dünyada 1,8 milyar kişi bu düzensiz ve resmi olmayan ekonomi içinde çalışır. | TED | يعمل حوالي 1.8 مليار نسمة في العالم في الاقتصاد الغير المنظم وغير الرسمي |
Almanlar konu üretkenlik olunca dünyada tartışmasız bir üne sahipler. | TED | يملك الألمان سمعة معينة في العالم عندما يتعلق الأمر بالإنتاجية. |
En iyi ve büyük gönüllü çalışmalardan biriydi. dünyadaki herhangi bir hapishanelerde gerçekleşen. | TED | وكانت واحدة من أفضل وأكبر صور العمل التطوعي من أي سجن في العالم. |
dünyadaki büyük innovasyonların ve gelişmelerin bazıları genelde iki alanın kesişmesi ile olur. | TED | بعضًا من أعظم الابتكارات والتطورات في العالم حدثت غالبا عند تقاطع مجالين مختلفين. |
Bebek patlaması kuşağı ebeveynlerinin dünyanın en temassız kişileri olduklarını düşünmek istiyoruz. | TED | نحب أن نفكر أن أهل طفرة المواليد هم الأكثر ابتعاداً في العالم. |
Burada, Birleşik Devletler'de, dünyanın bir çok ülkesindekinden daha iyi olmayan sonuçları almak için kişi başına daha çok para ödüyoruz. | TED | هنا في الولايات المتحدة الأمريكية نحن ننفق مالًا كثيرًا للشخص الواحد من أجل نتائج ليست أحسن من دول كثيرة في العالم. |
dünyada büyük değişiklikler gerçekleşiyor, ama bunlar Afrikaya yardımcı olmuyor. | TED | تغيرات كبيرة تحدث في العالم. و لكنها لا تشمل إفريقيا. |
Ancak dünyada erkeklerin kadınlar kadar uzun yaşadıkları bir yer var. | TED | ولكن هناك مكان واحد في العالم يُعمر فيه الرجال مثل النساء. |
Muhtemelen dünyada daha önce yaşamış hayvanların yarısının genomlarını okuduk. | TED | ربما نقرأ أكثر من نصف الجينوم للحيوانات الأولى في العالم. |
Bu tüm proje özgün oldu-- Yani, dünyada başka hiçbir ülke bu kadar detaylı şekilde çocuk nesillerini takip etmiyor. | TED | وأصبح هذا المشروع فريد من نوعه، لذلك، لا يوجد بلد آخر في العالم يتتبع أجيال من الأطفال بشكل مفصل هكذا. |
Onun bana yapmaya çalıştığı şeyle savaşacaktım, dünyada değişim yaratarak. | TED | كنت سأقاوم الأثر الذي كان سيخلفه بصناعة اختلاف في العالم. |
Şu an dünyada solucanlar yüzünden risk altında olan 1,7 milyar insan var. | TED | حاليًا، لا يزال هناك 1,7 مليار شخص في العالم معرضين لخطر الإصابة بالديدان. |
Birdenbire bedenimdeki krizin dünyadaki kriz olduğunu fark ettim ve daha sonra olan bir şey değildi, şimdi oluyordu. | TED | فهمت فجأة أن الأزمة في جسدي كانت الأزمة في العالم ، ولم تكن تحدث لاحقاً كانت ذلك يحدث الآن. |
dünyadaki her etkileşimi, kullanmaya hazır tuğla haline getirmek istiyoruz. | TED | نريد أن نجعل كل تفاعل في العالم طوبا جاهزا للاستخدام. |
Bu da dünyadaki kömür bazlı santrallerin üçte biri demek. | TED | ما يعادل ثلث المصانع التي تعمل بطاقة الفحم في العالم. |
Derinde ağ atma, dünyadaki en tahrip edici olan yöntem. | TED | الصيد بالشباك في الأعماق هو أكثر الممارسات تخريباً في العالم. |
Sebebi ve sonucu doğru tayin etmek dünyadaki tüm farklılıkları yaratan şeydir. | TED | إدراك السبب والأثر الحقيقيين في كل شيء يصنع تغيير جذري في العالم. |
Geçmişime gelince, dünyanın en harika şehirlerinden birinde sevgi dolu ve yetenekli sanatçıların olduğu bir ailede büyüyecek kadar şanslıydım. | TED | كخلفية، لقد كنت محظوظاً كفاية لأكبر في عائلة من الفنانين الموهوبين و المحبوبين في واحدة من المدن الكبرى في العالم. |
Eğer o bağımsız olsaydı, dünyanın en büyük 10 ülkesi içerisinde yer alacaktı. | TED | كاليفورنيا بإمكانها أن تكون من أقوى 10 بلدا في العالم لو كانت مستقلة، |
Kitapları, dünyanın en çok yayınlanan diline sahip okuyucular için görünmez kalıyor. | TED | لا تزال كتبهم غير متوفرة للقراء من اللغات الأكثر انتشاراً في العالم. |
Ve grandma-bot(Büyükanne-bot) olarak, o şimdi oynayabilir, ama gerçekten oynayabilir, benim çocuklarımla, onun torunlarıyla, gerçek dünya'da gerçek oyuncaklarla. | TED | و كروبوت الجدة تستطيع الان ان تلعب, تلعب فعلا مع ابنائي , مع احفادها في العالم الحقيقي بالعابه الحقيقية |
Gerçekten fark yaratan insanları, hayatta gerçekten fark yaratanları baş tacı etmeliyiz. | TED | يجب أن نبرز الأشخاص الفاعلين في المجتمع كقدوات الأشخاص الفارقين في العالم |
Etrafınızda dönen dünyaya etki etmenin tek yolu hareket etmek. | TED | الحركة هي السبيل الوحيد لديك للتأثير في العالم من حولك. |
Ancak dışarıdaki dünyayı öğrenmeye başlamak zorunda kalmaları çok uzun zaman almayacak. | Open Subtitles | لكن لن يمرّ الكثير قبل أن يتعلّموا عن الحياة في العالم الخارجي |