yeterince kazanmadığına göre bunu ben alıyorum, şimdi Sür. | Open Subtitles | إذا لم تعوضني سوف أخصمهم منك والآن قدّ السيارة |
Gidelim haydi. Sür. | Open Subtitles | -حصلت على رقم هاتف, لنذهب, قدّ |
- Güzeldi! - Çeneni kapa da arabayı Sür. | Open Subtitles | جميل, اسكت فقط و قدّ |
Birçoğu, bazen ben bile, Yaratıcı'nın bizi terk edip etmediğini sorguluyoruz. | Open Subtitles | و العديد منهم يتسائلون كما المُعتاد ما إن كانت الخالقة قدّ تخلّت عنهم. |
Yaratıcı, Karanlığa hizmet eden her şeyi yok etmek için döndüğüne göre sen ve efendinin sonu yakındır. | Open Subtitles | أنتَ و سيدكَ ستنتهيان قريباً. الآن قدّ عادت "الخالقة" لتقهر كلّ الّذين يخدمون الظـُلمة. |
Aşağı doğru Sür. | Open Subtitles | قدّ ناحية الحي |
Sür, Sür, Sür! Sür, Yigal! | Open Subtitles | ، يا (إيغال)، قدّ! |
- Ah, Tanrım. Graeme, daha hızlı Sür ! - Ah bekle ! | Open Subtitles | -يا (جرايم) قدّ أسرع |
- Tanrım, Graeme, hızlı Sür şunu! | Open Subtitles | -يا (جرايم) قدّ أسرع |
Sür. | Open Subtitles | قدّ! |
Sür, Yigal! | Open Subtitles | قدّ! |
Sür! | Open Subtitles | قدّ! |
- Arabayı Sür! | Open Subtitles | ! ـ قدّ |
Sür! | Open Subtitles | قدّ! |
- Arabanı Sür sen. | Open Subtitles | قدّ السيارة! |
Yaratıcı'nın kendisi Arayıcı'nın Gözyaşı Taşı'nı bize getireceği kehanetinde bulundu. | Open Subtitles | قدّ تكهنت "الخالقة" بنفسها بأنه سيسلمنا "حجر (الصدع)". |
Yaratıcı'ya sizi koruması için dua ettik. O da dualarımıza cevap verdi. | Open Subtitles | قدّ صلينا لـ(الخالقة) لتبقيكما بأمان، و قدّ إستجابت لصلواتنا. |
Yaratıcı'nın, Arayıcı'yla ilgili yeni bir kehanet gönderdiğini sana söylemek için. | Open Subtitles | لأخبركِ أنّ (الخالقة) قدّ أرسلت نبوءة جديدة عن الباحث. |
Yaratıcı ellerimize bir kılıç verdi Joseph. Onu öylece yere mi bırakacağız yoksa savaşmak için kaldıracak mıyız? | Open Subtitles | (الخالقة) قدّ أعطتنا سيف يا (جوسيف)، هل سنرميه أرضاً ،أمّ سنرفعه للمعركة؟ |
Yaratıcı bize bilmemiz gerekenleri anlattı. | Open Subtitles | -الخالقة) قدّ أخبرتنا بمَ يجدر بنا معرفته . |