Çünkü bacaklarım beni engellemedi, tam tersine beni engelsiz kıldı. | TED | لآن ساقاي لم تمثلا عائقاً لي بالعكس فقد مكنتني أكثر. |
Gerçeği söylemek gerekirse bunu bir hayli komik buldum Çünkü roman karmaşıklık üzerinedir. | Open Subtitles | أجد هذا مسلياً نوعاً ما. لأكون صادقاً معك لآن الرواية تتحدث عن التعقيد |
Erkek ördek adına kötü hissediyorum Çünkü ördekler tek eşlidir. | Open Subtitles | أشعر بالسوء من أجل ذكر البطة, لآن البط أحادي الزواج |
Canımı yakıyorsun, Mason. Bunu istemezdim, Şimdi isteyebilir miyim, Galina? | Open Subtitles | أنت تألمنى , ميسون لاأريد أن إلمك لآن, جالينا ؟ |
Ve Şimdi bazı kaltaklar yemeğimizle uğraştığında yere yapıştırılan ben oluyorum? | Open Subtitles | و لآن, عندما بعض العاهرات تعبض بطعامنا انا التي تطرح بالأرض؟ |
Bana "ufaklık" falan deme, Çünkü o piç beni yaşlandırdı. | Open Subtitles | لا تدعوني بذلك مجدداً لآن ذلك الوغد جعلني أكثر سناً |
Çünkü müşterim şu anda bir kaya parçası ile bir kova pisliğin arasında sıkıştı ve yardıma ihtiyacı var. | Open Subtitles | لآن موكّلي يقف في أعلى التلة على شفا حفرة وهو يريد كل المساعدة التي من الممكن له الحصول عليها |
Çünkü benim tencerem bir yılı aşkın süredir kapaksız dolaşıyor. | Open Subtitles | . لآن غطائي لم يحصل علي وعاء منذ أمد طويل |
Grover Norquist pek değil, Çünkü bu sistem inanılmaz miktarlarda paraya mal oluyor. | TED | جروفر نوركست غير راض عن ذلك، لآن هذا النظام يكلف مبالغ خيالية. |
Bugün sizi öncü olmaya davet ediyorum Çünkü öyle yaparsanız insanlar sizi takip edecek. | TED | اريد آن اتحداكم لتكونوا الآوائل لآن الناس سوف تتبعكم |
Bahsettiğim açık, Çünkü bu geceki film genç bir adam hakkında. | Open Subtitles | اننى اذكر هذا بالطبع لآن روايتنا الليلة عن رجل شاب |
Nedenini söylemiyorlar, ben de sormuyorum Çünkü cevap almak iki haftayı buluyor ve cevap her zaman "soru sorma." | Open Subtitles | نفذت الآمر لم يخبرونا لماذا وانا لم أسال لم أسال لآن وصول الرد يستغرق أسبوعين والرد دائما هو لا تسأل |
Çünkü bunlardan biri, 24 saatten az bir zamanda, bütün ekibimi yok etti. | Open Subtitles | لآن أحد تلك الآشياء أباد طاقمى فى أقل من 24 ساعه |
Çünkü annem görüşmeye gidebileceğimizi söyledi bilirsin, ailece. | Open Subtitles | لآن أمي قالت أنه يمكننا زيارته كما تعرف كعائلة |
Ördekli olan tura olsun (heads), Çünkü ördeklerin kafası (heads) vardır. | Open Subtitles | سنجعل البط هي الصورة لآن البط عبارة عن صورة |
Umarım Artık bakış açın biraz değişmiştir. Çünkü hemen hemen herşey bitti. | Open Subtitles | أرجو أن تكون قد حصلت على زاوية جديدة لآن كل شيء قد تمت تغطيته بشكل كامل |
Köylülerle savaşıyoruz Çünkü başka kimse bizimle savaşmaya cesaret edemiyor. | Open Subtitles | حاربنا المزارعين لآن لا أحد اخر يجرؤ على محاربتنا |
- Hayatın gerçeklerini Şimdi anlat. - Hayır, önce düşünmeliyim. | Open Subtitles | اشرحي عن الحياة لآن لا يجب ان افكر بها ... |
Şimdi, güverteye çıkın, Çünkü benim iştirak etmem gereken bazı işlerim var. | Open Subtitles | الآن, الي ظهر السفينه, لآن لدي عمل يجب أن اهتم به |
Şimdi ne varsa çıkar Çünkü çoğu kadın bu sesten nefret eder. - O kızla buluşmayacağım, Charlie. | Open Subtitles | هذا جيد، اخرجه الآن، لآن النساء تكره الضوضاء |
Doğrusu, bu konuda konuşmaktan bıktım Artık. | Open Subtitles | انتهت علاقتكما وا لآن عليك تخطيها بصراحة سئمت من سماع هذا |