"شيئا من" - ترجمة من عربي إلى تركي

• bir şeyler
• için bir şey
• bir şeyi
• hiçbir şey
• için birşey
• bir şeye
• falan
• birşeyler

50 yaşındayım, bir bayan için bir şeyler yapmamın nesi yanlış?
تعديت الخمسين، ما العيب في أن أفعل شيئا من أجل إمرأة؟

Kantinden de bir şeyler alabilirdim ama o zaman senin şirin suratını göremezdim.
كان بامكاني ان آكل شيئا من الكافتيريا عندها لن يمكنني رؤية وجهك الظريف

Evet arada bir iki bir şeyler yapmışımdır ama bu?
لقد سقطت مرة أو مرتين، ولكن شيئا من هذا القبيل؟

Lütfen, yalvarırım, benim için bir şey yap. Şu hayvanlardan birkaçını yedir ona.
رجاء، أتوسل إليكِ إجعليه يأكل شيئا من حيواناته الأليفة

bir şeyi görebilmemiz için ışık düz uzayda uzun bir yol alır.
لكي تري شيئا من على مسافة يجب ان يسافر الضوء مسافة طويلة و يعبر الفضاء حتى تلك النقطة

Benim 'İngilizce tipim'le hiçbir şey anlamayacaksınız.
لن تفهموا شيئا من الطريقة التي سأتحدث فيها الإنجليزية

Yanlış kelime seçimi. Ama onun için birşey yapmamız lazım.
أعذر كلماتي لكن علينا أن نفعل شيئا من أجلها

Bu durum doğru olamaz. Bu konuda bir şeyler yapmalıyız.
و هذا الوضع لا يمكن أن يكون صحيحا. يجب أن نفعل شيئا من أجل ذلك

Bunun için bir şeyler yapmamız gerek, böylece kendi ailemizin de bir gün buraya gelmesini isteyebiliriz."
يجب ان نفعل شيئا من اجل هذا حتى نجعل منه دارا نريد أن نجعل أبائنا يعالجون هنا

Birimiz diğerinden bir şeyler öğrenebilirdi.Ne dersiniz?
كان ليمكننا ان نتعلم شيئا من بعضنا البعض , الا تعتقدين ذلك ؟

Seni özleyeceğim Eliza. O aptal fikirlerinden bir şeyler öğrendim.
سأفتقدك " إليزا " لقد تعلمت شيئا من أفكارك الغبية

Yani sana Fransa'dan bir şeyler getirecektim.
أنا أعني بأني قد أحضرت لكِ شيئا من فرنسا

Böylece, bu sınıfa gelmekle umarım bir şeyler öğrenmişsinizdir.
ارجو انكم تعلمتم شيئا من زيارتكم لهذا الفصل

River, annene ve teyzelerine benim için bir şey söylemeni istiyorum. Olur mu?
ريفر أريدك أن تخبر أمي والخالات شيئا من أجل ، حسنا ؟

Çünkü diğer çocuklar senin için bir şey yapmayacaklar.
لأن الأولاد الآخرين لن يفعلوا شيئا من أجلك

Bir toplantı ayarlamak için bir şey bulacağımıza eminim.
أنا متأكد اننا سنستفيد شيئا من اجتماع مهم

Sanki kendi içindeki bir şeyi öldürmek için Karındeşen'in kimliğine bürünüyor.
ذلك محتمل جدا لسبب تبنيها شخصية جاك السفاح كانت تحاول ان تقتل شيئا من ضمن نفسها

Olanlar beni o kadar şok etmiş ve travmaya sokmuştu ki hiçbir şey hatırlamıyordum.
كنت مصدومة بحق نتيجة لما حدث، لا أتذكر شيئا من ما حدث.

Kalmayacağım. Sadece benim için birşey yapmanı istiyorum.
أنا لن أبقى أريدكِ فقط أن تفعلي شيئا من أجلي

Kiera, Kellog'un böyle bir şeye kalkışabileceğini tahmin ediyordu.
كان لكيرا فكرة أن كيلوج سيفعل شيئا من هذا القبيل

- Özürlü falan değilim. - Bunu telâfi edeceğim.
أن ليست مختله عقليا أو شيئا من هذا القبيل

Bu çocukların akrabaları da yok ve bu konuda birşeyler yapmak, onları... almak zorundayız.
انهم اطفال ليس لديهم اقارب لذلك يجب ان نفعل شيئا من أجلهم وهو ان نتبناهم.