ويكيبيديا

    "عليّ القيام" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yapmam gereken
        
    • yapmalıyım
        
    • yapmam gerekiyor
        
    • yapmam gerek
        
    • yapmak zorundayım
        
    • yapmam lazım
        
    • yapacağım
        
    • Yapacak
        
    • işim
        
    • yapmak zorunda
        
    • yapmam gerekecek
        
    • yapmam gerektiğini
        
    • yapmak zorundaydım
        
    Teşekkürler. Rahatsız edilmemeyi yeğlerim. yapmam gereken bir iş var da. Open Subtitles شُكرًا، أفضّل ألا يتم ازعاجنا، فإنّ لديّ عمل عليّ القيام به.
    Teşekkürler. Rahatsız edilmemeyi yeğlerim. yapmam gereken bir iş var da. Open Subtitles شُكرًا، أفضّل ألا يتم ازعاجنا، فإنّ لديّ عمل عليّ القيام به.
    Yarın onun doğum günü. - Özel bir şeyler yapmalıyım. Open Subtitles غداً عيد ميلادها، عليّ القيام بشيء مميّز
    Bak, bu akşam yardımına ihtiyacım olacak. Yapmak istemediğim bir şey yapmam gerekiyor. Open Subtitles سأحتاج إلى مساعدتك الليلة عليّ القيام بعمل ما
    Ama profilimi yükseltmek için bir şeyler yapmam gerek. Open Subtitles ولكن عليّ القيام بشيء ما ،لأرفع من قيمتي
    Benden daha güçlüydü ve kariyerimi etkileyebilirdi ama ''yapmak zorundayım'' diyordum. TED علمت أن هذا الشخص أقوى، ويمكنه التأثير على مسيرتي، لكن يجب عليّ القيام بذلك،
    Olmaz. Bizimkilerle haftalık konuşmamı yapmam lazım. Open Subtitles لا أستطيع، عليّ القيام بالاتصال الأسبوعي بوالديّ.
    Anlaşılan daha çok araştırma yapacağım. Open Subtitles حسناً ، من الواضح ان عليّ القيام بمزيد من البحث
    Bu kadar kısa kestiğim için bağışla ama yapmam gereken işler var. Open Subtitles اعتذر عن هذه المقابلة القصيرة، ولكن لديّ عمل يتوجّب عليّ القيام به.
    yapmam gereken tek şey sana inanmak, değil mi? Open Subtitles كل ما عليّ القيام به هو أن أضع ثقتي بك، أليس كذلك؟
    yapmam gereken bir is var. Yapmami istedikleri... bir is. Open Subtitles عندي عمل عليّ القيام به لأنّي كلّفت بفعله
    Yani öldürmeme gerek yoktu. Tek yapmam gereken beklemekti. Open Subtitles لذا لم يكن عليّ قتله، جلّ ما كان عليّ القيام به هو الإنتظار.
    Bekle, ikinci 1'e basmadan bir şey yapmalıyım. Open Subtitles انتظر لحظة، عليّ القيام بأمرٍ ما قبل أن يضغط الرقم 1 للمرة الثانية
    Bir şey yapmalıyım. Onun çocuğunu bulmasına yardımcı olabilecek tek kişi benim belki de. Open Subtitles عليّ القيام بأمرٍ ما , قد أكون الوحيد الذي باستطاعته مساعدة هذه المرأة للعثور على ابنها
    Ben de bir şey yapmalıyım dedim ve hastaneye gidip test yaptırdım. Open Subtitles لذا كان عليّ القيام بشيء. فذهبت إلى المستشفى وأجريت التحاليل،
    Kulağa hoş geliyor, ne yapmam gerekiyor. Open Subtitles أحببت ذلك , ما الذي يجب عليّ القيام به ؟
    yapmam gerek tek şey o flaşı bulmak. Open Subtitles جُلّ ما عليّ القيام به هو الحصول على ذاك القرص
    Sanırım yeniden yapmak zorundayım. Göz bağım çözüldü. Open Subtitles أعتقد عليّ القيام بها مرة أخرى عصابة عيوني قد وقعت
    Parmak izi taraması yapmam lazım. Open Subtitles لحظة واحدة، ما زال عليّ القيام ببحث عن البصمة.
    Kendinden emin bir tavrın var ve istediğini yapacağım. Open Subtitles لديكِ طريقة جديرة بالاقناع، وينبغي عليّ القيام بما تطلبينه.
    Muhtemelen yatacağım. Yarın Yapacak bir sürü işim var. Open Subtitles غالباً سأخلد للنوم عليّ القيام بالكثير من المهام غداً
    - Çok duygulandım. Cidden. - Ama işim var. Open Subtitles أنا متأثره , حقاً لكني عندي عمل عليّ القيام به
    yapmak zorunda kaldığım en zor şeylerden biri, başka bir şehirde yaşayan annesini aramaktı. TED أحد أصعب الأشياء التي كان عليّ القيام بها هو الاتصال بوالدته التي كانت تعيشُ في مدينة أخرى.
    Daha ne fedakârlıklar yapmam gerekecek acaba? Open Subtitles هل من تضحيةٍ آخرى عليّ القيام بها؟
    Başka ne yapmamızı istersin? Takılmak istediler, ama ev işi yapmam gerektiğini söyledim. Open Subtitles أرادوا البقاء هنا، لكنّ كان عليّ القيام بالأعمال الرتيبة،
    Ben kendi aygıtlarımı topladım ama param olmadığı için her şeyi ucuza yapmak zorundaydım. TED وجمعتُ عدتي وأدواتي، لم يكن لديً المال، لذلك كان عليّ القيام بذلك بأرخص الأثمان.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد