"قاتلت" - ترجمة من عربي إلى تركي

• savaştım
• savaştın
• mücadele
• dövüştün
• dövüştüm
• savaştı
• kavga
• savaştığım
• savaştınız
• savaştığımı
• dövüştü
• savaşmış
• dövüştüğünü
• savaşmıştım
• savastim

Hadi ama, benim de dünyadışı deneyimim var. Goa'uld'la savaştım.
هيا , أنا أملك الخبرة الخارجية الكافية لقد قاتلت الجوائولد

Biliyorum ben bir kişiyim. Ülkem için savaştım ve bununla gurur duyuyorum.
أعرف أنني رجل، أنا قاتلت من أجل بلادي و أنا فخور بذلك

İngilizlerle savaştın ve sen de kaybettin, değil mi?
أنت قاتلت البريطانيين وهُزمت أيضاً، أليس كذلك؟

Baba lütfen. Annem son nefesine kadar mücadele etti, sırf sen istedin diye.
أبي ،من فضلكَ لقد قاتلت أمّي حتى الرمقِ الآخير لأنَّ هذه كانت رغبتُكَ

Dinozordan daha büyük güreşçiler gördüm. Bir dinozorla hiç dövüştün mü?
لقد رأيت مصارع أكبر من الدنياصورات هل قاتلت ديناصور من قبل؟

Senin kadar ben de dövüştüm.
أنظر لقد قاتلت طويلا و بقوة مثلما قاتلت أنت

Adamlarımın yanında ben de savaştım. Onların geleceği için, düşünebileceğinden fazlasını feda ettim.
لقد قاتلت ونزفت بجانب رجالي، لقد ضحيت أكثر مما تتخيل من أجل مستقبلهم.

Sizinle birlikte savaştım böylece çocuklarım yaratık olmayan bir dünyada yaşar dedim.
قاتلت معكما حتى تتسنى لولدي فرصة العيش في عالم خالٍ من الوحوش.

Ortalama 15 yıllık bir dönem boyunca, Afganistan'ın yanı sıra, Keşmir ve Myanmar'da da kısa dönemlerde savaştım.
لمدة تقارب 15 سنة، قاتلت لفترات قصيرة في كشمير وبورما، إلى جانب أفغانستان.

Bununla savaştım, ama belki yeterince değil.
لقد قاتلت فحسب,و لكن أعتقد أننى لم أقاتل بما فيه الكفاية

Senelerce onunla yanyana savaştım ben. Beni kandıracaklarını mı sanıyorlar?
لقد قاتلت معه كل هذه السنوات هل تعتقد أنهم يستطيعون خداعى

Demek istediğim, bu kadar yol geldin, her şeyle ve savaşla savaştın ve o, seni sanki bir yabancıymış gibi tınlamıyor bile.
أعني، أنك تأتي كل هذه المسافة. قاتلت في الحرب وكل شيء وهي فقط تقذفك كأنك غريب ما.

En son ne zaman ön saflarda savaştın?
متى كانت المرة الأخيرة التي قاتلت في الطليعة؟

Ayrıca havuz için ne kadar mücadele ettiğini herkes biliyor.
بالاضافة الى ان الجميع يعرف كم قاتلت لأجل هذا الاجتماع

Herkese, bize karşı can-ı siperane mücadele ettiğini söylersin biz ağzımızı hiç açmayız ve bu durumdan kahraman olarak bile sıyrılabilirsin.
يمكن أن نقول الجميع أنك قاتلت صحيحًا ضدنَا. ونحن لن نقول حتىّ كلمة. ويمكنك حتى الخروج من هذا و أنت البطل.

İyi dövüştün. Ben hantal yaşlı bir adamdan başka bir şey değilim.
لقد قاتلت بشكل جيد أنا لست سوى رجل عجوز بائس

Bir eşkıya gibi dövüştün az önce pratik yaptığın zamankine benzemiyordu.
إنك قاتلت كالمجرم الآن. لم تكن مثل عندما نتدرب.

Evet, iyi dövüştüm, bu ulusal şampiyona uzun zamandır uğruna çalıştığım bir şeydi.
حسناً، لقد قاتلت بشكل جيد ... وقد تدربت كثيراً من أجل تلك البطولة

Her zamanki gibi Japonlar, son askerine dek savaştı.
وكالعادة، قاتلت الحامية اليابانية حتى أخر رجل فيها

Seninle yıllarca toprak yüzünden kavga ettik ama aynı zamanda da, onu bölüştük.
لقد قاتلت أنا وأنت على نفس الأرض التى نتشاركها

Bağışlayın, efendim ama uğruna savaştığım toprak, kendim için değildi.
سامحنى يا سيدى و لكن الأرض هى ما قاتلت من أجلها و ليس من أجل نفسي

İmparator için savaştınız, doğru bir savaş için savaştınız!
لقد قاتلت من أجل الإمبراطور وخضت حربا عادلة.

Ve Avrupa'nın en cesur askerlerinin yanında savaştığımı söylemekten gurur duyuyorum.
ولى الشرف أن أقول أننى قاتلت مع أشجع الجنود فى أوربا

Maggie; Edinburgh, Paris, Brüksel ve Amsterdam'da dövüştü.
ماجي قاتلت في إيديبروج، باريس بروكسل وأمستردام

Hatırlatmak isterim ki daha önce savaşmış ve kazanmıştın, değil mi?
أريد أن أذكرك بأنك قاتلت وكسبت أليس كذلك ؟

Benim için o şekilde dövüştüğünü gördüm Sam.
رأيت الطريقة التي قاتلت بها من أجلـي سام

Haçlı seferlerinde, Aslan Yürekli Richard'ın komutasında onun ordularıyla savaşmıştım.
لقد قاتلت قواته في الحروب الصليبية تحت إمره ريتشارد قلب الأسد

Daha önce de bizim gibilerle savastim.
-لقد قاتلت متقصّياً من قبل , ليس من السهل قتله