ويكيبيديا

    "عتبة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • önüne
        
    • önünde
        
    • eşiğinde
        
    • kapısında
        
    • kapısına
        
    • kapı
        
    • kapıma
        
    • eşiğinden
        
    • eşiği
        
    • eşikten
        
    • eşiğine
        
    • eşiğindeki
        
    • adım
        
    • kapıya
        
    • kapıdan
        
    Bir hafta önce bu paket kapımın önüne bırakıldı. İçinde bu kartpostallar vardı. Open Subtitles قبيل أسبوع هذه الرزمة تُـركت على عتبة منزلي هذه البطاقات البريديّة كانت بالداخل
    Hayır, ancak, O kapının önünde belirince... ..doğru zaman oldu. Open Subtitles لا.. كان فقط مناسبا لتخبرني عندما ظهرت عند عتبة بابك
    Dumbo, başarının eşiğinde duruyorsun. Sakın aşağı bakma. Başın dönebilir. Open Subtitles أنت تقف على عتبة النجاح لا تنظر أسفل, ستدوخ
    Yakın zamanda çok genç bir bebek, bir kız yetimhanenin kapısında bulundu. Open Subtitles مؤخراً طفلة رضيعة ، بنت عثر عليها عند عتبة باب دار الايتام
    Ama sahte gömlekçimizin kesinlikle fark etmediği şey ise gördüğüm, duyduğum her şey evine bir şafak baskını yaptırabileceği, kapısına dayanan sekiz adamla uykusundan uyandırılıp mallarına el konabileceğiydi. TED ولكن الذي لا يدركه تاجر قمصان البولو هو أن كل شيء رأيته وسمعته سيؤدي إلى مداهمة منزله فجراً، إيقاظه من قبل ثمان رجالٍ على عتبة بيته ومصادرة جميع منتجاته.
    Evin içinde kapı eşiğinin altında oturma odasıyla koridor arasında. Open Subtitles إنها في الشقة تحت عتبة الباب بين الردهة وغرفة المعيشة
    Şimdi de annen kapıma gelip bana neredeyse kalp krizi yaşatacaktı. Open Subtitles والآن تظهر أمكِ على عتبة باب بيتي وتسبب لي بأزمة قلبية
    Kapınızın eşiğinden antreye, koridorunuza, diğer tarafta ne varsa oraya geçin ve ışığın kalitesinı takdir edin. TED قف على عتبة بابك وأدخل إلى بهوك أو الرواق أو أياً كان في الجانب الآخر وقدّر نوعية الضوء
    Cam falan kırıp makine dairesi kapısı önüne yere bırakabilir misin? Open Subtitles لو أمكنك كسر الزجاج و تركهُ على الأرض على عتبة الباب؟
    Sanki biri bunu biliyormuş da kapının önüne bırakmış gibi. Open Subtitles وكأن شخص ما كان يعرف هذا وتركني عِند عتبة بابك
    Ve birkaç adım sonra onları yılanın olduğu odanın kapısı açık olacak şekilde kapının önüne götürüyordu. TED ومن ثمّ عبر سلسلة من المراحل ينقلهم فيقفون على عتبة الباب المفتوح وينظرون إلى الداخل
    İyi misin sen? Evet. Hala kapımın önünde keltoş dövüyorum. Open Subtitles أجل، لا زلتُ أحك رأسي الصلعاء أمام عتبة باب بيتي.
    Bir ay geçmeden Fa Hai kapılarının önünde belirdi. TED بعد مرور أقل من شهر، ظهر فا هاي على عتبة بابهما.
    Eğer öyle söylemeseydim hala evimin önünde duruyor olurduk. Open Subtitles لو لم أقل لك هذا لكنا ما زلنا نقف على عتبة بيتى
    Şok geçirdim. kapı eşiğinde görmeyi beklemiyordum. Open Subtitles لقد كنت فى حالة صدمة, اعنى لم اتوقع ظهوره على عتبة بابنا
    Benevento Katedralinin kapısında onu tekrar görüyoruz... bu kez bağırsakları deşilmiş durumda. Open Subtitles هنا نراه أيضاً على عتبة أبواب كاثدرائية بينيفينتو وهذه المرة نرى أحشائه فد بُقرت
    43. sahneyi tekrarlamak için hazırız ve bu senin karavanın kapısına bantlanmıştı. Open Subtitles اسمعي, نحن جاهزون كي نتدرب على المشهد 43 ووصل هذا الى عتبة مقطورتك
    Kendi adamı onu arkadan vurdu ve ölmesi için benim kapıma bıraktı. Open Subtitles أحد رجاله أطلق النار عليه في الظهر وتركه يموت على عتبة بابي.
    Boruya erişmiş ancak pencere eşiğinden kaymış ve aşağı düşerek boynunu kırmış. Open Subtitles وبعد ان وصل للجانب الآخر انزلق من فوق عتبة النافذة وسقط وكسر رقبته
    Ama sonra tabiri caizsse ısıyı yavaş yavaş kapatmak için gidiyorum ve sonra repligatörün yaşaması için şimdi mümkün olabiileceği yerde canlılık eşiği vardırr. TED ومن ثم سوف اُخفض الحرارة ببطئ وأصل الى عتبة الجدوى حيث يُمكن الاًن للمُتكرر ان يعيش
    Ama sizi yönlendiren şeyin ne olduğunun farkına varacak ve direksiyonun başına geçecek kadar olgunlaştığınızda, önemli bir eşikten geçilir. TED لكن يتم تجاوز عتبة كبرى حين ننضج بما فيه الكفاية لنقر بما يدفعنا وأن نأخذ بعجلة القيادة ونوجهها.
    Şimdi canlılık eşiğine ulaştı ve frekans dağılımı dramatik bir şekilde değişti ve aslında dengeledi. Ve şimdi benim burda yaptığım TED الان وصلنا الى عتبة الجدوى و تردد التوزيع تغير بدراماتيكية, وأستقر والآن ما فعلته هناك
    Bu Roosevelt Teleferiğinin pencere eşiğindeki kan lekesi. Open Subtitles هو لطخة دم سحبت من على نافذة عتبة روزفلت الترام.
    Bir saat içinde Ivan isimli koca bir adam kapıya dayandı. Open Subtitles وفي خلال ساعه, شخصا ضخم روسي كان واقف على عتبة بابي
    Vicdanını kapıdan girmeden bırakmalısın, tatlım. Open Subtitles يجب أن تترك ضميرك خلف عتبة بابك, يا عزيزي

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد