Uranyum pek kabul görmeyen bir element, ama ben seviyorum. | TED | اليورانيوم هو عنصر سيء السمعة، لكنني أحبه. |
Yıldızlar çoğunlukla en basit ve en hafif element olan hidrojenden oluşurlar. | TED | تتكون النجوم عادة من الهيدروجين ، أبسط و أخف عنصر. |
İlişkide aslında bir tür sevgi, bir sevgi unsuru var. | TED | في الحقيقة هناك نوع من الحب، عنصر للحب في العلاقة. |
Meşeevi odun elementi, Suevi ise su elementi, ve şimdi de daha sonra yapacağım beş restoranı Çin tedavisi akupunkturun özelliklerine bağlayacağım. | TED | أكورن هاوس هو عنصر الخشب، ووترهاوس هو عنصر الماء، وأفكر، بل أني سأنفذ، خمس مطاعم مبنية علي الأفرع الخمس لطب الأبر الصينية. |
Bu Marie'nin şu sonuca varmasına yol açtı: Radyasyonun kaynağı her elementin atomlarının içinde var olan temel bir şey olmalıydı. | TED | وقد قادها ذلك إلى استنتاج أن الإشعاع كان صادرًا من شيء أساسي بداخل ذرات كل عنصر. |
Ve işte bu olaydan sonra, beni en çok korkutan şey şans faktörü oldu. | TED | وبعد ذلك، هذا ما أخافني أكثر: عنصر الصدفة. |
Potasyum klorid, buzlanmayı önleyicinin içindeki bir bileşen mor renkte yanar. | Open Subtitles | كلوريد البوتاسيوم، عنصر في مُزيل الجليد، يُعطي اللون الأرجواني عند الإحتراق. |
Yeni bir element. Ve dünyayı alt etti. Dünyayı, aynı bir deri gibi kapladı. | TED | هي عنصر جديد. وأنها قد غيرت وجه الأرض. هى تغطي الأرض مثل الجلد. |
Ve böylece herbirinin içine 1 tane daha element yerleştirdim. | TED | وهكذا، قمت بوضع عنصر إضافى داخل كل منها. |
Osmiyum, süpernova patlamalarında oluşan ağır bir element. | TED | إنه عنصر ثقيل يتم انتاجه بعد الإنفجارات الحرارية النووية للسوبرنوفا |
Bu filmlerin bu kadar gözde olmalarının sebebi psikolojik işkence unsuru içermesi. | Open Subtitles | حسنا، السبب الذي يجعل هذه الأفلام ذات شعبية هو عنصر التعذيب النفسي |
Dinleyici: Bir delikten diğerine yürümek yani dayanıklılık, maçın çok önemli bir unsuru. | TED | الحضور: عنصر التحمل هو جزء هام جدا من اللعبة ، السير في كل الحفر. |
Eğer dinamit kullanırsak, sürpriz unsuru bozulur. | Open Subtitles | اذا استخدمنا الديناميت فسيضيع عنصر المفاجأة. |
Her bir renk, nokta, her bir sıra, bir hava elementi. | TED | كل لون لذاته ونقطة وكل سطر بعينه هو عنصر طقس. |
Sistemdeki her bir büyük elementi daha küçüğüyle değişitrebiliriz; küçük bir entegre devre, bir çocuğun tırnağı boyutunda görüntüleme çipi. | TED | يمكننا استبدال كل عنصر كبير في ذلك الجهاز بمكوّن أصغر... مثل دائرة كهربائية متكاملة صغيرة، وشريحة عرض بحجم ظفر طفل. |
Yeni bir yerde her çalışışımızda, bir orman yapmak için gereken her bir elementin hemen etrafımızda ulaşılabilir olduğunu keşfediyoruz. | TED | في كل مرة نعمل في مكان مختلف، وجدنا أن كل عنصر نحتاجه لعمل غابة متاح من حولنا. |
Bu da onun esas benlik yani kontrol faktörü olduğu anlamına geliyor. | Open Subtitles | ممَّا يعني بأنها الذات، وهي عنصر التحكم |
görebiliyorsunuz, bir şey saklamadık: dayanıklı karbon bileşen tamamıyla görünür hâlde. | TED | لذا فنحن لا نحاول إخفاء أي شيء؛ حاملة عنصر الكربون مرئية تمامًا. |
Ve neredeyse periyodik tabloda bulunan her madde denizsuyunda bulunmaktadır. | TED | وهذا ينطبق على كل عنصر من عناصر الجدول الدوري الموجود في مياه البحر |
Romandaki hangi öğelerin onu Romantik akımın bir parçası kıldığı konusunda. | Open Subtitles | أي عنصر من الرواية تشير إلى جزء من الحركه الرومانسيه ؟ |
Ve bu korkuyu kullanmak bombokluğun bir unsurunu kullanmayı gerektirir. | Open Subtitles | واستخدام ذلك النوع من الخوف يتطلب عنصر معيّناً من السوء. |
Geçen gece, sürpriz faktörünü onlar kullandı. | Open Subtitles | الليلة الماضية، كان لديهم عنصر المفاجأة. |
Denkleme yeni bir faktör daha eklersek ne olacağını hiç bir zaman bilmiyoruz. | TED | لا نعلم أبداً، ما يمكن أن يفعله وضع عنصر جديد في المعادلة. |
Evet, oldukça fazla oynuyorlar ama bu diğer olanların yanında küçük bir öğe | TED | نعم، أنهم إلى حد كبير يعدلون جميع الصور، ولكن هذا فقط عنصر صغير لما يحدث. |
Etiketlenmiş eşya; bir bayan çantası. İçindekiler; 1 bayan cüzdanı, muhtelif kredi kartları, 1 anahtarlık, 3 ev anahtarı. | Open Subtitles | عنصر مرفق , حقيبة يد حريمى, المحتويات ,محفظة حريمى , بطاقة ائتمان, خاتم , و ثلاث مفاتيح. |
- Şu aşamada yok. Bu savaş planı, düşmana ezici bir güçle ani saldırı yapmamızı gerektiriyor. | Open Subtitles | خطة الهجوم تعتمد على عنصر المفاجأة بقوات كثير |
Tüm bilinen elementler üzerinde testler yaptım ama hiçbiri Paladyum çekirdeğine uygun bir alternatif değil. | Open Subtitles | لدي حساب على كل عنصر غير محسوب و لا يوجد أي بديل للعنصر |