ويكيبيديا

    "قريبًا" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • birazdan
        
    • Hemen
        
    • kısa
        
    • Yakın zamanda
        
    • Sonra
        
    • an
        
    • üzere
        
    • erken
        
    • - Yakında
        
    • yakındı
        
    • geçmeden
        
    • yakından
        
    • çok yakında
        
    • çok yakın
        
    • yaklaşmış
        
    Salla gitsin! Bize bu ikisi lazım. Gözlerimiz birazdan alışır. Open Subtitles انسي امره، فلا نحتاج سواهما، عيوننا ستتكيّف مع الظلام قريبًا.
    O zaman bir resmini çek. Çünkü birazdan ıslak sıçana dönecek. Open Subtitles التقطوا الصور لأنه قريبًا ستبدوا مثل جرذ غارق
    yakında diğer satış gibi olacağını umuyoruz. Aslında Hemen yanındaki çoğu metro merkezinde, TED ونأمل عمل إصدار آخر قريبًا جدًا أودّ في الحقيقة أن أجعلها في محطة المترو،
    Işık yanana kadar konuşacağım ki çok kısa zamanda yanacak. Open Subtitles انا سأستمر بالتحدث, حتى تظهر العلامة, و الذي ستحدث قريبًا.
    Bunların Yakın zamanda bir yere gidebileceğini sanmıyorum. - Terk et burayı. Open Subtitles لا أعتقد بأن هؤلاء سيذهبوا لمكان ما قريبًا فقط اخرج من هنا
    Yarından Sonra boş bir günüm var ve İngilizce'm de çok kötü. Open Subtitles سأصبح قريبًا سيدة بالغة فلغتي الإنجليزية ومستواي في الرياضيات ليسا جيدين أبدًا
    Emniyet kemerlerinizi takın. birazdan ineceğiz. Open Subtitles أنتم يا رجال يجب أن تضعوا أحزمة مقاعدكم نحن سنهبط قريبًا
    Tamam, hemşire birazdan burada olur. Open Subtitles حسنا، ممرضة دار الرعاية المنزلية ستكون هنا قريبًا.
    Pek, hayatım, birazdan görüşürüz tamam mı? Open Subtitles حسنًا يا حبيبتي، سأراكِ قريبًا. أراك لاحقًا أتظن أنها تدرك أني سوف أخسر؟
    Her şey yolunda. Annen birazdan gelir. Open Subtitles الأمر على ما يرام أمك ستكون هنا قريبًا, أعدك بذلك
    Sen kafanı aşağıda tut, hepsi birazdan geçecek. Open Subtitles إبقي رأسك منخفِضًا وسيتنهي كل هذا قريبًا
    Ama bana gelişinizin gerçek nedeni Hemen ardından söylediklerinizdi. Open Subtitles ولكن السبب الحقيقي لقدومك إلي يا سيدي اكتشفته قريبًا جدًا
    Yoldan aradı ve Hemen geleceğini söyledi. Open Subtitles لقد اتصلت لتوها يا صاح وقالت بأنها ستعود قريبًا.
    Çok arkadaş kanlısı bir şekilde yaklaşmazsam alınmayın ama yakında babamla birlikte kalacağım ve vaktimi kısa süreli ilişkilerle israf etmekten hoşlanmıyorum. Open Subtitles أرجو ألا تشعروا بالإساءة إذا لم أكن ودّية لكني سأعيش مع أبي قريبًا ولا أحب حقًا إضاعة الوقت على علاقات قصيرة المدى
    Komplikasyon oluşmazsa kısa sürede yemek yediğimiz yerlere patronluk taslamaya dönebilirsin. Open Subtitles حسنا، بلا اختلاطات، ستعود قريبًا لتوجيهنا إلى حيث يجب أن نأكل.
    Adrenalin akını, baş dönmesi ve yol tutması Yakın zamanda çözülmeyecek. TED فيضانات الأدرينالين، عقال خفيف، ودوار الحركة لن يذهب في أي مكان قريبًا.
    Lütfen anne, sen elinden geleni yap Sonra da onu buradan götürürüm. Open Subtitles أرجوكِ يا أُمي قومي بما تستطيعين فِعله وسوف أخرجه من هنا قريبًا
    Bu iş bir an önce bitmezse morgda boş yer kalmayacak. Open Subtitles إن لم ينتهِ الأمر قريبًا. هذا من فعل الأنهليكوس بكل تأكيد.
    Sonrasında ise bu havuzun tamamen boş olduğunu zor yoldan öğreniyorum. Buz gibi soğuk su neredeyse donmak üzere. Kelimenin tam anlamıyla nefesimi kesiyor. TED سرعان ما أدركت الورطة وهي أن هذا الحوض فارغ تماماً لأن الماء به كان بارداً قريبًا من التثلج وبصعوبة أخذت أنفاسي.
    Buradan bu kadar erken ayrılacağını beklemiyordum. Open Subtitles لم أكن أتوقع أن تترك المكان فى أى وقت قريبًا
    Dikkat edin. - Yakında görüşürüz. Open Subtitles اعتنيا بنفسيكما، إلى اللقاء - حسنًا، نراك قريبًا -
    Ama ben daha bitirmedim. Öfkemi tadın Güçlü Kamlumbağalar. Çok yakındı. Open Subtitles لم أفرغ بعد, ذُق طعم نهش سلاحفي الغاضبة كان ذليك قريبًا تبًا, البوّاب أغلق علينا
    Fakat çok geçmeden, çölün sesi daha yüksek tıslama sesiyle bastırılıyor. TED قريبًا من ذلك، شقّ ضجيجٌ شديدٌ صوت الفلاة.
    Uzun bir yolculuk yaptım ve garip bir ülkedeydim ve siyahi adamı çok yakından gördüm. Open Subtitles لقد قمت برحلة كبيرة وذهبت إلى بلدٍ غريب ورأيت الرجل الظلام قريبًا جدًا
    Üniversite çok yakında, o daha ciddi bir ilişki istiyordu. Open Subtitles سوف أدخل الجامعة قريبًا وكانت تريد أن نكون أكثر جديةً
    Bazıları bir yıldıza çok yakın olacak ve yanacak. Bazıları da çok uzak olduğu için donacak. TED بعضها سيكون قريبًا من النجم وهذا سيجعلها محترقة، وأخرى ستكون بعيدة جدًّا ممّا سيجعلها مجمدة.
    Öyle bir cisim olurdu ki Güneş'in çevresinde buzul kitlelerin kısmında dairesel yörüngede bulunmuş, Neptün'e bir kez biraz fazlaca yaklaşmış Sonra fırlatılmış ve şimdiki yerine yol alıyor olurdu. TED إذن يُفترض أن هذا مجرد جسم يطوف في مدار دائري حول الشمس في تلك المنطقة للأجسام المتجمدة، وقد اتخذ سبيله قليلًا قريبًا من نبتون ولو لمرةٍ واحدة، ومن ثم ارتدّ بعيدًا بفعل الجاذبية واتخذ مساره مجددًا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد