"قالتْ" - ترجمة من عربي إلى تركي

• dedi
• söylemişti
• demişti
• söylüyor
• dediğini
• dediği
• demiş
• dediğine
• yazıyordu
• söylerdi
• olduğunu söyledi

Aniden Eva, "Bayan Caroline" dedi. Annenle uyuyor musun? "
فجأة إيفا قالتْ "الآنسة كارولين، هَلْ تَنَامُ مَع أمِّكَ؟ "

Jessie dedi ki... benimle gelmenin bir sakıncası olmayacak.
جيسي قالتْ بأنّه من الأفضل لَك المَجيء مَعي

- Çok üstüme geliyorsun dedi. - Kadınlar labirenttir dostum.
قالتْ أنني ضَغطَت عليها كثيرا النِساء متاهة، يا صديقي

O ve onun Afrikalı Kadınlar Derneği... .. seni bahçeden atacaklarını söylemişti.
التي وصدقة نِسائها الأفريقيات. قالَه يَحْصلُ عليك خارج الحديقةِ. متى قالتْ تلك؟

Çok ufak bir roldü ama daha sonra kendine hep Bond kadını demişti.
كَانت فقط بتتمشي لكن بعد ذلك قالتْ دائماً بأنّها كَانتْ فتاة بوند

Flo bir gün Nicole'ü bir köşeye çektiğinizi söylüyor.
لذا، فلو قالتْ بأنّك أَخذَ تعليق نيكول الجانبي، يوم واحد.

Küçük, yağsız sütlü, az köpüklü dedi.
قالتْ غيرَ دهنَ قصيرَ مضاعفَ، قهوة بحليب الرغوةِ المنخفضةِ.

KPOV senin özel bir program yapmanı istiyormuş, dedi.
لَكنَّها قالتْ بأنّ كْي بي أو في يُريدُك لإسْتِضْاَفة معرضِكَ الخاصِ لهم.

Kanal yarın hava açacak dedi.
نعم، قناة 4 قالتْ هو يَجِبُ أَنْ يُوضّحَ غداً،

Bu kahrolası şey on lanet yıl dayanır dedi! Allah kahretsin!
10 سَنَواتِ داعرةِ هو قالتْ هذه المُمَارَسَة الجنس مع الشيء يَدُومُ!

Sonra Donna'ya cezalı olduğunu söyledim, o da hayır değilim dedi.
وبعد ذلك أخبرتُ دونا هي أُقعدَ، وهي قالتْ لا.

'Biz bulduk' dedi, odanın dört bir yanına saklanmıştı...
لقد قالتْ بأننا وَجدنَاه مخفي في غرفةِ نومكَ

" - Eğer susadınızsa,' dedi hizmetçi, ..
لو تَمْشي بالعطشِ السيدة قالتْ َنْزلُي من علي حصانِهم

Kumruları ayarlayamamış ama merak etmesin dedi.
قالتْ بأنّها لا تَستطيعُ أَنْ تَحْصلَ على الحماماتِ، لَكنَّك يَجِبُ أَنْ لا تَقْلقَ

Eşiniz ve sizin hakkınızda çok güzel şeyler söylemişti size minnettardı.
قالتْ أشياءَ رائعةَ عنك وزوجكَ كَمْ كَانتْ ممتنه

Bana giyebileceğimi söylemişti!
قالتْ انا يُمْكِنُ أَنْ إستعرْ بَعْض المادةِ.

Otelden kimseyi aramadığını söylemişti.
قالتْ بأنّها لَمْ تَتتصل بأي شخص مِنْ الفندقِ.

Gerçek bir ilişkimiz var demişti.
قالتْ بأنّهم كَانَ عِنْدَهُمْ شيءُ حقيقيُ

Kızınız, yemekten hemen sonra garaja gittiğinizi söylüyor.
بنتكَ قالتْ بأنّك إختفيتَ إلى المرآبِ مباشرةً بعد العشاءِ.

Aferin. Hepiniz Sally'in dediğini duydunuz.
هيا الآن، أنتم جميعاً سَمعتَمْ ما سالي قالتْ.

Bana, dediği her şeyi yaparsam birlikte ortadan kaybolacağımızı söylemişti!
قالتْ بأنّ إذا أنا عَمِلتُ كُلّ شيء أخبرتْني، بأنّنا كُنّا نَذْهبُ للإختِفاء سوية.

Oyunu çok iyi anlayan biri bir keresinde demiş ki;
حَسناً، شخص ما الذي يَفْهمُ قالتْ اللعبةُ حَسناً جداً مرّة:

Evet dediğine inanamıyorum.
أنا لا أَستطيعُ إعتِقاد بأنّها قالتْ نعم.

Ama okuduğum bir makalede Sosyal güvenliğin 2025 yılına kadar kesileceği yazıyordu
لَكنِّي قَرأتُ هذه المقالةِ التي قالتْ إجتماعيةً الأمن يُفتَرضُ تنفذ بحلول الـ2025...

Erkenden buraya geldiğini söylerdi... ve altına oturup şiirler yazarmış.
قالتْ بأنّها كَانتْ تُصبحُ هنا مبكراً... ويَجْلسُ تحته ويَكْتبُ القصائدَ.

Burada buluşacağınızı ve senin... - ...nişanlın olduğunu söyledi.
قالتْ بأنّها كَانتْ تَجتمعُ أنت هنا وهي كَانتْ خطيبتَكِ.