ويكيبيديا

    "عرفت ان" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • olduğunu biliyordum
        
    • olduğunu anladım
        
    • olduğunu öğrendim
        
    • bildin
        
    • Korktuğunuz gibi
        
    • olduğunu biliyordun
        
    • olacağını biliyordum
        
    Fikirlerinin kötü olduğunu biliyordum. Pekâlâ. Biz onunla oynayalım. Open Subtitles عرفت ان أفكارك كانت سيئة حسناً, سوف نتلاعب به
    Çok da işime gelirdi. Lynn'in ona âşık olduğunu biliyordum. Open Subtitles وهذا كان يناسبنى, وقد عرفت ان لين قد وقعت فى غرامه.
    Teşekkürler. Kendinizi suçlu hissettiğinizde, bazen, başınızın üstünde fırtına bulutları dolaşıyormuş gibi olur. Bu fırtınayı başınızdan defetmenin tek bir yolu olduğunu biliyordum. Open Subtitles أحياناً عندما تشعر بالذنب يشبه الأمر غيوم عاصفة فوق رأسك عرفت ان هناك طريقة واحدة لجعل عاصفة الذنب تختفي
    Resmini gördüğüm zaman, bu dünyada bir kardeşim olduğunu anladım. Open Subtitles فى اللحظة التى رايت فيها الصورة, عرفت ان لى اخ فى هذا العالم.
    11 Eylül 2001 sabahı oğlumun dünya ticaret merkezinde olduğunu öğrendim TED لقد عرفت ان ابني كان في مركز التجارة العالمي في صباح الحادي عشر من سبتمبر 2001
    Öyleyse Bayan Qahraei'nin ona numarayı verdiğini nereden bildin? Open Subtitles إذن كيف عرفت ان السيدة قهارى اعطتها رقم هاتف الطبيب؟
    Korktuğunuz gibi ejderha yumurtadan çıktı. Open Subtitles عرفت ان بيضة التنين فقست
    Dairenin boş olduğunu biliyordun çünkü Ms. Winters'ı Avrupa'ya yollamıştın. Open Subtitles انت عرفت ان الشقة كانت فارغة لأنك أرسلت الآنسةَ نويل إلى أوروبا
    Bu yeleğin kötü bir fikir olduğunu biliyordum, ...ama ofisteki eşcinsel adam geri döndüklerinde söyledi bunu. Open Subtitles عرفت ان هذه السترة فكرة سيئة ولكن الرجل الشاذ في المكتب اخبرني انها رائجة مجددا
    Ama asla ona vermedim, çünkü yanlış olduğunu biliyordum. Open Subtitles ولكني لم اعطها له أبداً لأني عرفت ان هذا خاطئ.
    Ama ertesi sabah aynı yerde bulduğumda bir terslik olduğunu biliyordum. Open Subtitles لكن عندما وجدته في صباح اليوم التالي عرفت ان هناك شيئا خاطئا
    Araştırmamı yaptım, buraya taşındığımızda bunun seni bulmam için elime geçen fırsat olduğunu biliyordum. Open Subtitles لكنني بحثت عنك, وعندما انتقلنا إلى هنا عرفت ان هذه هي فرصتي لإيجادك
    Bir şekilde bunun olmasının tek yolunun bu olduğunu biliyordum. Open Subtitles بشكل ما عرفت ان هذه كانت السبيل الوحيدة لحدوثة
    Sonra garajdayken, bir şeylerin yanlış olduğunu biliyordum. Open Subtitles ثم عند موقف السيارات, عرفت ان شيئا ما سيحدث
    O oda hakkında yanlış birşeyler olduğunu biliyordum. Open Subtitles عرفت ان هناك شيء خاطئ بتلك الغرفة
    Adresi gördüğüm zaman bir şeyler olduğunu anladım. Open Subtitles لقد عرفت ان هناك شىء سيء عندما رايت العنوان
    Ama sonra, senin istediğinin de bu olduğunu anladım. Open Subtitles عرفت ان هناك جثث, وسيموت اشخاص ..
    Şimdi yakınına uğramayacağım bir bölge olduğunu öğrendim. Open Subtitles الآن فقط عرفت ان هذه المنطقة يجب ان لاألمسها
    Ailemin Nijerya'daki Fulani kabilesinden olduğunu öğrendim. Open Subtitles عرفت ان عائلتي من قبائل الفولاني بـ نيجيريا
    Önce onun döneceğini nasıl bildin? Open Subtitles كيف عرفت ان ذلك البدين سينحرف اولا ؟
    Korktuğunuz gibi ejderha yumurtadan çıktı. Open Subtitles عرفت ان بيضة التنين فقست
    Bu akşam onun için ne kadar önemli olduğunu biliyordun ve onun için bu delilikleri yaptın. Open Subtitles عرفت ان الشّيء المهمّ ...لها كان ذلك اليوم و حدث إليك لعمل هذا الجنون
    Onsuz grubun daha hızlı olacağını biliyordum. Open Subtitles عرفت ان بدونه ستتحرك المجموعة بسرعة اكبر

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد