ödünç verdiğin için sağ ol adamım. | Open Subtitles | شكراً لأنك أعرتني هذا القميص الكثير من الأخوات يطرين عليّ |
Fuardaki gününü bozduğuma üzgünüm. Beni hastaneye getirdiğin için sağ ol. | Open Subtitles | آسف على تخريب يومك في المهرجان شكراً لأنك جلبتيني إلى المستشفى |
Bu güzel gömleği giymeme izin verdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لأنك سمحت لي أن ألبس قميصك الجميل أنت تمزحين |
Bana böyle aptal bir risk aldırdığın için teşekkür ederim baba. | Open Subtitles | شكراً لأنك دفعتي للقيام بمخاطرة غبية كهذه يا أبي |
Bana bunları anlatacak kadar dilini kardeşimin boğazından çektiğin için sağol. | Open Subtitles | شكراً لأنك قبلت شقيقتي مدة كافية لاخباري |
Haklısın. Beni doğruluk yolundan ayırmadığın için teşekkürler baba. | Open Subtitles | أنت محق، شكراً لأنك تحافظ على نزاهتي يا أبي |
- Uyandırma için teşekkürler, Soda. - Zevkti. | Open Subtitles | ـ شكراً لأنك أيقظتنى ، يا سودا ـ على الرحب |
- Şu puanları geri kazandığın için teşekkürler. - Ben kaybettiğime göre geri almalıydım. | Open Subtitles | شكراً لأنك استرجعت هذه النقاط لقد خسرتهم وكان يجب استعادتهم |
Sizi rahatlatmak için ne yapabilirim... bizi çağırdığın için teşekkürler Muffler. | Open Subtitles | أيّ شئ يمكنني عمله لجعل اقامتكم أكثر راحة؟ هاي,شكراً لأنك دعوتنا للمجئ مافلر |
Getirdiğiniz için teşekkürler. Gitmeliyim. | Open Subtitles | شكراً, لأنك أوصلتني يجب أن أذهب فلديّ عمل |
İş saatlerimi esnek tuttuğun için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً لأنك كنت مرناً جداً، حيال مجيئي إلى هنا |
Evet, bu sabahtan beri bildiğim şeyi söylediğin için sağ ol. | Open Subtitles | نعم . شكراً لأنك أشرت إلى ما عرفته بالفعل هذا الصباح |
Ona sözümüzden bahsettiğin için sağ ol. | Open Subtitles | شكراً لأنك اخبرتيه عن الاتفاقية من جانبي, الاتفاقية |
Şimdi anlıyorum. Bebekmişim gibi açıkladığın için sağ ol. | Open Subtitles | فهمت الآن، شكراً لأنك شرحت الأمر لي وكأنني طفلة |
Benimle buraya geldiğin için sağ ol. Acayip iştahlıyım. | Open Subtitles | شكراً لأنك أتيت معي لقد كنت في غاية التوتر |
İyiydi Frank. Bana hazırladığın için teşekkür ederim. | Open Subtitles | كان لطيفاً فرانك شكراً لأنك جهزته من اجلي |
Yani, duygularımı gördüğünüz için teşekkür ederim , ve seni seviyorum ve evde daha sonra göreceksiniz. | Open Subtitles | أعني شكراً لأنك فهمت مشاعري وأنا أحبك و سأراك في المنزل لاحقاً |
Kusura bakma, çok hoş zaman geçirdim. Odanı gösterdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | متأسفة، سررت بلقائك شكراً لأنك أريتني غرفتك |
Yardımın için sağol. O Potter çıldırmıştı. | Open Subtitles | شكراً لأنك ساعدتنى لقد كان " بوتر " هائجاً |
Getirdiğiniz için sağ olun. | Open Subtitles | شكراً, لأنك أوصلتني يجب أن أذهب فلديّ عمل |