| Ben Vlad Drakula Tepeş bunu karıma neden yaptığınızı söyleyin! | Open Subtitles | أنا فلاد دراكولا تيبش، وسوف تخبرونني لم حل هذا بزوجتي. |
| Siz ilk drakula Vlad tepes soyundanmısınız ? | Open Subtitles | هل تنحدر من سلالة فلاد تيبش اول دراكولا؟ |
| O büyük balık satılan yerde Vlad'ı gördüm. | Open Subtitles | رأيت فلاد في المكان . الذى يبيعون فيه السمك الكبير |
| Vlad'larını evini boyuyorlar ben de ders çalışmak için bize gelmesini söyledim. | Open Subtitles | إنهم يدهنون منزل عائلة "فلاد", لذا فقد أخبرته أن يأتي إلى هنا. |
| Ne? Burada, Cassie Flood'un Tommy Volker tarafından öldürüldüğünü söyleyen biri var. | Open Subtitles | لديّ شخصٌ هُنا يقول أنّ (تومي فولكر) قتل (كاسي فلاد). |
| Bu kliptocu Vlad'in yeni amblemi. | Open Subtitles | هذا هو فلاد القراصنة شعار التشفير الجديد. |
| Ben Vlad Drakula Tepeş ve pek ziyaretçim olmaz. | Open Subtitles | أنا فلاد دراكولا تيبش، ولا يأتيني الكثير من الزوار. |
| Bu gece İngilizceye gerek yok Vlad. | Open Subtitles | لا حاجةَ لإنجليزيةِ اللّيلة، فلاد |
| Bu bi çeit güvenlik sistemi mi Vlad? | Open Subtitles | جاهز للعضّ. عنينا نظامك الأمني، فلاد. |
| Korkarım,Vlad'ın elinden gelen bu kadar. | Open Subtitles | للأسف، أفضل ما يمكن أن فلاد يعمل. |
| Vlad Kossei'nin onu ısırmasıyla arkadaşının ölmesi hemen hemen bir olmuştu zaten. | Open Subtitles | كان بشكل عملي، ميتاً بالفعل في اللحظة التي عضه (بها (فلاد كوساي |
| Kardeşi de öldüğüne göre Vlad Kossei'nin artık durdurulamaz olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | إنتظري، ظننت أن فلاد كوساي) لا يقهر) الآن وقد مات أخوه |
| Vlad bu aleti, serbest kalman durumunda sende iyileştirilemez bir yara açacak şekilde yaptı. | Open Subtitles | لقد بنى "فلاد" القفص لينزع أحشاءك إذا تحررت منه. ليقوم بجرح لا يمكن شفاؤه. |
| Vlad'ların evi boyanıyor, oyüzden ben de bize gelmesini söyledim. | Open Subtitles | إنهم يدهنون منزل عائلة "فلاد", لذا فقد أخبرته أن يأتي إلى هنا. |
| Vlad kitabı aldığını ve Joey'ya verdiğini itiraf etti... | Open Subtitles | أقرّ "فلاد" أنه قد أخذ الكتب وأنه قد أعطاهم إلى "جوي".. |
| Vlad'ın oğlum üzerinde büyük bir etkisi var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن "فلاد" لديه تأثير عظيم على ابني. |
| Tekrar çalışmaya başlamaya hazır olduğunda Vlad'a senin hakkında iyi şeyler anlatacağım. | Open Subtitles | -سأقول هذا فقط . سأمدحك أمام (فلاد) عندما تكون مستعداً للعمل مجدداً. |
| Korkunç davranışlarından bıkan Vlad geçmişini ölülerle birlikte gömmek ve Transilvanya'yı barış içinde yönetmek üzere dönmüştü. | Open Subtitles | على تقدمه على أفعاله القاسية دفن فلاد الماضي مع د و- - وعاد إلى ترانسلفانيا لكبح جماح السلام. |
| Vlad, bin adamımızı yenmiş. | Open Subtitles | فلاد قد غزا في 1000 من قبل شعبنا. |
| Yoksa size "Bay Flood" mu demeliyim? | Open Subtitles | أو أعليّ مُناداتكَ بالسّيّد "فلاد"؟ |
| Kazıklı Voyvoda hakkındaki her şeyi araştır. Ben kütüphaneye bakacağım. | Open Subtitles | عن أسطورة فلاد الوالاشي في الأنترنت وأنا سأبحث في المكتبة |
| Vladi havaya girdi. | Open Subtitles | فلاد في الطريق |
| Vlade senin adamındı. | Open Subtitles | فلاد) من أتباعك) |