ويكيبيديا

    "كان يحاول" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • çalışıyordu
        
    • çalışıyor
        
    • çalışıyormuş
        
    • çalıştı
        
    • çalıştığını
        
    • çalışmış
        
    • çalışırken
        
    • çalışan
        
    • çalıştığı
        
    • kalktı
        
    • çalışırdı
        
    • çalışıyorsa
        
    • istiyordu
        
    • çalıştığına
        
    Hayır, o kadar emin değilim. O bizi uyarmaya çalışıyordu. Open Subtitles لا ، أنا لست متأكدة لقد كان يحاول أن يحذّرنا
    En azından, cinsel içerikli rüya olduğunu sanıyorum. Beni boğmaya çalışıyordu. Open Subtitles أعتقد على الأقل، أنه كان حلم إقامة علاقة كان يحاول خنقي
    Sonuç olarak, yüzeye doğru sadece orta parmağını kullanarak... çıkmaya çalışıyordu. Open Subtitles نحن نستنتج أنه كان يحاول السباحة للنجاة مستخدما فقط الإصبع الوسطى
    Ama, Mario, görmüyor musun, başından beri bize yardım etmeye çalışıyor. Open Subtitles لكن يا ماريو ، ألا ترى ، إنه كان يحاول مساعدتناطوالالوقت.
    Yani sence biri bir şeyi örtbas etmeye mi çalışıyormuş? Open Subtitles لذا تظن أن أحدهم كان يحاول تنظيم شيء ما هنا
    Bu şapşal kaba bir şekilde pantolunundan içeri girmeye çalıştı. Open Subtitles هذا المعتوة كان يحاول مضاجعتك بشئ من اساليب الابتزال واللباقة
    Babam bana bir şey öğretmeye çalışıyordu, fakat onu görmek için çok aptaldım. Open Subtitles أبي كان يحاول أن يعلمني شيئاً . كنتُ غبياً للغاية حتى لا أراه
    O şekilde ateş püskürterek, en çok sevdiği kişi olan, Babasını üzmeye çalışıyordu. Open Subtitles بل كان يحاول أذية والده عن طريق أذية الشيء الوحيد الذي أحبه كثيراً
    Üst düzey bir istihbarat subayı uyduları manipüle etmeye çalışıyordu. Open Subtitles اكتشفنا ضابط مخابرات رفيع المستوى كان يحاول التلاعب بالأقمار الصناعية.
    - Bana mı öyle geldi yoksa H.R. flört etmeye mi çalışıyordu? Open Subtitles ماتي، هيا كانت انا، هل يبدو وكأنه اتش ار كان يحاول المغازلة؟
    Bu dinin klasik dağıtım yolu vaazlar aracılığıyla, insanlara nasıl yaşamaları gerektiğini söylemeye çalışıyordu. TED كان يحاول اخبار الناس كيف يمكنهم ان يعيشوا عبر المواعظ الطريقة التقليدية لايصال الاديان
    Google zamanında aşağı yukarı herkes bir portal olmaya çalışıyordu. TED أي شخص آخر في زمان جوجل قل او كثر كان يحاول ان يكون بوابة نعم ، هذه وظيفة بحث
    Bu 14 parçayı mükemmel bir kare oluşturacak biçimde kaç farklı şekilde kombine edebileceğini bulmaya çalışıyordu. TED كان يحاول أن يجد كم عدد الطّرق التي يمكنه بها أن يعيد تجميع ال14 جزءا و يبقى المربّع مثاليّا.
    Açık şekilde, bir hanedan kurmaya çalışıyordu. TED كان من الواضح أنه كان يحاول تأسيس سُلالة.
    Bir sorayım dedim. Bu, onun suçu değil. Olayları çözmeye çalışıyor. Open Subtitles لم يكن ذلك خطأه كان يحاول أن يعرف ما يحدث له
    Bence bir şeyleri uzak tutmaya çalışıyormuş. Öyle değil mi? Open Subtitles أظن أنه كان يحاول أن يحتفظ بشئ فى الخارج
    Coco onunla buluştu, ve katilde kız aracılığıyla onu bulmaya çalıştı. Open Subtitles لقد قامت كوكو بمقابلته والقاتل كان يحاول العثور عليه من خلالها
    Biliyor musun Sydney, burada yaptığımız iş Rambaldi'nin kim olduğunu, ne üzerinde çalıştığını anlamak benim için bir saplantı oldu. Open Subtitles أنتى تعرفين ياسيدنى أن العمل الذى نفعله هنا لمعرفة من كان رمبالدى,ماذا كان يحاول أن يفعل لقد أصبح هوس لى
    Anlaşılan biri tek mezar fiyatına iki cenaze defnetmeye çalışmış. Open Subtitles يبدو مثل شخص ما كان يحاول أن يصبح دفن لسعر واحد.
    Timsahı korusun diye tutulmuş bir adam, onu korumaya çalışırken canından oldu. Open Subtitles رجل استأجر للدفاع عن التمساح خسر الحياة ل مخلوق كان يحاول حمايتها.
    Denizaltına kaliteli monoton sinyal göndermeye çalışan bir adam problemi desensiz müzik yaparak çözmüştü. TED اتضح أن رجلًا كان يحاول تطوير الرنين المثالي للسونار قد حل مشكلة تأليف موسيقى خالية من التكرار.
    O zaman büyük zorlukla söylemeye çalıştığı şeyi işittim, fısıldayarak söylüyordu. Open Subtitles ثم سمعت كلمة كان يحاول أن يقولها ، كهمس ناعم وخفيف.
    Karşı koymadan önce daha fazlasını yapmaya kalktı. Open Subtitles كان يحاول أن يقبلني المزيد قبلما أزحته عني
    Sürekli beni özel olduğuma ikna etmeye didinerek telafi etmeye çalışırdı. Open Subtitles قد حاول تعويض ذلك كان يحاول باستمرار ان يخبرني بأني مميزة
    Seni öldürmeye çalışıyorsa, o bir tehdittir. Open Subtitles ،يجري الأمر هكذا إذا كان يحاول قتلك، فهو تهديد
    Hilbert 20. yüzyıl matematik gündemini belirlemek istiyordu ve bunu başardı da. Open Subtitles ليحلها عالم الرياضيات. كان يحاول وضع جدول لرياضيات القرن العشرين، وقد نجح.
    Marie Hangemuhl adındaki kadını korumaya çalıştığına inanıyorum. Open Subtitles أعتقد بأنّه كان يحاول لحماية الإمرأة مسمّاة ماري هانجيموهل.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد