Kessler, kampın arada bir boşaldığını ve çatışmaya gidildiğini söyledi. | Open Subtitles | قالَ كيسلر بأنّ كُلّ أسبوعان , المعسكر الكامل يَخوض معركةُ. |
Bizim kötü olduğumuz için babamın bizi dövdüğünü söyledi, cezalandırılmayı hak ediyormuşuz. | Open Subtitles | قالَ إن كانَ أبي يضربنا فذلكَ لأننا كُنا سيئين و نستحقُ العِقاب |
Bu arada doktor bir hafta boyunca onu yüzünden öpemeyeceğimizi söyledi. | Open Subtitles | أوه، بالمناسبة، طبيب ما قالَ أي تقبيلها على الوجهِ لإسبوعِ واحد. |
"dedi ki:'Seni sağır ve dilsiz ruh, emrediyorum, çık bu adamın içinden." | Open Subtitles | ' أنت روح صمّاء وصامتة ' قالَ ' آمرُك للخُرُوج مِنْه ' |
- Tegmen Manion baska bir sey dedi mi? | Open Subtitles | السّيد ميلير، هَلْ الملازم أوّل مانيون قالَ أي شئ آخر؟ |
Malum, Wallace oraya... gitmenin şarkıcın fikri olduğunu söyledi, kendisinin değil. | Open Subtitles | هي كَانتْ فكرةَ المغني لدُخُول هناك، لَيسَ له. نعم، قالَ أيضاً |
Christa bir sonraki hafta Lynn'in oraya geri gitmek istediğini söyledi | Open Subtitles | قالَ كريستا بأنّ لين كَانَ يَذْهبُ لإدَارَة نفسه في الإسبوع القادم. |
Cuma günü, Maddy'yi aradı, fikrini değiştirdiğini, tanıklık edeceğini söyledi. | Open Subtitles | يوم الجمعة، دَعا مادي، قالَ هو تَغيّرَ رأيه، هو يَشْهدُ. |
Muhtemelen önemli bir şey değil, ama Louis dikkatli olmamız gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | هو كَانَ من المحتمل لا شيء، لكن لويس، قالَ لإبْقاء عيونِنا تَفْتحُ. |
O da sana yalan söylemediğini, senin yanlış hatırladığını söyledi. | Open Subtitles | و قالَ إنه لم يكذب لكنكِ أخطأتِ التذكر , صحيح؟ |
Peki, eve gelip Clifton'ı ve oğlunuzu bulduğunuzda, ...ikisinden biri, onları kimin vurduğu hakkında herhangi birşey söyledi mi? | Open Subtitles | لذا عندعودتكِ الى الوطن و انتِ تبحثين عن ابنكِ كليفتون أي شخص منهم قالَ أي شيء عن الذيناطلقوا النيران؟ |
Benimle ayn tarafa gittigini, beni eve brakabilecegini söyledi. | Open Subtitles | قالَ بأنّه كَانَ ذاْهبُ باتجاهي وهو يُمْكِنُ أَنْ يُوصلَني إلى البيت بالسيارة. |
Bir keresinde dedi ki, gölün dibinde yukarıya doğru uzanan bir el görmüş. | Open Subtitles | قالَ بأنّ مرّة كَانَ على البحيرةِ، تمْكِنُ من أَنْ يَرى يد تتموج على القاعِ. |
Gustav dedi ki, kaleye su taşımak için bunu kullanıyorlarmış. | Open Subtitles | غوستاف قالَ بأنّهم يَستعملونَها في جلب الماء إلى القلعة |
Ama daha iyi ihtimallerim olmalıymış, dedi. | Open Subtitles | لَكنَّه قالَ بأنّني بالتأكيد وجدت فرصا أفضلُ |
Şu ana kadar hatırlamamıştım ama dedi ki: | Open Subtitles | ثمّ قالَ،وأنا مَا صدقت هذا حتى الآن،أ ُقسمُ،بانة قالَ |
Albay beş gün sonra sizi askerler karşılayacak demişti. | Open Subtitles | الكولونيل قالَ بعد خمسة أيامِ نحن سنلتقي الجنود. |
Albert'ın psikiyatristi beni görmeye devam ederse karısı iyileşmez demiş. | Open Subtitles | ألبرت يَنكمشُ قالَ زوجتَه أبداً لا يَتعافى إذا إستمرَّ برُؤيتي. |
Küresel ısınma diye bir şeyin olduğunu kim söylemiş ki? | Open Subtitles | مَن قالَ بأن هناك كهذا الشيء كإرتفاع درجة الحرارة العام؟ |
Bayan, İsa hayatımızın bize ait olmadığını söylüyor, o Tanrının. | Open Subtitles | انسة، قالَ السيد المسيح حياتنا لَيسَ ملكَنا، انها للة |
Çünkü eve söylediği gibi arabasıyla gelmemiştir. | Open Subtitles | لأنه يُطارُ عائداً للوطن بدلاً مِن ذلك قيادة سيارة مثل هو قالَ بأنّه، |
Ve bir zamanlar büyükbabamın dediği gibi, hasat verimsiz değil ama seyrekti. | Open Subtitles | وكما قالَ جَدَّي مرّة، سنابل الحصاد متناثرَة، لكنها ملآنة |
Benim buradaki bütün zencilerden daha fazla İtalyan olduğumu söylerdi. | Open Subtitles | قالَ أني أكثرُ إيطاليةً من أي زِنجي في هذا المكان |
Sağlık görevlisinin dediğine göre, göbeğinde bir delik yarası varmış. | Open Subtitles | الآن، القاضي قالَ بأنّه كَانَ عِنْدَهُ يَثْقبُ جرحاً في بطنِه. |
Şey, adli tabip, Chip Rosatti boğulmuş diyor. | Open Subtitles | تَعْرفُ، القاضي قالَ الرقاقة Rosatti غَرقَ. |
- Bir saniye, %20 dediğini sanıyordum. - Bana %20 demişti. | Open Subtitles | .%لقد أعتقدتُ أنكَ قلتَ 20 - .%لقد قالَ لي 20 - |
Onun yanı başındaydım Dediğim zaman odanın en uzak köşesindeydim. | Open Subtitles | عندما l قالَ l كَانَ بجانبه، l كَانَ حقاً معظم الطّريق عبر الغرفةِ. |
Bugüne kadar kimse bana böyle sözler söylemedi. | Open Subtitles | قالَ لا أحدَ أيّ شئَ أبداً مثل الذي لي قبل ذلك. |
Gölge'yi öldürmem gerektiğini söylüyordu. | Open Subtitles | قالَ بأنّني كان لا بُدَّ أنْ أَقْتلَ الظِلَّ. |