"صديقات" - ترجمة من عربي إلى تركي

• arkadaş
• arkadaşı
• arkadaşları
• arkadaşız
• arkadaşlarından
• arkadaşım
• arkadaşlar
• arkadaşlarım
• arkadaşların
• arkadaşlarıyla
• dost
• arkadaşın
• sevgilisi
• arkadaştık
• arkadaşıyla

Benden nefret eden bir sürü arkadaş yerine arkadaşsız zavallı olmayı seçerim.
أفضل أن أكون فاشلة بلا صديقات.. ..على مجموعة الصديقات اللواتي يكرهنني سراً.

Ve işte bu da sana Zoe Hart'ın verdiği anahtarlık, ki görünüşe bakılırsa ikinizin yakın arkadaş olduğu sanılabilir.
وهذه علاقة مفاتيحك نَقشت لك مِن قِبل زوي هارت والذي يعتبر أمر غريب، على إعتِبار أنتكما لَستما حتى صديقات

Sanırım Carson'un sana takmış olmasını sebebi Colleen'in arkadaşı olman.
على الأرجح بأن كارسون يتربص بكِ لأنك إحدى صديقات كولين

Onun arkadaşları olup olmadığını bu gece kendisine sorarım isterseniz.
يمكننى أن أسأل إن كان لديها صديقات لأنها طلبت أن تقابلنى الليلة

Evet, biz arkadaşız, anne. İyi arkadaşlar da böyle yapar.
نعم , نحن صديقات , هذا مايفعله أعز الأصدقاء

Kadınların içinde şimdiye kadar sadece annemin arkadaşlarından hoşlandım.
الآن النساء الوحيدات اللاتي أحبهن هن صديقات والدتي

Eğer birisinin aleti üzerine düzenli olarak otursaydım belki seninle arkadaş bile olurduk.
ربما نصبح صديقات حتى لو حصلت فقد بعض الحركة في الفراش ، بانتظام

Kardeşimle arkadaş olman sorun değil. Ama Vietnamlı bir kadınla arkadaş olamazsın.
اخى , حسنا يصلح ان يكون صديق ولكن سيدات فيتنام , لا يصلحن ان يكن صديقات

Doris'le arkadaş olabilirsin.
حسناً، سيكون لطيف جداً إذا أصبحتن صديقات لدوريس

Doris'in hiç arkadaşı yok, bu sorunu çözmeli ve ona arkadaş bulmalıyız.
ــ كما ترون، دوريس ليس لديها أي صديقات ــ وعلينا أن نعالج هذا ونحصل لها على بعض الأصدقاء ــ نعم

Hepimizin aynı görünmez peri arkadaşı varmış, Piper.
لقد كان لدينا جميعاً صديقات جنّيات غير مرئيات، بايبر

Hiç gerçek arkadaşı yoktu.
هي ما كَانَ عِنْدَها أيّ صديقات حقيقيات.

Biz birlikteyken, Sean'ın kız arkadaşları yoktu.
لم يكن لشون صديقات عندما كنا لانزال سويا

Arkadaşlarının kız arkadaşları ile yatmayı alışkanlık haline mi getirdin?
وهل لديك عاده في النوم مع صديقات رفاقك ؟

Sorun değil. Söyleyebilirsin. arkadaşız sonuçta.
لا بأس، يمكنك أن تقولي هذا، فنحن صديقات.

Küçükken, hep ablamın arkadaşlarından hoşlanırdım.
في المدرسة الثانويّة، لطالما كنتُ منجذباً أكثر نحو صديقات أختي الكبرى،

Anabella'yı hatırlıyorsun o benim en iyi arkadaşım, değil mi?
أنت تذكر ذلك أنا وانابيلا كنى أفضل صديقات , صحيح

Babalar ve oğullar, anneler ve kızlar, karı kocalar, kız arkadaşlar, erkek arkadaşlar, eski arkadaşlar.
الآباء والأبناء، الامهات والبنات والازواج وزوجاتهم اصدقاء، صديقات و اصدقاء قدامى

"Noel'e kadar evlenme teklif et ya da biter." arkadaşlarım bunun bir oyun olduğunu söyledi.
اقتراح بحلول عيد الميلاد أو أن تنتهي. قالت لي صديقات الذي كان لعبة.

Daha geçenlerde bir erkek arkadaşın bile yoktu, sadece arkadaşların vardı, şimdi nasıl, hepsi aşk hayatlarını sana yoğunlaştırdılar?
مجرد صديقات لماذا انتِ الوحيده التي يركزان حبهما عليكِ؟

Güzel kuzenlerimin arkadaşlarıyla tanışmaktan onur duyuyorum. Çok hoş genç hanımlar.
أننى حقا أتشرف بالتعرف على أى من صديقات ابنة عمى الجميلة ويالهن من فتيات لطيفات

Ve umuyorum ki, o olay bize, farklılıklarımızı bir kenara bırakıp dost olmayı öğretti, çünkü önemli olan tek şey budur.
وأتمنى أن هذا قد علّمنا أن نضع , خلافاتنا جانباً , ونكون صديقات لأن هذا أكثر أهمّية

Benimle takılabilecek hiç arkadaşın yok mu?
أليس لديكِ أي صديقات يمكنك أن تُعرفيني عليهم؟

Dördümüz yine birlikte takılıp hepinizin sevgilisi olmadan önceki gibi oyun oynayacaktık.
أربعتنا نقضي وقت سويا نلعب ألعاب الفيديو قبل أن يكون لديكم صديقات حميمات

Vay canına, hatırladığıma göre eskiden arkadaştık.
كما أتذكر فقد كنا صديقات

"Evlat edindikten sonra evlilik teklifini reddedip başka bir iş arkadaşıyla aynı evde yaşamaya başlayan eski karınızın en iyi arkadaşıyla nasıl arkadaş kalırsınız?" konulu bir kitap yazılmamış henüz.
عن كيف تبقى صديقا مع افضل صديقات زوجتك السابقة والتي رفضت اقتراح زواجك بعد تبني طفل..